Diyarbakır Valisi Hasan Basri Güzeloğlu, GAP-BAN ve Türkiye’de Melek Yatırımcılık Ekosistemi ve Gelecek Vizyonu ile ilgili Diyarbakır’da düzenlenen sertifika törenine katıldı. Güzeloğlu, “Güneydoğu Melek Yatırımcı Ağı ile bir anlamda altyapısını başlatacağımız süreç, kalkınma ve gelişme adına dünyanın diliyle ve iletişimiyle buluşmamız demek olacak” dedi. GAP-BAN ve Türkiye’de Melek Yatırımcılık Ekosistemi ve Gelecek Vizyonu ile ilgili düzenlenen sertifika törenine Vali Güzeloğlu’nun yanı sıra, GAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanı Sadrettin Karahocagil, Dünya Melek Yatırım Forumu Başkanı Baybars Altuntaş, Hazine ve Maliye Bakanlığı Mali Sektörler İlişkiler ve Kambiyo Genel Müdürü Dr. Hakan Ertürk, Karacadağ Kalkınma Ajans Sekreteri Dr. Hasan Maral, Dicle Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Yılmaz Altındağ, İpek Yolu Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Burhan Akyılmaz, sivil toplum kuruluşlarının başkan ve üyeleri, iş insanları ve sertifika almaya hak kazananlar ile çok sayıda davetli katıldı. Sertifika Töreninde bir konuşma yapan Hasan Basri Güzeloğlu şunları söyledi. “Bugün aslında tarihi bir ana tanıklık ediyoruz. Güneydoğu Melek Yatırımcı Ağının kurulmasını ve bölgeyi kapsayan yenilikçi bir bakış açısıyla yatırım kavramının ve girişimci anlayışının tarihi bir dönüm noktasına tanıklık ediyoruz. Şüphesiz bugün başlatacağımız ve Güneydoğu Melek Yatırımcı Ağı ile bir anlamda altyapısını başlatacağımız süreç, kalkınma ve gelişme adına dünyanın diliyle ve iletişimiyle buluşmamız demek olacak. Girişimcilik kavramına yeni bir bakış açısı ve çağdaş bir yorum getirmemiz demek olacak.” “GAP-BAN ve Türkiye’de Melek Yatırımcılık Ekosistemi ve Gelecek Vizyon ağı ile Dünya ile bütünleşecek ve eksik olan yanımızı tamamlamış olacağız” diyen Güzeloğlu, “Bir anlamda aynı dili konuşan, biraz önce Baybars Bey’in kısa rakamlarla paylaştığı dünya ile bütünleşmemizin hem girişimcilik hem yenilikçilik hem de ekonomik anlamda sürdürülebilirlik boyutunda bugüne kadar eksik kalan bir yanımızı tamamlamış olacağız. Buna ihtiyacımız var. Bugün değişen dünyada bu değişimi anlamak, değişimin kavram ve kodları ile buluşmak ve şüphesiz aynı dilde muhattaplarımıza ulaşmak lazım. Bilineni ve süregeleni değil, yeniyi yönetebilmek lazım. Burada kavram olarak yeniyi sadece almak ve taklit etmek değil, yeniye katkı koymak ve o süreci de zengin kılmak gerekir. Bu ülke, bu büyük millet bunu başaracak güçte derinlikte ve birikimde. Bunu hissetmek ve buna güvenerek gayret etmek gerekir. Bugün yaptığımız hem kamu ve devlet olarak hem özel sektör ve girişimcilik olarak tam da bu. Bugün bu masanın taraflarında hem devletimizin ve kamu yönetimimizin tüm paydaşları var hem sivil ve sosyal kesimin ve reel sektörün paydaşları var hem de dünya, uluslararası anlamda, Melek Yatırımcıları Ağı’nın, bizim yine gururumuz olan çok değerli kardeşimiz, Baybars Bey’in üzerinden gelişen bir temsiliyeti var. Öncelikle bunu çok iyi görmemiz lazım ve hiçbir başlangıcı da geç kabul etmemiz lazım. Çok hızlı, kararlı ve istikrarlı bir şekilde bütün bu paydaşların