Orhan YALÇIN

MÜCADELE HABER- Saadet Partisi Diyarbakır İl Başkanı Fesih Bozan, gündeme ilişkin açıklama yaptı. İktidarın eğitim sistemini eleştiren Başkan Bozan,  “İktidarın 18 yıldır yazboz tahtasına dönüştürdüğü başarısız bir eğitim sistemi mevcut iken bir de üstüne Covid-19 da gelince tamamıyla felç olmuş bir eğitim sistemiyle karşı karşıyayız. 18 yıldır bu ülkeyi Ak Parti iktidarı yönetiyor. 18 yılda tam 7 Bakan değişti. Her gelene bir önceki sistemi eleştirip yeni bir sistem getirdi” dedi.

Bir ülkenin en büyük serveti gençliğin olduğunu dile getiren Bozan, “Eğer gençliğinizi doğru ve nitelikli yetiştirirseniz, bu gençlik size, barış olur, huzur olur başarı olur, kalkınma olur, uçak, olur, füze olur, fabrika olur, teknoloji olur, doktor olur kısacası her derdinize ilaç olur. Aksi durumda ise, size dert olur, yük olur” dedi.

Eğitim sisteminin yapısal sıkıntılar yaşadığını öne süren Bozan, Saadet Partisi olarak geleceğin gençlerinin doğru bir eğitim alması ve nitelikli yetişmesi için iktidara özetle şu önerilerde bulundu:

“Evlatlarımızı sınava değil hayata ve geleceğe hazırlayacak kalitede bir müfredat ve eğitim metodu oluşturulmalıdır. Eğitimde, fakir zengin, doğu batı, güney kuzey gözetilmeden, herkese kaliteli eğitim ve fırsat eşitliği sağlanmalıdır.

Okulların teknik, teknolojik, fiziki imkânları ve sınıf mevcutları nitelikli öğretime uygun hale getirilmelidir.

Başta yöneticiler olmak üzere, eğitimin her kademesinde, yapılan atamalarda, adamcılık yerine liyakat esas alınmalıdır.

Özelikle Diyarbakır'da İl Milli Eğitim Müdürü sık sık değişmekte, eğitim kalitesini yükseltmek yerine, ehliyet ve liyakata bakılmaksızın, adamcılık il ve ilçelerdeki milli eğitim müdürleri ve okul müdürlerinin değiştirilmesiyle uğraşılmaktadır. 

Ülkemizin ihtiyaç duyduğu nitelikli öğretmen yetiştirme konusunda ciddi adımlar atılmalıdır. Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun çıkarılması ve söz verilen 3600 Ek Gösterge konuları ivedilikle gündeme alınarak çözülmelidir.

Öğretmenler arasında ücretli, kadrolu ve sözleşmeli gibi tüm ayrımlar ortadan kaldırılmalı. Tüm öğretmenler kadrolu öğretmen olarak istihdam edilmelidir. Öğretmen performansı objektif kriterlerle, sürekli ölçülmelidir.

Öğrenciler, hem okulla hem de etüt ve kurslara gitme mecburiyetinden, veliler de parasal yükten kurtarılmalıdır.

Tüm imam hatip liselerinde eğitimin kalitesi ve niteliği yükseltilmelidir.

Çocuklar ilkokuldan itibaren ilgi ve yeteneklerine göre mesleki okullara yönlendirilmelidir. 

Pandemi ve benzer acil durumlara karşı eğitim sisteminin alt yapısı güçlendirilerek, uzaktan eğitim ve diğer eğitim modelleri üzerinde etkili, verimli ve güven veren planlamalar acilen yapılmalı ve uygulamaya konulmalıdır.

Uzakta eğitim programı olan EBA yoğunluktan dolayı maalesef ilk günde çökmüş durumda.

Eğitim sisteminin tüm yapı taşlarının,siyasi popülizmden uzak, gerçekçi ve uygulanabilir bir sistemin inşası önem arz etmektedir.

Eğitim sistemi sınav stresinin cenderesinden kurtarılmalıdır.

Öğrencilerin, test sorularının değil bilgi ve hakikatin peşinden koşmasını sağlayacak bir sınav sistemi getirilmelidir.

Eğitim sistemimizin sorunları yüzeysel değil; köklü ve kroniktir. Dolayısıyla alınacak tedbirler de günü kurtarmaya yönelik pansuman tedbirler değil tüm paydaşların katılımıyla köklü, kalıcı ve cesur reformlar olmalıdır.

Kürt halkının en doğal hakkı olan “Anadilde eğitim imkanı” da Kürt halkının çocuklarına veya her isteyene sağlanmalıdır. Yine Kürt halkının çocuklarına Kürt Tarihini, Kürt Dil Tarihini, Sanatını, Müziğini ve Kültürü öğretilmeli veya öğrenme seçeneği sunulmalıdır. Elbette bunun uygulama şeklini ilgililerce yapılacak istişare, araştırma, kadro ve talep doğrultusunda planlanır. Bu adım, bölünmeyi değil, aksine birlikteliği, eşitlik ve kardeşlik duygusunu güçlendirecek ve ülkemizdeki barışın sağlanmasına da katkı sağlayacaktır.”

Editör: TE Bilisim