Fatih SURUÇ

MÜCADELE HABER- Gazetemizin 27 Ocak günü manşete taşıdığı “Gübredeki Fiyat Artışı Çiftçinin Belini Kırdı” manşetinde gübre fiyatlarına devletin verdiği desteğin az olmasına ilişkin Tarım ve Orman Bakanlığı yüzde yüz yaptı. Tarım ve Orman Bakanı Dr. Bekir Pakdemirli yaptığı açıklamada “Destek bizden, üretmek sizden” diyerek gübre fiyatlarına yüzde yüz zam yaptığını açıkladı.

 

Haberimizde konuşan Diyarbakır Yenişehir Ziraat Odası Başkanı Süleyman İskenderoğlu, “Bir dönüm buğdayın gübre maliyeti 192 TL iken devlet desteği 8 TL, pamuğun 286,5 TL iken devlet desteği 4 TL, mısırın 420 TL iken devlet desteğinin 4 TL olması komiktir.” Demişti. Bakanlık, dönüm başına verilen bu desteklere yüzde yüz zam yaptığını açıkladı.

 

“GİRDİ MALİYETİ FİYATININDÜŞÜRÜLMESİNİ İSTİYORUZ!”

Konuya ilişkin gazetemize açıklama da bulunan İskenderoğlu, gübre fiyatlarının sevindirici olduğunu ancak asıl desteğin girdi maliyetlerinin düşürülmesini söyledi. Dolar fiyatlarının yükselmesiyle artan fiyatların sonunda doların düşmesinde de fiyatların düşmediğine dikkat çekti. “Bu zam haberine biz hiç sevinmedik. Biz destek istemiyoruz. Gübrenin fiyatının, tirajın fiyatının düşürülmesini istiyoruz. Mazotun fiyatının, girdi maliyetlerinin fiyatının düşürülmesini istiyoruz. Bir dönüme daha önce bu destek miktarı bir dönüme 8 TL’den 16 TL’ye yükseldi. Mısır ve pamukta da 4 liraydı, 8 TL’ye yükseldi. Buğday da bir dönüm gübrenin maliyeti 192 TL, pamukta 260 TL,  mısırda 400 TL. İnsan bunun neyine sevinsin? Biz girdi maliyetlerinin, gübrenin makul seviyelere düşürülmesini istiyoruz. Bakınız 200 dönüm eken bir çiftçimize ortalama yaklaşık olarak 20 ton gübre gidiyor. Bu 20 ton gübrenin ortalama olarak hesaplamasını yaptığımızda 1 lira zam geldiyse 20 bin liraya yakın para ediyor.Bu artış bizde eğer pamuk ekiliyorsa 800 lira, eğer buğday da ekiliyorsa 1600 lira yükselmiş. Çiftçinin cebinden 20 bin TL fiyat gitmiş, 1600 ya da 800 TL fiyat girmiştir. Bu da pek bir fayda sağlamamaktadır.

 

“GÜBREDE YÜZDE 100 DIŞA BAĞIMLIYIZ”

Biz gübrede yüzde 100 dışa bağımlıyız ve bu mallar Dolar üzerinden bizlere gelmektedir. Şimdiye kadar Dolar yükselince gübre de yükseldi. Biz bunu kabul ediyorduk. Dolar 8, 4 TL’ye kadar çıktı ve biz de kabul ettik. Fakat şu anda Dolar 6, 9’a indi. Gübre 2 TL’den 3, 1 kuruşa yükseldi. Ha, yapılması iyidir tabi. Ancak biz yine de iyi değildir. Çiftçi perişan oldu. Çünkü gübre alamıyorlar. Bu üretim sezonunda Çiftçi önceden 30 kilo gübre atıyordu, şimdi ise 23 kiloya yakın gübre atıyor.Bununla alakalı ciddi bir sıkıntı var. Buda tabi toprakta verimliliği azaltıyor.” diye konuştu.

 

Süleyman İskenderoğlu şöyle konuştu: “Yurt dışından 2 bin 50 liraya ithal edilen gübre, çiftçiye 3 bin 240 liradan satılıyor!  Tarım Bakanlığı’nın, incelemelerin dışında tarım sektöründeki bu vahim iddialara yönelik ciddi bir inceleme ve yaptırımına şahit olmadık. İşin acı tarafı, gübreyi 2 bin 50 liradan ithal edip, çiftçiye 3 bin 240 liradan sattığına yönelik iddiaların adresindeki şirketin “çiftçi adına piyasaları regüle etme” görevi bulunan GÜBRETAŞ olması ise daha da düşündürücüdür.

İddialara göre GÜBRETAŞ, iştiraki olan RAİNTRADE Petro Kimya ve Dış Ticaret şirketi aracılığıyla 10 ve 17 Ocak’ta iki parti olmak üzere toplam 66 bin ton üre gübresi ithal etti. Yapılan ithalatın gümrüksüz birim fiyatı ortalama 227 ton/dolara gelirken, bunun üzerine gümrük vergisi ve diğer finansman, liman tahliye, nakliye, torbalama ve GTS gibi ortalama 50 dolar masrafı eklediğimizde ithal edilen üre gübresinin GÜBRETAŞ’a maliyeti 277 dolar olarak gerçekleşti. Ocak ayının ortalarında dolar kurunun 7,40 TL seviyesinde olduğu düşünülürse, gübrenin maliyeti TL olarak 2 bin 50 ton/TL ediyor.

Bilindiği üzere GÜBRETAŞ, ürünlerini kendi bayileri ve ağırlıklı olarak Tarım Kredi Kooperatifleri üzerinden çiftçiye pazarlıyor. 15 Şubat’ta Tarım Kredi Kooperatiflerinde üre gübresinin satış fiyatı ise 3 bin 240 ton/TL idi. Yani arada tonda tam 1200 lira fark var!

Şimdi şunu diyeceklerdir; “biz ithalatı yaptıktan sonra dünyada gübre fiyatları bir anda yükseldi, biz de dünyadaki fiyatlar neyse o fiyattan satıyoruz”.

 

Doğrudur, ancak biz de “zararına bu ürünü niye satmıyorsunuz?” demiyoruz. Ancak masraflar dahil 2 bin 50 liraya mal edilen bir gübreyi dünya piyasalarını bahane ederek çiftçiye, 3 bin 240 liraya satmak fırsatçılık anlamına gelmiyor mu? Burada “fahiş fiyat” suçu işlenmiş olmuyor mu? Dahası asli görevi dünya piyasalarından uygun fiyata gübre tedarik ederek piyasaları regüle etmek olan GÜBRETAŞ, regüle görevini böyle mi yerine getiriyor?

 

Bu soruları çoğaltabiliriz ancak maalesef Tarım Bakanlığı’nın, Tarım Kredi Kooperatifleri’nin ve GÜBRETAŞ’ın gündeminde çiftçi yok! Size soruyorum, gündemlerinde çiftçi olmuş olsaydı, iddialara göre masrafları dahil 2 bin 50 liraya ithal edilen bir gübre çiftçiye astronomik karla satılır mıydı?  GÜBRETAŞ başta olmak üzere gübre firmaları altın çağını yaşıyorlar!  İşin garip tarafı tam da sektörde gübre fiyatlarındaki fahiş fiyat uygulamaları iyiden iyiye gündem olmaya başladığı bir dönemde gübre desteklerinin yüzde 100 arttırıldığı açıklandı. Artırılan destek miktarı gelen zamlardan dolayı çiftçi için bir anlam ifade etmiyor ancak gübre firmaları bu açıklamadan bir hayli rahatlamışlardır!”

Editör: TE Bilisim