Dalaverelerin düzenbazlıkların ve kurnazlıkları çok olduğu şu dönemlerde, insanların ne yapacağını kestirirmek çok zordur. Her insan, karşınızda sanki bir düşman varmış gibi davranabilir. Bundan dolayı da, insanın insana olan güveni yok olmaktadır. Yaşanan bütün kötü olaylar sonucunda, yanımızdaki insana şüphe ile bakar oluruz. Yapılan her olayın arkasında farklı olaylar varmış gibi düşünmeye başladık. Çünkü, insanların yaptıkları kötü davranışlar ve bunun sonucunda da ortaya çıkan zor durumlar kişileri umutsuzluğa ve şüpheli olmaya itti. Siz iyi niyetle davranırsınız ama, karşınızdaki kişi sizin iyi niyetinizi suistimal ettiği zaman, o kişiye olan güveniniz yok olur ve bir daha o kişiye güvenemezseniz. Atalarımızın bu konu da çok güzel bir sözü vardır. "Sütten ağzı yanan, yoğurdu üfleyerek yer."   Bu söz günümüz şartlarını çok da iyi anlatmaktadır. Yeni dünya düzeninde insanlar bilim ve teknoloji ile uğraşmalıdır. Kültürlerini arttırıcı çalışmalarda bulunmalıdır. Ülkenin ve çocuklarının geleceği için çalışmalı ve her insan üzerine düşen vazifeyi doğruluk ve dürüstlük içerisinde yapmalıdır. İşin gereği ne ise, hayat içerisinde de o yapılmalıdır. Yaşam kısa sürelidir. Peki insanların yaşam çizgisinde olması gereken doğruları bu kadar değiştiren nedir? Yer, zaman, mekan ve yaşadıkları her şey insanları değiştirebilir ve hayat akışını iyiye ya da kötüye yönlendirebilir. Her mekanın kendisine özgü özellikleri vardır. Bulunduğunuz yerde yaşam koşulları gelenek ve görenekler belli alanlardaki çalışmalar kişilerin yaşam seviyesini belirler ve yönünü ona göre yönlendirir. Kötü alışkanlıkların olduğu ortamlarda insanlar aynı şekilde kötü alışkanlıklara sahip olurlar. Her yapılan iş ülke menfaati ve toplum yararına olmalıdır. Maalesef, bazen düşünüyorum da, çok kötü olan, kurnazlıklar içerisinde yapılan işlerin arka perdesi farklıdır. Çünkü, perdenin arkasında farklı işler dönmektedir. Aslında kendisini belli yerlere gelebilmesi için veya belli kazançlar ya da menfaatleri elde edebilmek için türlü dalaverelerle, karşısındakini kandırabilir. Bu kandırma yöntemi, ya iyi ve güzel sözlerle, ya da iyi ve güzel işlerle yapmaya çalışılır gibi gözükür. Ama aslında öyle değildir kendi menfaati içindir ve karşısındakine zarar verir. Yalan söyleyerek, kişileri kandırmaya çalışarak belli yerlere gelenler, ömrünün belli dönemlerinde tıkamışlar ve zorlanırlar. Biz ne olursa olsun, çevremizdeki insanlara dürüst davranmak durumundayız. Dürüstlük bir insanın en güzel kariyeridir. Toplum içerisindeki güven seviyesini yükseltir.
Editör: TE Bilisim