Fatih SURUÇ
MÜCADELE HABER- Demokrasi Ve Atılım Partisi (DEVA) Diyarbakır İl Başkanı Avukat Cihan Ülsen ve beraberindeki parti yetkilileri gazetemize nezaket ziyaretinde bulundu. Diyarbakır ve bölgedeki kayyum uygulamalarını eleştiren Ülsen, “Kayyum uygulamalarıyla 1990’lardaki olağan üstü hal valilerinin yetki ve uygulamaları arasında ben paralellik görüyorum. 90’lardaki olağan üstü hal valileri geniş yetkilerle donatılmış, kimse tarafından hesap sorulmayan ve bölgede tek başına hükmeden bir vali konundaydı. Neredeyse denetim dışıydı. Şimdi bu kayyum uygulamaları da artık oraya doğru evirilmiş durumda. Bir şey soramıyorsunuz, yapılan uygulamaları eleştirdiğiniz zaman cevap alamıyorsunuz. Soru sorduğunuzda muhatap bulamıyorsunuz.” Diye konuştu.
“DİYARBAKIR’DA 2-3 PROBLEMİNİN OLDUĞUNU ÇOK İYİ BİLİYORUZ”
Diyarbakır’ın temel sorunlarından söz eden Ülsen, Diyarbakır’ın insanların gelip konaklayacağı yer olması gerekirken transit geçiş olduğunu söyledi. Ülsen, “Biz Diyarbakır’da 2-3 probleminin olduğunu çok iyi biliyoruz. Diyarbakır’la ilgili hukuk ve özgürlük sorunu, işsizlik ve ekonomik sorun ve turizm sorunu es geçiliyor. Diyarbakır, insanların gelip konaklayabilecekleri, vakitlerinin geçireceği bir yer olmaktan ziyade transit geçiş olmuş durumda. Yerel yönetimlerin ve merkezi idarenin Diyarbakır üzerindeki tasarruflarındaki becerisizliktir. Bu her üç sorunla ilgili biz elimizden geldiğince bunları gündemleştirmeye, muhataplarında cevap almaya ve bunları diri tutmaya çalışacağız. İktidar partisi olmadığımız içinde bunların dışında elimizden bir şey gelmiyor. Sürekli saha ve insanlarla iç içeyiz.” Şeklinde konuştu.
“DİYARBAKIR’DA ÇALIŞMA VAR AMA YETERLİ DEĞİL”
Diyarbakır Valisi Münir Karaloğlu’nun vekil olarak kayyum atandığı Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi’nin çalışmalarını da değerlendiren Ülsen, “Mevcut kayyum çalışmalarını ben yeterli görmüyorum. Evet, yapmaları gereken çalışmaları yapıyorlar. Yerel yönetimler de yapmaları gereken işleri yaptıkları için kendilerinin takdir edilmesini bekliyorlar. Bunun aşılması gerekiyor. Bu zaten kendilerinin görev ve sorumluluğu olduğu için bizden bir takdir beklemesinler. Daha iyisini yapmanın yol ve yöntemlerini bulsunlar. Onlardan beklenmeyecek bir şey yaptıklarında bizden takdir beklesinler. Çalışma yapılır artar ama mesele toplumla iç içe, topluma kulak veren, topluma sorunlarını gündemine alan bir belediye anlayışı bizim için önemlidir.” Diye konuştu.
“DİYARBAKIR’IN BÜTÜN SORUNLARINA DEĞİNMEYE ÇALIŞIYORUZ”
Diyarbakır DEVA Partisinin çalışmalarını anlatan DEVA Partisi Diyarbakır İl Başkanı Av. Cihan Ülsen, Türkiye’de teşkilatını tamamlayıp en fazla üyeye sahip ilin Diyarbakır olduğunu söyleyerek üye sayılarının yaklaşık 5 bine yakın olduğunu söyledi. Ülsen, “Diyarbakır özelinde DEVA Partisi olarak şehrin bütün sorunlarına değinmeye çalışıyoruz. Siyasi gündem akarken bir taraftan da şehri ihmal etmemek lazım. Diyarbakır’da biz Kocaköy ilçesi dışında tüm başkan atamalarını gerçekleştirdik. Kongresi yapılmayan sadece Eğil ilçemiz kaldı. Onu da 15-20 gün içerisinde yapacağız. Bir taraftan da ilçelerdeki mahalle temsilci başkanlarını seçiyoruz. Mahalle başkanları her bir mahallede yönetim kurulları oluşturacak. Ondan sonrada sandık bazlı çalışmalar olacak. Diyarbakır’da hedefimiz her bir sandığa 2 DEVA Partili üyenin sandığın başında olmasını sağlamak. Türkiye’de DEVA Partisi’nin teşkilatını tamamlayan en fazla üyeye sahip olduğu teşkilat Diyarbakır’dır. Yaklaşık 5 bine yakın bir üyemiz var. Şuan DEVA’nın çalışmaların ekseninde kendini tanıtma var. Daha sonrasında oy talebinde bulunacağız.” Şeklinde konuştu.
