Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, "2023’e kadar 10,9 milyar dolar yatırım gerçekleştireceğiz. Bu yatırımın karşılığı olarak 2033 yılına geldiğimizde elde edeceğimiz tasarruf miktarı 30,2 milyar dolar seviyesine ulaşacak. Türkiye şu anki haliyle enerji yoğun bir ekonomi. Uluslararası rekabet gücümüzü artırmak istiyorsak bir kere daha ifade etmek istiyorum ki diğer ülkelerle aynı birim malı daha az maliyetle ve daha az enerji tüketerek üretmek zorundayız" dedi. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının himayesinde düzenlenen Türkiye Enerji Zirvesi'sinin 9'uncusu başladı. Her yıl farklı bir şehirde düzenlenen zirve, bu sene 9-10 Ekim 2018 tarihlerinde Antalya’da gerçekleşiyor. Kamu ve özel sektörden enerji sektörü aktörlerini buluşturan organizasyon, güncel sektör sorunlarının tartışıldığı, yeni teknolojik gelişmelerin tanıtıldığı, doğalgaz ve elektrik ve nükleer başta olmak üzere muhtelif enerji kaynaklarıyla ilgili sunumların yapıldığı bir etkinlik olarak 9 yıldır düzenleniyor. Antalya'da düzenlenen zirveye üst düzey kamu temsilcileri ile yurt içi ve yurt dışından çok sayıda enerji profesyoneli katıldı. Zirvenin açılış konuşmasını gerçekleştiren Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, bu yıl 9. Türkiye Enerji Zirvesi ve ERRA 17. Enerji Yatırım ve Düzenleme Konferansının eş zamanlı olarak düzenlendiğini ifade etti. Yerli ve yabancı paydaşları bir araya getiren her iki etkinliğin, Türkiye'nin enerjideki stratejik pozisyonunu daha da güçlendireceğine inandığını belirten Dönmez, "Küresel enerji denklemi her yüzyılda büyük değişimler geçirdi. Son 25 yılda ise enerji teknolojilerinde ve enerji paradigmasında yaşanan değişimler, beraberinde yeni enerji kaynaklarının ve yeni enerji anlayışının doğmasına zemin hazırladı. Gelişmekte olan ülkelerin artan enerji talebi, yenilenebilir enerji politikaları, enerji verimliliği, iklim değişikliği, çevreci teknolojiler, batarya depolama sistemleri, elektrikli araçlar gibi öncü pek çok yenilik ve değişim yaşadığımız son çeyrek asırdaki enerji politikalarının şekillenmesinde önemli rol oynadı" şeklinde konuştu. 6 alan, 55 başlıkta hayata geçirilecek Enerji Verimliliği Eylem Planının 2018’in Mart ayında kamuoyu ile paylaşıldığını anımsatan Dönmez, enerji verimliliğinin üzerinde büyük bir titizlikle durulan konuların başında gediğini aktardı. Türkiye'nin kaynak zengini bir ülke olmadığını Söyleyen Dönmez, bu nedenle daha az enerji ile daha fazla katma değer sağlamak, daha az maliyetle daha yüksek verim almak için enerji verimliliğini hayatın her alanında istisnasız uygulamak zorunda olduklarını ifade etti. "2023’e kadar 10,9 milyar dolar yatırım gerçekleştireceğiz" diyen Dönmez, "Bu yatırımın karşılığı olarak 2033 yılına geldiğimizde elde edeceğimiz tasarruf miktarı 30,2 milyar dolar seviyesine ulaşacak. Türkiye şu anki haliyle enerji yoğun bir ekonomi. Uluslararası rekabet gücümüzü artırmak istiyorsak bir kere daha ifade etmek istiyorum ki diğer ülkelerle aynı birim malı daha az maliyetle ve daha az enerji tüketerek üretmek zorundayız. Türkiye’de enerjinin uygun maliyetle sunulması israf edileceği anlamına gelmez. Her kişi ve kurum bu konuda üzerine düşen sorumluluğu harfiyen yerine getirmelidir. Ülkemiz mevcut yerli ve milli enerji potansiyelinin yanında, gerçekleştirdiği projelerle de bölgemizin enerji güvenliğinde önemli rol üstlenmeye devam ediyor. Bunun en önemli örneklerinden biri, Azerbaycan’dan Türkiye’ye uzanan, 'Enerjinin İpek Yolu' olarak adlandırdığımız TANAP. TANAP enerjide anahtar ülke konumumuzu daha da güçlendirecek. Bölgesel enerji arzının rahat bir nefes almasında önemli bir rol üstlenecek. Diğer bir önemli projemiz de inşası halen devam eden TürkAkım. İki hattan oluşacak projenin 2019 yılı sonunda tamamlanmasını öngörüyoruz. Önümüzdeki dönem kriterlerimiz çerçevesinde her türlü uluslararası projenin parçası olmaktan memnuniyet duyacağız. Türkiye, sağlam ekonomisi ve güçlü siyasi istikrarıyla uluslararası projelerin vazgeçilmez ortağı olmayı sürdürecektir" dedi. Geçtiğimiz ay devreye giren OTSP ile birlikte doğalgaz sektöründe de serbestleşme adına önemli bir ivme yakalandığını kaydeden Dönmez, "İlerleyen dönemlerde hem piyasa hacminin artması ve hem de diğer ülkelerin bu pazara dahil olmasıyla, bölgesel enerji ticaret merkezi olma yönünde çok önemli bir adım atmış olacağız. Enerji Piyasası Düzenleyici Kurumumuzun bağımsızlığı ve özerkliği Bakanlık politikalarımız ve yatırım güvenliğimiz için çok önemli. Hatta arz güvenliği ve finansal sürdürülebilirliğin en önemli ayağı kurumların bağımsızlığıdır. Önümüzdeki dönemde de enerji düzenleme kurumumuzun bu şekilde devam etmesi için gerekli desteği vermeye devam edeceğiz. Bugün sektörün güveninin arkasında yatan en önemli güç bana göre EPDK’dır. Bu güven Türkiye enerji sektörünün derli toplu olmasının ve yatırım rekorları kırılmasının arkasındaki en büyük motivasyondur. Bundan sonra da bütün kararlılığımızla bu yönde adım atmaya devam edeceğiz. Tüm jeopolitik gerilimlere ve zorluklara rağmen, Türkiye, şeffaf ve rekabetçi piyasa yapısı ile öngörülebilir düzenleyici çerçeveyi oluşturmayı başarmış; özel sektör yatırımlarını harekete geçirecek adımlar atmıştır. Siyasi istikrar ve iyi yönetişim, enerji alanındaki özel sektör yatırımlarının hareketini kolaylaştırmıştır. Şüphesiz, Türkiye bölgesinde yatırımcılar için güvenli bir liman ve önemli bir bölgesel aktör olmayı sürdürecektir" ifadelerini kullandı.
Editör: TE Bilisim