Fatih SURUÇ
MÜCADELE HABER- Diyarbakır sorunlarını Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne taşıyan CHP Hatay Milletvekili Suzan Şahin, “Diyarbakır'da yaşanan mağduriyetler için hükümet nezdinde gerçekçi adımlar atılması gerektiğini dile getirerek meclis araştırma komisyonu kurulması için önerge verdik. Önergemiz AKP ve MHP oylarıyla reddedildi.” Dedi.
Geçtiğimiz günlerde, CHP İnsan Haklarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gülizar Biçer Karaca başkanlığındaki, milletvekilleri ve PM üyelerinden oluşan 18 kişilik CHP Heyeti Diyarbakır’da önemli ziyaretlerde bulunarak kentin sorunları üzerine vatandaşları, esnafı ve STK temsilcilerini dinlemişti.
1-2 Temmuz 2021 tarihlerinde Diyarbakır’da ziyaret gerçekleştirdiklerini ziyarette birçok sorunla karşılaştıklarını belirten CHP Hatay Milletvekili Suzan Şahin, “Muhtarlarla yaptığımız toplantıda, bölgenin adının terörle anılmasından duydukları rahatsızlığı, karşılaştıkları maddi imkansızlıkları, DEDAŞ’ın fahiş fiyat uygulamasını, su kuyuları için destek göremediklerini, devletin bölgeye hiç alt-üst yapı yatırımı yapmadığını, hizmet binaları olmadığını, Sur’da yaşanan kamulaştırmanın kendilerini mağdur ettiğini, ulaşım, sağlık ve eğitim olanaklarının yetersizliğine dikkat çektiler.” Diye konuştu.
“BÖLGEDE GERÇEKTEN BİR TERÖR VARSA O DA DEDAŞ TERÖRÜ”
Bölgede yaşanan DEDAŞ sorununa da değinen Şahin, “Şu anda bölgede gerçekten bir terör varsa o da DEDAŞ terörü. Daha öncesinde insanlar silahlar yüzünden köylerini terk ediyorlardı. Şimdi DEDAŞ yüzünden köylerini terk ediyorlar diyen muhtarlar, DEDAŞ’la baş edemediklerini, yerli üreticinin soyup soğana çevrildiğini söylüyor.” Dedi.
“BÖLGEDE %40 ORANINDA KURAKLIK YAŞANIYOR”
Diyarbakır ve bölgede yaşanan kuraklık sorununa da değinen Şahin, bölgede yüzde 40 oranında kuraklık yaşandığına dikkat çekerek, GAP projesinin bitirilememesine değindi. Şahin, “Kuraklık burada da karşımıza çıkıyor: bölgede %40 oranında kuraklık yaşanıyor. GAP bitirilseydi kuraklığın bölgeyi ve Türkiye'yi bu kadar olumsuz etkilemeyecekti. 2010 yılında GAP’ı bitireceğini söyleyen AKP, GAP’ı hala bitiremedi.
“KANAL İSTANBUL’U DEĞİL GAP’I BİTİRİN”
Kanal İstanbul’u değil GAP’ı bitirin. Diyarbakırlı Kanal İstanbul istemiyor, öncelik istiyor. GAP’ı istiyor fabrika istiyor, üretmek, emeği ile kazanmak istiyor.
“SUR’U RANT ALANINA ÇEVİRME DERDİNDELER”
Sur’da kamulaştırılan evlerin sonucunda yaşanan sorunlara da değinen Şahin, “Sur ilçesindeki hukuksuzluklar ve istimlak çalışmaları vatandaşı canından bezdirmiş durumda; 2016 yılı sonunda evlerin metrekaresine 430 lira, Sur’dakilerin metrekaresine 2000 lira değer biçen AKP, Sur’da oturan günübirlik işçi olan aileler istenilen farkları ödeyemeyince, bu insanları TOKİ’ye yönlendirdi. Sur’u rant alanına çevirme derdindeler.
“DEVİR İÇİN İZİN VERİLMİYOR”
Aynı şekilde 500 Evler’deki konutlar afet evleri olarak vatandaşa verildi. Ödemelerini bitirenlere dahi tapu verilmemiş. Konut sahipleri tüm borçlarını ödeseler bile herkes ödemediği için tapu alamadıklarını iddia ediyorlar. Devir için izin verilmiyor.”
“İHALE BEDELİ ADI ALTINDA 20’ŞER BİN TL TOPLANMIŞ”
Diyarbakır Otogar’da yaşanan kira sorununa dikkat çeken Şahin, esnafdan ihale adı altında 20’şer bin TL alındığını ve paranın nereye gittiğini sordu. Şahin, ”Kayapınar ilçesindeki otogar esnafı aynı ebatta olan bitişik dükkanların birine kira olarak 1000 Lira diğerine 3500 Lira ödüyor. Otogardaki fiyat farkının nedeni dükkanların bazılarının belediyeye bazısının bir vakfa ait olması. Belediye kayyumdan sonra kiraları 600 TL’den 3500 TL’ye çıkarmış. Kayyum geldiğinde dükkanlar kiracılarına yeniden ihale edilmiş, ihale bedeli adı altında 20’şer bin TL toplanmış. Bu paralara ne olmuş bilmiyorlar. Otogara bakım hiçbir bakım yapılmamış. Otogarlarda klimalar çalışmıyor. Kışın ısıtma sistemi çalışmıyor. Esnaf 11 yıldır çalışmayan klimadan otogar esnafından kira dışında klima katkı payı alındığını söylüyor. Yazın vantilatör, kışın elektrikli soba kullanılıyor.”
“BİR AİLE GÜNDE 30 KEZ GİDİP GELEREK EVİNE SU TAŞIYOR”
Diyarbakır'ın Kayapınar ilçesine bağlı Serap Gözeli köyünde yıllardır su sıkıntısı çeken köylülerin durumuna ilişkin konuşan Şahin, “Serap güzeli adında bir mahalleyi ziyaret ettik Arkadaşlar: Mahalle sakinleri ilin içme suyunun kendi köylerinden, yani Hamravat suyundan temin edildiği ve ana şebeke borusunun mahalleye mesafesinin 400-500 metre olduğu halde ciddi şu sıkıntısı çekiyor. Sularını kurulu şirketler paketleyip satıyor, vatandaş su taşıyor. 1970’lerdeki imarı değiştiremiyorlar, çözüm de üretmiyorlar. 2 bin nüfuslu mahallede sadece 5 noktada çeşme bulunuyor. Bir aile günde 30 kez gidip gelerek evine su taşıyor. 2 km’yi bulan mesafelerde taşıma yapıyorlar. Sürekli su taşımak zorunda olan kadınların omuzları çürümüş vaziyet. 21. yüzyılda Türkiye’de yaşanan bu rezilliğin sorumlusu kim? Valiyi 5 kez aradım ortalarda yok. İçişleri Bakanlığını aradım, dönüş yok. Milletin vekilinin ulaşamadığı valiye bakana üvey evlat edilen halk nasıl ulaşacak!” diye konuştu.
