Huzur-Sen: Alkış değil, haklarımızı talep ediyoruz

MÜCADELE HABER- Huzur-Sen Diyarbakır İl Başkanı Ahmet Böçkün 12 Mayıs Dünya Hemşireler Günü nedeniyle yazılı basın açıklama yayımladı. Salgın sürecinde yok sayıldıklarını, unutulduklarını ve mesleki olarak itibarsızlaştırıldıklarını ifade etti. Meslek olarak da ihmal edilen grupta olduklarını söyleyerek pandemi sürecinde yüklerinin arttığını belirtti.

“%50'YE YAKIN MADDİ GELİR KAYBIMIZ VAR”

Bizler hemşire olarak yok sayılan, unutulan, ihmal edilen ve itibarsızlaştırılan bir meslek grubuyuz. Son 10 yıl içerisinde %50'ye yakın maddi gelir kaybımız var ve bu gelir kaybı ile beraber pandemiyle beraber iş yükümüz çok arttı. Elbette ki hiç şüphesiz son gücümüze kadar salgında en ön safta hastalarımız için sağlık ordusu olarak savaşacağız, mücadele edeceğiz. Bir taraftan da var olan haklarımızın gasp edilmemesi için canhıraş bir şekilde itiraz ediyoruz.

HEMŞİRE, YARDIMCI SAĞLIK PERSONELİ VEYA DİĞER SAĞLIK ÇALIŞANI DEĞİLDİR

Biz hemşireler bu süreçte fiziksel, sosyal ve ekonomik olarak da en çok yıpranmış olanlarız.420 sağlık şehidi verdik.140 binden fazla arkadaşımız hastalandı. Pandemiye rağmen maalesef mobbing ve sağlıkta şiddet son bulmadı.

Yoğun çalışma koşullarından bulaş riskine karşı evlerimizden, çocuklarımızdan ve sosyal çevrenizden aylarca ayrı yaşamak zorunda kaldık. Artık Yorulduk, tükendik. Huzur-Sen olarak 12 Mayıs Hemşireler Günü nedeniyle bir kez daha yetkililere taleplerimizi yineliyoruz:

- Hemşirelik mesleğinin görev alanlarının netleşmesi

 - Mesleki tanımlamalar yasasının derhal çıkarılması

- Performansa dayalı ek ödeme sisteminden derhal vazgeçilerek ülkemizdeki ekonomik istikrarsızlık göz önünde bulundurularak temel ücretin en az yoksulluk sınırının üstüne çıkarılması ve yapılacak olan tüm ek ödemelerin emekliliğe yansıyacak şekilde düzenlenmesi

- Yıpranma payı yasasının iptal edilerek bütün sağlık emekçilerini ve geçmiş çalışma yıllarını kapsayacak fiili çalışma şartına dayanmayan 3 yıla 1 yıl yıpranma payı olacak şekilde yeniden düzenlenmesi

-Yıllardır mücadele ettiğimiz 3600 Ek Göstergenin seçim vaadi olmaktan çıkarılıp uygulanması

- Covid-19'un illiyet bağı olmadan yasayla meslek hastalığı olarak kabul edilmesi

-Üniversite Hastanesinde çalışanların tayin ve becaiş hakkının verilmesi

- Yıllık izin, emeklilik, istifa gibi temel özlük haklarımızı kullanmamız engellenemez. Bu konudaki yasakların derhal kalkması

- Ortada kalan çocuklarımız için 7/24 hizmet veren kreş açılması

- Sözleşmeli statüde çalışan tüm çalışanların kadroya alınması

-Artan iş yükünün göz önünde bulundurularaktan personel alımına gidilerek personel eksikliğinin giderilmesi

- Hakkınız ödenmez, minnettarız gibi sözlere inanmıyoruz ve bu tür nitelikler yerine sağlık çalışanlarının taleplerinin yerine getirilmesi gerektiğini düşünüyoruz.

Emek verdiğimiz bu meslekte hak ettiğimiz değeri görmek, maddi ve manevi karşılığını almak istiyoruz.” (Haber Merkezi)