Devrim AKTÜRK

MÜCADELE HABER-  21 Haziran Dünya Müzik Günü nedeniyle gazetemize konuşan Türk Halk Müziği sanatçısı Diyarbakırlı Bedri Ayseli, Diyarbakır’da müziğin çok önemli bir yerde olduğunu söyleyerek, “Diyarbakır’da bir Celal Güzelses vardı. Keza rahmetli bir duayendi. İsterim ki dünyadaki bu bütün kavgalar, bu bütün savaşlar bitsin. Dünyamızın her yerinde şarkılar, türküler müzik olsun.” dedi. Müziğin ruhun gıdası olduğunu ve günümüzde müzikte bir yozlaşmanın olduğunu aktaran Ayseli, “Halk müziği bizim öz müziğimizdir ve hatta milli müziğimizdir.  Bunları dinlemek, gelecek nesillere aktarmak lazımdır.” şeklinde konuştu. Suzan Suzi Filmi ile alakalı da konuşan Ayseli, “Biliyorsunuz ki Mardin’de birkaç film çekildi, Mardin başını aldı, gitti ve yürüdü. Mardin’in tanıtımı güzel yapıldı. Dilerim ki buranın da güzel tanıtımı yapılır. Filmimizin galası için Vali Bey’den talimat bekliyorum.” diye söyledi. İşte, röportaj haberimizde dikkat çeken başlıklar.

 

“MÜZİK RUHUN GIDASIDIR”

Mücadele Haber: Dünya Müzik Günü hakkında ne düşünüyorsunuz?

Bedri Ayseli: İsterim ki dünyadaki bu bütün kavgalar, bu bütün savaşlar bitsin. Dünyamızın her yerinde şarkılar, türküler müzik olsun. Çünkü ne demiş atalarımız, büyüklerimiz, “Müzik ruhun gıdasıdır.” Bu tür çalışmalar çok faydalıdır. Gençlerimize bir yol gösterici, bir örnektir. Bunun için bu tür çalışmalarda biz çok mutlu oluyoruz. Müziğin herkese sağlık, sevgi ve barış getirmesini diliyorum.

 

“DİYARBAKIR’DA MÜZİK GERÇEKTEN DE ÇOK ÖNEMLİDİR”

Mücadele Haber: Sizce Diyarbakır’da müziğin yeri nedir?

Bedri Ayseli: Bence Diyarbakır’da müziğin yeri çok önemlidir. Son zamanlarda gördüğüm gibi birçok müzisyen arkadaşlarım yetişti. Benim çocukluğumdan beri bunu görüyorum zaten. Biliyorsunuz ki Diyarbakır’da bir Celal Güzelses vardı. Keza rahmetli bir duayendi. Atatürk’ümüzün ona, “Senin bundan sonra adın Şark Bülbülü Celal Güzelses olsun.” deyişini hatırlıyorum. Celal Güzelses birçok genç kardeşimize örnek olmuş, hatta teşvikçi olmuştur. Onun için ben de onnu takip ettim, onun yolundan gitmeye çalıştım ve Diyarbakırlılar beni layık görüyorlar. Ben de layık olmaya çalışıyorum. “Celal Güzelses’ten sonra Bedri Ayseli geldi.” dediler. Dilerim ki Bedri Ayseli’den sonra birçok müzisyen kardeşimiz yetişsin, Diyarbakır’ımızı çok güzel bir şekilde temsil etsinler. Diyarbakır’da müzik gerçekten de çok önemlidir.

 

“MÜZİKTE BİR YOZLAŞMA HİSSEDİYORUM”

Mücadele Haber: Son dönem müzik sektörünü nasıl görüyorsunuz?

Bedri Ayseli: Şöyle ki, müzikte bir yozlaşma hissediyorum. Bu cümleleri de bir halk müziği sanatçısı olarak söylemiyorum. Ancak gerçekleri söylüyorum. Halk müziği bizim öz müziğimizdir ve hatta milli müziğimizdir.  Bunları dinlemek, gelecek nesillere aktarmak lazımdır. Gençlerimiz her tür müziği dinlesinler. Mozart’ı da, Beethoven de dinlesinler. Ancak ilk olarak kendi müziğimizi dinlesinler, onu benimsesinler.

 

“EN SON ÇALIŞMAM ‘DİYARBAKIR TOPRAĞIMSIN’ OLDU”

Mücadele Haber: Diyarbakır adına bir çalışmanız olacak mı?

