Diyarbakır evlerinde avlu, eyvanın devamı ve tamamlayıcısı niteliğindedir. Şiddetli soğuk geçen günler dışında hayat eyvan ve avluda geçer. Avlular sokağa tamamen kapalı olduğu gibi komşu evlerden de görünmezler. Eski Diyarbakır evlerinde “Haremlik ve Selamlık” olarak iki bölüm mevcuttur. Bu evlerin en önemli odası ise “Mabeyn” odasıdır. İki bölümü birbirine bağlayan bu odadan, evin erkeğe harem kısmına geçer. Mutfaklarda evlerin harem kısmında bulunur. Ve tek kemerli bir eyvan şeklindedir. Avluya açık olan mutfağın zemini taşlarla döşelidir. Diyarbakır eski evlerine en iyi örnek olarak bilinen Cemil Paşa Konağı, İskender Paşa Konağı ve halen Diyarbakır’da Kültür Müzesi haline getirilen ve 1820 yılında yapılan Cahit Sıtkı Tarancı’nın evidir. Sosyolog Ziya Gökalp ve yazar Esma Ocak’ın evleri de en iyi mimariye sahip Diyarbakır eski evleri arasında yer almaktadırlar. Diyarbakır Sur İçi geleneksel konutlarında alanları, fiziksel açıdan sınıflanmış; açık yarı açık (veya yarı kapalı) ve kapalı nitelikleriyle tanımlamıştık. Kapalı alanlardan; helâ, banyo, kiler, bodrum, yemiş odası, sandık odası, depo gibi alanlar, ıslak ve servis alanlarıdır. Kapalı alanlardan yemeye, yatmaya ve oturmaya ayrılanlar oda tanımına girerler. Çamaşır odası, ayrı bir yemek odası, konuk odası (salon), dikiş odası, okuma odası gibi çok özel olanlar yaşamımıza sonradan girdiği için geleneksellerinde bulunmaz. Bu nedenle biz odadan, bu konutlarda yukarıdaki işlevleri amaçlıyoruz. Yemek işlemi genelde bu konutların oturma odalarında sürdürülür. Dahası aile kalabalık ise ve kışın ısınma sorunu olduğu için, burada yatmasında sakınca olmayanlara (çocuk, genç vb.) yatak odası görevi de yapar. Ancak ebeveyn yatak odası daima sadece kendilerine ayrılmış, korunaklı, kitlenir ve örtülü (mahrem) alanlardır. Bu nedenle oda deyince, akla ilk gelenin oturmaya ve konuk ağırlamaya ayrılanını tanımlamış oluyoruz. Gerektiğinde yatılabilen, çoğu kez yemek yeme görevini de üstlenen odanın asıl görevinin oturma olduğunu, burada konukların da ağırladığını belirtmeliyiz. Yatak odasının tek görevi vardır ve o kişiye özeldir. Kalabalık ailelerde aynı cinsten 2, 3 kardeşe de ayrılmış olabilir. Odaların doğrudan avluya açılabildiği gibi, yarı kapalı eyvandan bağlantılı oldukları da görülüyor. Ayrı bir isim alan serdap daha özeldir. Yılın 4 mevsiminde kullanılmayan, ev halkının günlük kullanımına da ayrılmayan alandır. Yazın sıcağında daha çok konuk ağırlanır burada ve belki tatil günlerinde evin erkeği de buraya yönelmiş olur. Avludan veya eyvandan bağlantılı odalar arasında nitelik farkı gerekir. Avludan girilen odalar, doğrudan toprağa oturan, veya bodrum üstüne oturanlar olup kışın ısınması daha zor ve ruhsal olarak daha ayak altı niteliklerde olduklarından klasik oturma- konuk ağırlama odası görevine uygun düşünülmemiş olmalıdır.
Editör: TE Bilisim