Fatih SURUÇ

MÜCADELE HABER- Türkiye'de yarından  itibaren genel olarak kullanımına başlanacak olan Çin üretimi covid-19 aşısının koronavirüsten yüzde 97 koruma sağladığı açıklanmıştı.  Konuya ilişkin  Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Abdurrahman Şenyiğit ile röportaj gerçekleştirdik. Dicle Üniversitesinde doluluk oranının 60-70’lerde olduğunu söyleyen Şenyiğit, “Çin aşısı bizim eski teknik aşıdır ve cansız aşı olduğu için güvenilirdir. Çin aşısının Türkiye’ye gelmesiyle uygulamasında bir sakınca görmüyorum. Çin aşısı Türkiye’ye geldikten sonra bende kendime yaptırmayı düşünüyorum.” dedi.

 

Dicle Üniversitesi’nden Prof. Dr. Abdurrahman Şenyiğit sorularımıza şöyle yanıt verdi.

 

“DÜ’DE DOLULUK ORANIMIZ YÜZDE 60-70’LERDEDİR”

Mücadele Haber: Dicle Üniversitesi’nde son durum nedir?

Prof. Dr. Abdurrahman Şenyiğit: Türkiye’deki durumun aynısı diyebiliriz. Bizde de doluluk oranları yüksek hem yoğum bakımda hem de kliniklerde. Daha çok ağır vakaları yatırıyoruz. Çoğu zamanda yoğum bakımda boş yerlerimiz oluyor. Hem klinikte olup da ağırlaşan hem de dışarıdan gelen hastalar için boş yer oluyor. Doluluk oranımız yüzde 60-70’lerdedir. Genel olarak da hem klinikte hem de yoğum bakımda doluluk oranımız yüksektir.

 

“ÇİN AŞISININ UYGULAMASINDA BİR SAKINCA GÖRMÜYORUM”

Mücadele Haber: Aşı çalışmaları hakkında ne düşünüyorsunuz?

Prof. Dr. Abdurrahman Şenyiğit: Aşının bu hastalık için çok büyük umut olacağını düşünüyorum. Hem Çin hem de diğer aşılarının Türkiye’ye gelmesinde sonra ben uygulanmasından yanayım. “Bize çip takacaklar, takip edecekler” gibi şeylere inanmıyorum. Sansasyonel haberlerdir. Ancak Almanya, İngiltere ve Amerika’daki yeni teknikle yapılan mRNA aşıların uzun vadede ne yapacağını bilmiyoruz. Ama Çin aşısı bizim eski teknik aşıdır ve cansız aşı olduğu için güvenilirdir. Çin aşısının Türkiye’ye gelmesiyle uygulamasında bir sakınca görmüyorum. Çin aşısı Türkiye’ye geldikten sonra bende kendime yaptırmayı düşünüyorum.

 

Devlet risk gruplarını belirleyecektir. Önce sağlık personeli sonra 65 yaş üstü ile daha sonrasında da Türkiye’de herkesin sıraya göre yapacaktır. Ayrıca Çin aşısının eski teknik olduğu için biz yan etkisinin olduğunu düşünmüyoruz. Zaten Türkiye’ye geldikten sonra belki de hıfzıssıhha tarafından güvenlik testleri yapılacaktır. Ama yapılıp yapılmayacağını da bilmiyoruz. Ama bildiğimiz kadarıyla Çin aşısından kullanılan teknik güvenilirdir.

 

“VAKA SAYISI ARTARSA YENİ TEDBİRLER GELEBİLİR”

Mücadele Haber: Türkiye’de uygulanan tedbirleri yeterli buluyor musunuz?

Prof. Dr. Abdurrahman Şenyiğit: Bunu gelecek günlerdeki vaka sayısı belirleyecektir. Eğer ölüm oranı ağır vaka sayısı artarsa bu tedbirlerin yetersiz olacağını düşünüp ona göre yeni tedbirler önereceğiz. Ama şuan ki duruma göre ağır vaka sayısında hafif derecede bir düşüş var. Buda tedbirlerin nispeten yeterli olduğunu gösteriyor. Ancak öncemizdeki günlerde vaka sayısı, ölüm ve ağır vaka sayısında artış olursa o zaman hükümet tarafından gündeme getirilecektir.

