Çermik Kaplıcası; Diyarbakır’ın Çermik ilçe merkezinin doğusunda ilçe merkezinden 3 kilometre uzaklıkta yer alır. Tarihi Selçuklu dönemine kadar uzanır.  Suyun Isısı 48 derecedir. PH Değeri: 6,3 ‘tür. Suyundan  banyo kürleri şeklinde kullanılarak faydalanılır. Bikarbonatlı, Klorürlü, Karbondioksitli, Hidrojen Sülfürlü ve kısmen radyoaktif bir bileşim özeliğine sahiptir. Tedavi Ettiği Hastalıklar: Romatizma, deri, solunum yolu, kadın hastalıkları, eklem ve kireçlenme gibi hastalıklara olumlu etki yapar. Bir derenin yamacından çıkan ve Diyarbakır Valisi İhsan Dede tarafından sondaj vurularak artırılan sular, altı köşeli bir havuzu bulunan hamama gelir. Mevcut havuzlar, Selçuklu dönemine aittir. Kaplıcanın bulunduğu yer yeşilliktir. Kaplıca özellikle yaz aylarında çok kalabalık olur. Kükürtlü bir sudur. Çok eski dönemlerden beri, geniş bir çevreye hizmet verdiği gibi  Ortadoğu dan hastalar da şifa bulmak için kaplıcaya geldiği gözlenmektedir. İçindeki elementlerin zenginliği açısından, Çermik şifalı suyu, çok faydalı bir şifa kaynağıdır. Sıcaklığı, içine su karıştırılmasına gerek duyulmadan kullanılabilecek derecede olduğundan, tedavi açısından özelliğinden bir şey kaybetmiyor. İçmeğe elverişli değildir. Solunum, romatizma, kadın ve deri hastalıklarına büyük şifa sağlar. Nasıl gidilir: Çermik, Diyarbakır’a 94 km. uzaklıktaki asfalt yolla bağlıdır. Turistik oteli ve konaklama yerleri vardır          Çermik Kaplıcası Efsanesi Güney Doğu Anadolu’da hüküm süren Acem Kralı’nın Melike Belkıs adında güzel bir kızı varmış. Bu kız bir gün hastalanmış ve vücudunda birtakım yaralar çıkmıştır. Zamanın hekimleri, Melike Belkıs’ı tedavi etmek için çok çaba sarf etmişler, gerekli ilaçları kullanmışlar, fakat bir türlü hastalığına çare bulamamışlardır. Hastalık ilerlemiş Melike Belkıs’ın vücudunu kurtlar sarmış ve vücudundan pis kokular gelmeye başlamıştır. Bundan ötürü de Melike Belkıs saraya girememiştir. Bu durumdan son derece rahatsız olan kral kızını saraydan çıkarmış, yanına muhafızlar vererek ormana bırakmıştır. Melike Belkıs ormanda gezerken bugünkü kaplıcanın bulunduğu yere gelmiş ve buradaki sıcak suya rastlamıştır. Yorgunluğunu gidermek için ayaklarını sıcak suyun içine sokmuş, bir süre sonra suya değen yerleri iyileşmeye başlamıştır. Melike Belkıs bunun üzerine sıcak suda yıkanmış ve tekrar eski sağlığına kavuşmuştur. Melike Belkıs’ın muhafızları, bu haberi hemen saraya iletmişler, bu haber üzerine kral bugünkü “Büyük Paşa” denilen kaplıcanın üzerine bir hamam yaptırmıştır. Bu efsaneye göre kaplıcanın Arapların Çermik’i fethinden önce yapıldığı sanılmaktadır. Çermik sıcak su kaynağının ise, çok daha eskiden beri var olduğu ve bir ara kuruduğu, Yukarı Dicle ve Fırat Bölgesinin en iyi yerli kaynağı olduğu Amildi Mar-Yeşuva’nın “Vakayinamesi”’nden öğrenilmektedir.
Editör: TE Bilisim