Kudüs'ün dünya üzerindeki yeri, dinler açısından paylaşılamayacak kadar önemlidir. Üç büyük tektanrılı din olan Yahudilik, Hıristiyanlık ve İslam açısından büyük bir önem taşıyan Kudüs, Birleşmiş Milletlerin Filistin’i paylaştırma planında uluslararası statüde kent olarak tasarlanmıştı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Kudüs'ün statüsü konusunda atılacak yanlış bir adım İslam aleminde infiale yol açacaktır" demişti. Yani Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ifadesinden de anlaşılacağı gibi, Kudüs bizim için çok önemlidir. Kudüs'ü korumakta bizim asli görevlerimizden biridir. Evet bu noktaları belirttikten sonra kudüsle ilgili 2. bölümdeki yazıma Kudüs'ün tarihi ile devam etmek istiyorum. Daha önce yazmış olduğum bölümde, Kudüs'ün tarihini kısaca değinmiştim. Burada da Kudısü'ün tarihi ile devam edeceğim. Kudüs bildiğimiz gibi, üç tek tanrılı din için çok önemli bir yer teşkil etmektedir. Bundan dolayı da Yüzyıllar boyunca paylaşılamayan Kudüs maalesef kaderi çok da iyi değildir. Paylaşılamayan bir kent olması, yıllardan beri buranın ara ara savaş halinin devamına neden olmaktadır. Tarihin belli dönemlerinde örneğin; Suriye'nin İskender tarafından İstilası Pers hegemonyasına son verdi. İskender'in ölümü üzerine Kudüs Mısırlı Lagoslar ile Suriyeli selefkiler arasında çatışma konusu olduktan sonra Suriye'nin eline geçti. Makabiler isyanından sonra Kudüs Hasmon Yahudi krallığının başkenti oldu. 63 de Roma'nın himayesine girdi. Yüzyıllar boyu paylaşılamayan Kudüs halen günümüzde de paylaşılmamaktadır. Hem Hristiyanlık hem Yahudilik hem hemde İslamiyet açısından önemi büyük olan bu kentin paylaşılmaması, dünya ülkeleri arasında da büyük sorun teşkil etmektedir. İslam'i açıdan değeri büyük olan bu kent bizler için korunması gereken bir yerdir. Kudüs kentinin özelliklerinden biri, çok çeşitli halkları ve kültürleri banndırmasıdır. Eski Kent’te Yahudi, Hıristiyan, Ermeni ve Müslüman mahalleleri vardır. Günümüzde de farklı kesimlerden insanların olduğu bu yerler, mahalle mahalle yayılmış ve yaşam savaşı vermektedirler. Bu mahallelerde yaşayan insanların güvenliği günümüz itibariyle pek de iç açıcı değildir. İnsanların bir arada yaşayamaması, dünyada bulunan diğer ülkeleri de olumlu ya da olumsuz yönde harekete geçirmek zorunda bırakmaktadır. Yazımın üçüncü bölümünde Küdüs'ün tarihinde buluşmak dileğiyle hoşçakalın.
Editör: TE Bilisim