 

“BÜTÜN DÜNYANIN 30 GÜN TAMAMIYLA KENDİNİ BLOKE ETMESİYLE HASTALIK ORTADAN KALDIRILABİLİR”

Benim tavsiyem bütün dünyanın 30 gün tamamıyla kendini bloke etmesiyle hastalık ortadan kaldırılabilir. Ama bunu da ekonomik ve sosyal anlamda pratiği yoktur. Dolayısıyla ortak kullanımın azaltıldığı bütün tedbirlere tarafım. Fakat özellikle ben gizli yapılan düğün, nişan ve yasların bu hastalığı artırmasında çok büyük bir etkisi olduğunu düşünüyorum. Biz toplum olarak kendi tedbirimizi alırsak Devlet ek tedbir almaya gerek hmeyecektir.

 

“KORONADA ÖLÜM YAŞININ DÜŞMESİ DİYE BİR ŞEY YOK”

Mücadele Haber: Korona virüs ölüm yaşının düşmesini nasıl değerlendiriyorsunuz?

Prof. Dr. Abdurrahman Şenyiğit: Koronada ölüm yaşının düşmesi diye bir şey yok. Halen 65 yaş ve üstü risk grubundadır. 65 yaş altı da ölüyor. Geçenlerde 55 yaş aralığında bir doktor arkadaşımız ile 35 yaşında bir basın sözcüsü vefat etti. Ama bunların çoğu kronik hastalığı olanlardır. Çok nadirde olsa 65 yaş ve üstü de olup kronik rahatsızlığı olmayanları da vefatlarını görüyoruz. Bu bize hiç kimsenin garantisinin olmadığını gösteriyor. Siz 40 yaşında olup sağlıklıda olsanız bu hastalığı ağır geçirebilirsiniz. Buda tedbirlerin önemini bize gösteriyor. Onun için yaşınıza sağlığınıza asla güvenmeyin tedbiri de elden bırakmayın. Ancak halede 65 yaş ve üstünün risk grubunda olduğunu söylemek istiyorum.

 

“GRİP AŞISININ ARALIK AYININ SONUNA KADAR DA YAPILMASINDA SAKINCA YOKTUR”

Mücadele Haber: Grip aşısı halen yapıla bilinir mi?

Prof. Dr. Abdurrahman Şenyiğit: Aslında grip aşısının Kasım içinde yapılması gerekiyordu. Ama özel durumlardan geçiyoruz. Dolayısıyla Aralık ayının sonuna kadar da yapılmasında sakınca yoktur. Bende birkaç gün önce yaptırdım. Aşının koruyucu olması için birkaç gün geçmesi gerekiyor. Bu sene de havaların iyi olmasıyla ben bu dönemde de yapılabileceğini düşünüyorum.

 

“ÇOCUKLAR ÖZELLİKLE KAPALI ORTAMLARDA MASKE TAKMALIDIR”

Mücadele Haber: Çocuklar maske takmalı mı?               

Prof. Dr. Abdurrahman Şenyiğit: Bu hastalık çocuklarda hafif seyreder. Ama temel sorun çocukların hastalığı ebeveynlerine geçirmesidir. Dolayısıyla çocuklar maske takmadığı zaman kendi çevresinden bu virisü alabilir. Kendisi hiçbir şikayeti olmadan da geçirebilir. Ama bu hastalık evde diğer bireylere bulaşma riski olduğu için çocukların maske takmasında ben şahsen fayda görüyorum. Zaten çocukların sürekli maske takmasını da istemiyoruz. Kalabalık ortamlara girdiği zaman maske takmasında fayda var. 2 ya altı içinde çok önermiyoruz. 

Editör: TE Bilisim