Bedri Ayseli: Zaten benim bugüne kadar yaptığım tüm çalışmalar Diyarbakır adınadır. “Ne Güzeldir Diyarbekir Elleri” isimli şarkım çok beğenilmişti. En son çalışmam ise, “Diyarbakır Toprağımsın” adlı çalışmamdı. Ona da çok güzel bir klip çektik. Sözleri ise şöyle başlıyor; “Dicle’de akan su gibi damarımdaki kanımsın, Kırklar Dağı’nda ziyaret, Mardin Kapı’da canımsın. Anlamadım bu ne sevda, hiç bilmiyem bu nasıl sevda, Diyarbakır toprağımsın.” Müzik böyle başlıyor, bu şekilde bitiyor.

 

“FİLMİN GALASI İÇİN VALİ BEY’DEN TALİMAT BEKLİYORUM”

Mücadele Haber: Suzan Suzi filmi ne zaman izleyiciyle buluşacak?

Bedri Ayseli: Suzan Suzi filmi, Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Başbakanlık Tanıtma Fonu desteğiyle çektik. Bazı değerli iş insanlarımızın desteği de gündeme geldi. Çokta güzel bir film oldu. Diyarbakır’ımızın tanıtımına faydası olacağına inanıyorum. Biliyorsunuz ki Mardin’de birkaç film çekildi, Mardin aldı, gitti ve yürüdü. Mardin’in tanıtımı güzel yapıldı. Dilerim ki buranın da güzel tanıtımı yapılır. Kentimize yeni gelen Valimiz Sayın Münir Karaloğlu’nu ziyaret ettim. Kendileri de beni görmek istediklerini belirtmişlerdi. Burada bir gala yapacaktık ama bu pandemiden dolayı dediler ki, “Şimdi galayı yapmayalım. Pandemi dönemini atlatalım, büyük bir gala yapalım.” Filmimiz şu anda hazır, Vali Bey’den talimat bekliyoruz. İnşallah en yakın zamanda güzel bir gala yapacağız.

 

“ŞİMDİ MÜZİK YAPANLAR ÇOK ŞANSLILAR”

Mücadele Haber: Müzik hayatınızda yaşadığınız zorluklar oldu mu?

Bedri Ayseli: Çok olmuştur. Şimdi ki gençler, şimdi müzik yapanlar çok şanslılar. Neden derseniz, şimdi imkanlar çoğaldı. İnternet dediğimiz bir olay çıktı. Bir müzisyen eline sazını, gitarını, cümbüşünü alıp bir kayıt yaptıktan sonra hemen yayınlayabiliyorlar ve gündeme gelebiliyorlar. Biz bu şanslara sahip değildik. Bizim o dönemler TRT’miz vardı. Bandımızı ve kaydımızı yaptıktan sonra TRT’ye başvuruyorduk. Önce denetim vardı, oradan geçiyor mu, geçmiyor mu? Birçok sanatçı olduğu için bize sıra üç ayda bir geliyordu. Onun için çok zorluklar çektik. Ancak bir büyüğümüz bana, “Bedri, hangi kapıya gidersen git, müzikle seni kapıdan kovarlarsa pencereden gir. Pencereden kovarlarsa bacadan gir. Çünkü senin hakkındır. Sesin de, yorumun da güzel. Muvaffak olursun.” demişti. Evet, zorlukları gördük ama muvaffakta olduk.

 

Mücadele Haber: Hem ülkemizde, hem de dünyada beğendiğiniz müzisyenler kimlerdir?

Bedri Ayseli: Öncelikle halk müziğimizde başlayalım. Bir Aşık Veysel’imiz var, Zülfü Livaneli’miz var. Bir Celal Güzelses’imiz var. Keza Kazancı Bedih var. Dünya çapında Mozart ile Beethoven var. Bizi ilgilendiren, bizim müzisyenlerdir. Diyarbakırlı Mukim Tahir vardı. Zaralı Halil vardı. Unutmak mümkün müdür, bir Neşet Ertaş’ımız vardı. Her birinin mekanı cennet olsun. Biz onların yolundan gidiyoruz, bizden sonra gelecek arkadaşlarımız da, bizim meşalemizi alıp diğer arkadaşlara devrederler.

Editör: TE Bilisim