Devrim AKTÜRK

MÜCADELE HABER- Diyarbakır’da henüz 8 yaşındayken mahallenin bir ayakkabı tamircisi yanında işe giren ve ömrünün 60 yılını bu işte geçiren, 70 yaşında olmasına rağmen mesleğini ilk günkü aşkla sürdüren ayakkabı tamircisi ustası Mehmet Emin İpek, önemlikle sanatının yanında hayvanseverliği ile de mahallenin sevgisini ve takdirini kazanıyor. Kentteki çırak ve kalfaların 200 TL’ye yaptıkları ayakkabının daha sanatsal ve daha kaliteli yapmasına karşın 160 TL’ye yakın bir fiyata sattığını belirten Mehmet Emin İpek, kanaat insanı olarak bu paranın kendisine yettiğini ve fazlasında gözü olmadığını anlattı. Şimdilerde çırak bulamadığına yakınan ayakkabı tamircisi ustası Mehmet Emin İpek, “Çünkü şimdiki çocuklar sanata değil, paraya hevesliler.” diye aktardı.

 

 

“70 YAŞIMA GELDİM VE HALEN DE BU İŞİ AŞKLA YAPIYORUM”

Bu işe 8 yaşındayken giriştiğini söyleyen ayakkabı tamircisi Mehmet Emin İpek, “60 yıldır bu işi yapıyorum. Bu işe çırak olarak başladım. Tabii ki henüz ufaktık. Ancak ben çok çalışkandım, sık sık ustamın eline bakardım. Bir an evvel işi öğrenmek için çabalardım. Benden önce bir çırak daha vardı. O benden biraz daha büyüktü. Ben ondan evvel bu sanatı öğrenince, ara ara beni kıskanmaya başlıyordu. Şimdi o öğretmen oldu, ben ise kundura işiyle uğraşan bir ayakkabı tamircisi sanatçısı oluverdim. Ardından çıraklıktan kalfalığa kademe atladım ve kendi kendime ayakkabılar yapmayı öğrendim. Bu işi öğrenince de hemen dükkan açma işine koyuldum. Şu anda 70 yaşıma geldim ve halen de bu işi aşkla yapıyorum. Keza müşterilerim de çok iyiler. Ben de zorluk çekmiyorum, onlar da bana şikayette bulunmuyorlar. Çünkü ben de öyle bir ahlak var ki hem sanatım güzel, hem de gelen müşteriyi hoş bir şekilde ağırlıyorum. Müşterilerime karşı sevgim de, saygım da sonsuzdur. Örneğin dışarıda bir ayakkabıyı herhangi bir çırak ya da kalfa 200 TL’ye yapıyorsa, ben bu işin sanatını öğrenmeme rağmen, bu işin sanatçısı ve zanaatkarı olmama rağmen 160 TL’den onlara çalışmamı sunuyorum. Bundan dolayı bazen müşterilerim bana, neden bu sanata istinaden az para alıyorsun, diye sorduklarında kendilerine, bu kadar para bana yetiyor da, artıyor da, diye cevaplıyorum.” dedi.

 

“ŞİMDİKİ ÇOCUKLAR SANATA DEĞİL, PARAYA HEVESLİLER”

Bu zamanda çırağın olmadığını anlatan ayakkabı tamircisi Mehmet Emin İpek, “Maalesef ki günümüzde çırak yetişmiyor. Çünkü şimdiki çocuklar sanata değil, paraya hevesliler. Çocukların ailesi yanıma geldiklerinde işin sanatını değil, maddiyatını soruyorlar. Benim yetiştirdiğim çırakların her biri şu anda ustalar ve çok yetenekliler ama ne yazık ki çıraklarım, çırak yetiştiremiyorlar.  Keza bizim sanatımızdan çıkan ayakkabılar, fabrikalardan çıkan ayakkabılardan daha uzun ömürlü ve kalitelidirler. Bu da bizim sanatımızı ve zanaatımızı yansıtmaktadır. Çırağın olmaması beni şu dönemlerde zorluyor. Çünkü işler Ramazan ayları gibi dönemlerde yoğun olduğunda tek başıma kalıyorum ve ayakkabıları yetiştirmekte güçlük çekiyorum. Nitekim ben şu anda günde anca bir çift ayakkabı yapabiliyorum ama gençliğimde günde 14 çift ayakkabı yapabiliyordum. Bu durum çırakların olması gerektiğini gösteriyor.” diye ekledi.

 

 

“TÜM KEDİLERİM DÜKKANIMIN AVLUSUNDA DOĞDU”

Bugüne kadar dört kediyi yavruyken beslediğini aktaran Mehmet Emin İpek, “Kedileri çok seviyorum. Günde hemen hemen 13 ya da 14 tane kediye bakıyorum. Keza bir ara dükkanıma geldiğimde 27 tane kedi bir araya gelip beni beklediklerini gördüm. Günde 12 TL’den mama alıp her sabah onlara yemeklerini yedirtiyorum. Tüm kedilerim benim dükkanımın avlusunda doğdu. Her biri benim göz bebeğimdir.” diye söyledi.

Editör: TE Bilisim