buluşmasıyla geleceğe doğru yürüyüşümüzü hızlandırmamız lazım. Bu topraklar en büyük zenginliğimiz. Sahibi olduğumuz değerlerimiz bizim gücümüz ve enerjimiz ve artık dünya ile aynı dili konuşarak, onlarla ekonomik anlamda rekabeti gerçekleştirmek de mecburiyetimiz. Bazı kavramlar, belki ilk anda bize karşılığı ve anlamı çok güçlü olmasa da, burada arayışımız ekonomik olarak değerlendirilebilir bütün varlıklarımızın dönüşmesi ve sadece sahip olmak değil değer üretebilmek yanımızın güçlenmesi. Start up ve benzeri kavramlar ilk anda çok algıya ve sizin ve hepimizin zihin dünyasında belki güçlü bir karşılığa yol açmayabilir. İşin özü girişimcilik ve şüphesiz güvenle hareket ederek o güven kavramı üzerindeki geleceğimizi inşa edebilmemizdir” şeklinde konuştu. Güneydoğu’nun girişimcilik adına zenginliğe sahip olduğunun altını çizen Güzeloğlu, “Belki tek bir kavrama indirgersek, güven duygusunu kazanmamız ve o güvenle hareket etmemiz, öngörü ve ön görerek yatırımı gerçekleştirmemiz. Öngörü bir kehanet değildir ve şüphesiz boşa geçecek bir zaman ve kaynak israfı değildir. Bütün bilgileri ve bütün değerleri çok iyi analiz ederek yaşanmış deneyimlerden pay çıkartarak en doğruya doğru yönelmenizdir. Ama olmazsa olmazınız güveniniz ve cesaretinizdir. Buna sahip çıkarsanız yeni adalar, yeni kıtalar keşfedersiniz. Limandan çıkmaya cesaret edemezseniz, aynı çember ve aynı çevre içerisinde enerjinizi, güveninizi tüketirsiniz, Şimdi sevgili dostumun hayat hikâyesini eminim ilgilenen ve buradaki yatırımcıların hepsi okumuştur. Eğitimle sınırlı bir dönemde üniversitenin sadece eğitim ve not vererek sınıf geçmek olarak tanımlandığı bir dönemde, henüz 2. Sınıfta Baybars Bey, işte bu güveni ile çevreyi ve sınırlandırılmış alanı bırakmış, yelken açmış o günden başlayan hayat öyküsünde de hep yeni adalar değil, kıtalar keşfetmeye kendini adamış. Buradan vereceğimiz temel mesaj budur. Güneydoğu ve bu ülke her yanı ve yönüyle girişimci kavramının karşılık bulacağı dünya ile bütünleştirici ekonomik ve sosyal büyük kazanımlar gerçekleştireceği bir zenginliğe sahiptir. Bu kavramları sadece bilişim teknolojisi ile ve Start up’la gerek teknoparklar veya gerekse teknolojik ağırlıklı merkezlerle sınırlı görmeyin lütfen. Şüphesiz getirisi ve önceliği bu sektörlerde yoğunlaşmak ile birlikte tarım, turizm, yerel değerler ve sizin çevrenizde bugüne kadar baktığınız, göremediğiniz zenginlikler bekliyor size. Öyküler bazen küçük bir el emeğinden başlayarak dünya çapında bir markaya, bazen yıllardır, yüzyıllardır sizin bildiğiniz bir lezzetten yola çıkarak dünya çapında bir zincire, bazen sadece anı değeri olarak karşınızda duran bir objenin doğru okunması ile ve doğru hedef pazar ile kitlelere ulaştırılması ile dünya çapında bir başarı öyküsüne her an dönüşebilir. Yeter ki siz bilgiyi, güveni ve gayreti bütünleştirin. Güneydoğu insanlık tarihinin nefsi neva bulduğu tarihin yazıldığı insan zenginliğinin, bütün ortak değerlerin din, dil, inanç, kültürün yoğrulduğu bir bölgedir. Karşınıza her adımda çıkan, bunun tanıklığı olan eserler, bütün bunların şahitleridir” ifadelerini kullandı.
Editör: TE Bilisim