Devrim AKTÜRK

MÜCADELE HABER-  Diyarbakır’ın merkez Sur İlçesi’nde bulunanLala Kasım Bey Cami ile Aynî Minare Cami’ninSur İlçe Müftülüğü tarafından tabelaya konulan farklı isimleri eleştirilere neden oldu.Kentle alakalı araştırmalar yapan Mehmet Ali Abakay’ın yaptığı tespite göre,Sur İlçe Müftülüğü’nün tarihi Lala Kasım Bey Cami’nin adını tabelada Lale Kasım Cami ve Aynî Minare Cami’nin ise Aynalı Minare Cami olarak geçirmesinin yanlış olduğunu vurguladı. Şehir Araştırmaları Merkezi üzerine araştırmalar yapan ve bu konuyailişkin eserleryayınlayan Mehmet Ali Abakay, “İl Müftülüğü, dini yapılara astırdığı bu tabelaları gözden geçirmelidir. İyi niyetle asılan bu tabelâlardaki yanlışlıklar oldukça vahimdir.” Diye konuştu. Aynı zamanda Diyarbakır Valiliği’nin de camilere bıraktığı tabelalarda kayıtlardaki isimler yazıyor.

 

 

Araştırmacı yazar Abdulaziz Yatkın da tarihi camilerin isimleri ile Sur İlçe Müftülüğü’nün bıraktığı tabela isimlerinin aynı olmadığına değinerek şöyle konuştu, “Lale Bey mahallesinde bulunan bu cami, halk arasında Lale Bey Camii, kayıtlarda ise Lala Kasım Bey Cami olarak geçer. Akkoyunlular döneminde Eğil beylerinden İsfendiyar Şah Muhammed’in oğlu Lala Kasım Bey tarafından 1516-1523 yıllarında yapıldığı düşünülmektedir. Avlusunda medresesi bulunan Aynalı Minare Cami, Ayn-ı Minare adıyla bilinmektedir. Vakıflar tarafından satılan camilerdendir. Bir Ermeni’ye satılan bu cami, daha sonra bir Müslüman tarafından bu Ermeni’den geri satın alınmıştır. Günümüzde camiin tapusu şahsa aittir.” Dedi.

 

“SUR BELEDİYESİ ACİLEN İSİM TASHİHİNDE BULUNMALI”

Yaptığı araştırmalarda Lala Kasım Beg’in bir müderris olduğunu söyleyen Abakay,“Bu zat kendi döneminde birçok devlet adamının ve çocuğunun eğitimini vermiştir. Kimi insanımızın bu mahalleyi ‘Lale Bey’ şeklinde bildiğini, mahalle dışında caminin yer aldığı sokak adının ‘Lale Sokak’ olduğunu maalesef gördük.Tarihî bir şahsiyetin ismine saygı duyulacak ise, bu sokaklara, caddelere, mahallelere isim yetkisi olan kurumlarla ilgili kişiler gereğini yapmalı, alınan kurul kararları mevcut ise değiştirilmelidir.Sur Belediyesi, acilen bu isim tashihinde bulunmalı, sokak tabelası değiştirilmelidir.” Dedi.

 

“İL MÜFTÜLÜĞÜ DİNİ YAPILARA ASTIRDIĞI BU TABELALARI GÖZDEN GEÇİRMELİDİR”

Sur İlçe Müftülüğü’nün astığı “Aynalı Minare Cami” isimli tabelanın doğru olmadığını, caminin de minaresinin köşeli olması sebebiyle "Aynî Minare Camiî " şeklinde bilinir olduğunu vurgulayan Abakay, “Minarenin kare yerine çokgen kaidesi olduğu için, yapının ‘Aynî’ sıfatı maalesef yapının isminde ‘Aynalı Minare Cami’ olarak geçmesine neden oldu. İbadete açık bu cami, Diyanet kayıtlarında HaceAhmedCamiî olarak değil, Aynalı Minare Camiîolarak geçmektedir.Kayıtlarda ‘HaceAhmedCamiî’ şeklinde geçen yapının, ibadethanenin, caminin minareyle ifadesi halk arasında yaygındır. Buna bir noktada itiraz tuhaf karşılanır.İl Müftülüğü, dini yapılara astırdığı bu tabelaları gözden geçirmelidir. İyi niyetle asılan bu tabelâlardaki yanlışlıklar oldukça vahimdir.Nitekim HaceAhmedCamiî, mülkiyeti özel ve satın alındığını bildiğimiz bir Camidir. Bu mirasçılar bellidir. Bildiğimiz şekilde burası satılmış ve kişice alınmış bir yerse, o tabeladaki ismi şahıs yaşıyorsa veya kendisi yoksa mirasçıları tarihî belgelere göre düzenlerler.” Şeklinde konuştu.

 

 

“LALE BEY CAMİİ, KAYITLARDA LALA KASIM BEY CAMİ OLARAK GEÇER”

Araştırmacı yazarAbdulaziz Yatkın da tarihi camilerin isimleri ile Sur İlçe Müftülüğü’nün bıraktığı tabela isimlerinin aynı olmadığına değinerek,”Lale Bey mahallesinde bulunan bu cami, halk arasında Lale Bey Camii, kayıtlarda ise Lala Kasım Bey Cami olarak geçer. Akkoyunlular döneminde Eğil beylerinden İsfendiyar Şah Muhammed’in oğlu Lala Kasım Bey tarafından 1516-1523 yıllarında yapıldığı düşünülmektedir. Kanuni Sultan Süleyman ve Yavuz Sultan Selim dönemlerinde yaşayan Lala Kasım Bey, Çaldıran savaşında Şah İsmail’e karşı Yavuz Sultan Selim’in maiyetinde bulunmuştur. Şeref Han, Şerefname adlı eserinde; Lala Kasım Bey’in cesaret, bilim, edebiyat, güzel ahlak ve iyi karakterde bir yönetici olduğundan, Akkoyunluların sevgi ve övgüsünü kazandığını, çocuklarından birine Lala olarak görev verildiğinden dolayı lala ismini aldığını belirtir.” Şeklinde ifade etti.

 

Hace Ahmed Cami ya da bilinen adıyla Aynî Minare Cami’ye de değinen Yatkın, “Bu cami Akkoyunlular döneminde birçok vakfiyesi olan Şirazlı Hoca Ahmed tarafından, kendi adını taşıyan mahallede Hicri 904, Miladi 1498 yılında yaptırıldığı düşünülmektedir. Avlusunda medresesi bulunan bu cami, Ayn-ı Minare adıyla bilinmektedir. Vakıflar tarafından satılan camilerdendir. Bir Ermeni’ye satılan bu cami, daha sonra bir Müslüman tarafından bu Ermeni’den geri satın alınmıştır. Günümüzde camiin tapusu şahsa aittir.” Dedi.

Editör: TE Bilisim