“90’LARDAKİ OLAĞAN ÜSTÜ HAL VALİLERİ VE KAYYUM UYGULAMALARI”
Diyarbakır’daki kayyum uygulamasını eleştiren Ülsen, 1990 yıllarındaki olağan üstü hal valilerinin yetki ve uygulamaları ile kayyum uygulamaları arasında paralellik gördüğünü söyledi. Ülsen, “Diyarbakır’da özelikle kayyum ve belediye uygulamaları hakkında her zaman ortak akıl vurgusu yapıyorum. Ortak akla hitap etmeyen, kimsenin görüşünü almadan, istişare yapmadan kararlar alınıyor. Bu kararların maliyeti de maalesef halka kesiliyor. Kayyum uygulamalarıyla 1990’lardaki olağan üstü hal valilerinin yetki ve uygulamaları arasında ben paralellik görüyorum. 90’lardaki olağan üstü hal valileri geniş yetkilerle donatılmış, kimse tarafından hesap sorulmayan ve bölgede tek başına hükmeden bir vali konundaydı. Neredeyse denetim dışıydı. Şimdi bu kayyum uygulamaları da artık oraya doğru evirilmiş durumda. Bir şey soramıyorsunuz, yapılan uygulamaları eleştirdiğiniz zaman cevap alamıyorsunuz. Soru sorduğunuzda muhatap bulamıyorsunuz.
“KAYYUM UYGULAMALARININ KARŞILIĞI MUHATAPSIZLIKTIR”
Diyarbakır ve bölgedeki kayyum uygulamalarının karşılığı muhatapsızlıktır. Şehri hiçbir dinamiğini kayyumlar muhatap almıyorlar. Bu en büyük sorundur. Diyarbakır’daki birçok mesele de siyasi parti temsilcileri, sivil toplum temsilcileri, gazeteciler ya da vatandaşlar çalışmaları soruduğunda kimse çıkıp cevap verme ihtiyacını bile hmiyor. Toplumu muhatapsız kılıyorlar. 2015’e kadar valiyi halk mı seçsin diye konuşulurken şuan belediyeyi de vali, kayyum vasfıyla yönetiyor. Bakın göreceksiniz kayyum uygulamaları sona ermez ise biz olağan üstü hal valilerini mumla arayacağız. Bundan dolayı şehrin en büyük gündemi kayyum ve kayyum uygulamalarıdır. Bunu biran önce sona erdirilmesi ve bu kayyum uygulamasından vazgeçilmesi lazım.” Diye konuştu.
“TÜRKİYE’DE 4 KİŞİDEN 1’İ NE İŞTE NEDE OKULDA”
Gençlerin en büyük sorunun işsizlik olduğunu söyleyen DEVA Diyarbakır İl Gençlik Politikalar Başkanı Yücel Karadaş, Diyarbakır’da ve bölgede istihdamla ilgili çalışmalar yapılmadığı takdirde gençlerin kötü alışkanlığa yönelmesinin artacağına dikkat çekti. Karadaş, “Biz 1 yıldır sahada insanlarla temastan hiç kopmadık. Sürekli sahada gençlerle bir araya gelip sorunlarını dinleyip genel merkeze gönderiyoruz. Tespitlerimiz sonucu gençlerimiz çok ciddi işsizlik sorunu var. Hele de kendini özgür bir şekilde ifade edebilme sorunu da var. Gençler artık çalabilecekleri bir kapı bulamıyorlar. İş-Kur’a bile gitmek istemiyorlar. Genç işsizlikle ilgili Türkiye’de 4 kişiden 1’i ne işte nede okulda. Artık ev genci diye bir kavram oluştu. Buda çok ciddi sıkıntılara mal olabiliyor. Gençler iş yoksunluğundan dolayı farklı kötü alışkanlıklara bağımlı hale geliyor. Diyarbakır’da madde bağımlılığıyla ilgili ciddi artış var. Bölgemizde istihdamla ilgili çalışma olmadığı takdirde bu rakam çok daha üstlere çıkacaktır. Gençlerde gelecek kaygısı var. Üniversite okuyanlar meslek sahibi olacak mıyım endişesi yaşıyorlar. Gençler bu sorunlardan dolayı ülkeyi terk etmek istiyor ama onu yapmak içinde paraları yok.” Dedi.
