Anadolu Güvenlik Korucuları ve Şehit Aileleri Konfederasyonu Genel Başkanı Ziya Sözen, Zeytin Dalı Harekatı kapsamında Afrin’de görev alan Korucu Özel Harekat (KÖH) timlerinin Kürtçe biliyor olmalarının ve halkla daha kolay diyalog kurmalarının büyük bir avantaj olduğunu belirterek, “Hepsinin moral ve motivasyonu üst seviyede. Hepsinin tek bir amacı var. Bir an önce bütün teröristleri temizleyip oraları gerçek sahiplerine teslim edip memleketlerine dönmek” dedi. Anadolu Güvenlik Korucuları ve Şehit Aileleri Konfederasyonu Genel Başkanı Ziya Sözen, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) Afrin’de yürüttüğü Zeytin Dalı Harekatı kapsamında görev alan ve Güneydoğu’dan giden Korucu Özel Harekat (KÖH) birliğinde 180 güvenlik korucusunun terör ve teröristlerle mücadelede diğer güvenlik güçleri kadar çok önemli görevler yaptığını söyledi. Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde görev yapan 55 bin civarında güvenlik korucusu olduğunu anımsatan Sözen, “Arkadaşlarımızın tamamı Afrin’deki harekata gönüllü katılmak istemiş ve bu kapsamda dilekçelerini il ve ilçe jandarma komutanlıklarına vermişlerdir. Hepsi de bu işe isteyerek ve severek başvurmuştur. Bu başvuranlar içinden 180 kişi kura çekilmek sureti ile belirlenmiş ve Afrin’e gönderilmişlerdir. Afrin’e giden 180 korucumuz Sur ve Nusaybin meskun mahal operasyonlarında görev alıp bu konuda tecrübeli arkadaşlarımızdır. Bu arkadaşlarımız ayrıca 2017 yılı içerisinde İzmir Foça Jandarma Komando okulunda komando kursunu başarıyla tamamlamışlardır. Afrin şehir merkezine gireceğimiz bu günlerde Jandarma ve Polis Özel Harekat ile birlikte çok büyük başarılara imza atacaklardır” diye konuştu. “Kürtçe biliyor olmalara büyük avantaj” Korucu Özel Harekat (KÖH) timlerini Jandarma ve Polis Özel Harekat’tan ayıran en önemli özelliğinin timin tamamının Kürt kökenli ve Kürtçeyi bilmesi olduğunu vurgulayan Sözen, şunları kaydetti: “Bölgedeki Halkla daha rahat diyalog kuruyor olabilmeleri, Sur ve Nusaybin operasyonlarında görev almaları ve bu konuda tecrübeli olmaları onlar için çok büyük avantaj oluşturuyor. Ayrıca 55 bine yakın Kürt kökenli, Zaza kökenli ve bir kısmı da Arap kökenli olan güvenlik korucularımızın tamamı aileleriyle birlikte bu operasyonlarda yer almak istemeleri, bu operasyon Kürtlere karşı yapılıyor yalanını ortaya atan iki yüzlü, yalancı Avrupa’ya, ABD’ye, HDP’ye ve içimizdeki vatan hainlerine vurulmuş bir Osmanlı tokadı niteliği taşıyor. Özellikle niye Afrin’e gitmek istiyorsunuz şeklinde güvenlik korucularımıza yönelttiğimiz sorunun cevabı olarak, ‘Orada PKK/PYD/YPG’nin zulmü altında olan Kürt kökenli kardeşlerimiz var, soydaşlarımız var, akrabalarımız var, din kardeşlerimiz var. Onları teröristlerin zulmünden kurtarmaya gidiyoruz’ şeklinde cevaplar aldık. Bu cevaplar TSK tarafından Afrin’de Kürtlere karşı katliam yapılıyor yalanına verilecek en güzel cevaptır. Korucularımız ve aileleri 40 yıldır PKK’nın her türlü zulmüne, işkencesine maruz kalmışlardır. Ailelerinden binlerce şehit, gazi vermişlerdir. PKK en büyük zulmü güvenlik korucularımıza ve ailelerine yapmıştır. Kürt kökenli, Zaza kökenli ailelere yapmıştır. PKK’nın Suriye uzantısı olan PYD/YPG aynı zulmü oradaki Kürt kökenli vatandaşlara yapmaktadır. Ayrıca korucularımız ve aileleri biliyor ki; bugün bu teröristleri inlerinde etkisiz hale getirmezsek, bataklığı yerinde kurutmazsak yarın dönüp dolaşıp bizim başımıza bela olacaklardır. Afrin’de görev alan arkadaşlarımız ile sürekli görüşüyoruz. Hepsinin moral ve motivasyonu üst seviyede. Hepsi vatanına, milletine, devletine hizmet etmenin ve bu uğurda şehit ve gazi olabilmenin haklı onur ve gururunu yaşıyorlar. Hepsinin tek bir amacı var; Bir an önce bütün teröristleri temizleyip oraları gerçek sahiplerine teslim edip memleketlerine dönmek, Kürtleri teröristlerin zulmünden kurtarmaktır. Hepsinin ailelerine ve sevdiklerine kucak dolu selamları var. “
Editör: TE Bilisim