MÜCADELE HABER- Saadet Partisi Diyarbakır İl Başkanı Fesih Bozan, Diyarbakır’da artışa geçen koronavirüs salgınına dikkat çekerek, normalleşme süreciyle birlikte bir rehavet havasının oluştuğu ve bu nedenle vaka sayısında artış yaşandığını öne sürdü. Herkesi kurallara riayet etmesini ve yetkililerin denetimlerini sıklaştırmasını isteyen Bozan,  Diyarbakır'da günde yaklaşık bin 200 test yapıldığını belirterek, “Bu testlerden yaklaşık 500 ile 600'ü pozitif çıkmakta, yoğun artan vaka sayısı hastaneleri kilitlemiş ve iki pandemi hastanesi de dolmuş durumdadır. Ayrıca ilimizdeki sağlık personelinin büyük bir fedakârlıkla hastaları tedavi etme gayretlerine karşın, kurallara uymayan bazı vatandaşların tavırları ise hepimizi tehlikeye atıyor” dedi.

 

Saadet Partisi Diyarbakır İl Başkanı Fesih Bozan yaptığı yazılı açıklamada özetle unlara yerdi:

Korona virüsün ilk döneminde, ciddiye alınması ve alınan tedbirler neticesinde müspet sonuçlar alınmıştı. Ama tedbirlerin gevşetilmesi ve vatandaşımızın da çok rahat davranması sonucu vaka sayısı gün gittikçe endişe verici şekilde artmaktadır. Diyarbakır'da günde yaklaşık 1200 test yapılıyor. Bu testlerden yaklaşık 500 ile 600'ü pozitif çıkmakta, yoğun artan vaka sayısı hastaneleri kilitlemiş ve iki pandemi hastanesi de dolmuş durumdadır. Ağır vakaların dışında vatandaş eve gönderiliyor. Ayrıca ilimizdeki sağlık personelinin büyük bir fedakarlıkla hastaları tedavi etme gayretlerine karşın, kurallara uymayan bazı vatandaşların tavırları ise hepimizi tehlikeye atıyor.

 

Vakaların artmasının temelinde, alınmış tedbirlerin 1 Haziran itibarıyla çok süratli bir şekilde kaldırılması ve vatandaşımızın da tavsiye edilen kurallara gereğince uymaması rahat davranması bunun yanında yetkililerin gerekli tedbirleri, uzun vadeli planlamada yetersiz kalmalarıdır.

 

YETKİLİLERDEN CEVAP BEKLENEN SORULAR

1) Vaka sayılarının artması ihtimaline karşı bugüne kadar öğrenci yurtları, benzeri devlet binaları ile geniş alanlara sahip yerler sahra hastaneleri olarak neden hazırlanmadı?

 

2) Kendisinden şüphelenen vatandaş hastaneye gittiğinde test yapılmıyor, gidin belirtileri olsa gelin denildiği doğrumudur?

 

3) Sağlık Bakanlığının gönderdiği gizli bir yazı ile, “vaka sayısısının fazla görünmemesi için zaruri olmadıkça test yapılmamasının istendiğine dair aldığımız duyum doğru mu?

 

VAKA SAYISI NEDEN HIZLI ARTIYOR?

Test sonucu iki üç günde ancak belli olduğu için bu arada vatandaşımız evine, iş yerine, ziyaret veya çarşı pazara giderek alışverişini yapıyor, şayet pozitifse bulaştırmaya devam ediyor. Diğer yandan testi pozitif çıkan vatandaşlar ağır vaka değilse eve gönderiliyor. Bu kişiler, toplu taşımada, market, bakkal veya manava giderse bulaştırmaya devam ediyor demektir. Halbuki bugüne kadar sahra hastaneleri hazırlanmış olsaydı, test sonucu pozitif çıkan bütün vatandaşları eve göndermek yerine, buralarda yatırılsaydı bu kadar bulaşma elbette olmayacaktı.

 

Denetleme ve takip; Nişan, taziye, düğün, mevlüt v.s toplu yerlerin yeterince denetlenmemesi. İçişleri Bakanlığının, Düğünler için aldığı yeni tedbir olumlu olmuştur. Ancak bunu diğer toplu ortamlar için de yaygınlaştırmak faydalı olacak gibi. Saadet Partisi olarak, bu salgının hafife alınmaması gerektiğini, uzun planlama tedbirler ve öngörüyle hareket edilmesi, vatandaşında kurallara uyması konusunda gerekli hassasiyeti göstermelerini rica ediyoruz. Ve şunları tekrar hatırlatmakta fayda görüyoruz.

 

BU HASTALIĞIN EN BÜYÜK TEDAVİSİ SALGININ BULAŞMASINI AZALTMAKTIR.

En önemlisi, hepimiz bireysel sorumluluk ve duyarlılık sahibi olmalıyız. Test sonucu pozitif çıkmış vatandaş, evde karantinaya gönderiliyor ancak bazılarının iş yerine gidip oturduğu ve satış yaptığını duyuyoruz. Bu durumda elbette bulaşma daha çok olacak. Gelişmeler anlık değerlendirilmeli, başta halk sağlığı ve enfeksiyon uzmanları olmak üzere ilgili kurullar ve komisyonlar sürekli istişare içinde olmalıdır.

 

Toplu ortamlara, Ptt kuyrukları, nişan düğün, mevlit gibi toplu ortamlara müsaade edilmemeli ve ciddi bir şekilde denetlenmelidir.. Vatandaşlarında bu tür yerlere gitmemeye özen göstermelidir, Maskelerin ağız ve burun kapatacak şekilde kullanılmalıdır. Vatandaş maskeyi bir aksesuar olarak görmemelidir.

 

Testin iki üç günde çıkması sıkıntılı. Bu arada kişi işine gitmeye dava ediyor. Halbuki test sonucu çıkıncaya kadar o kişi ve ailesi evinde karantinaya alınması daha doğru olmaz mı? Hazırlıklar ve tedbirler konusunda geç kalınıyor. Sahra hastaneleri, yurtlar ve yoğun bakım ortamları bugüne kadar hazırlanmış olmalıydı. Çünkü çok ağır vakalar hastaneye yatırılırken hafif vakalar eve gönderiliyor. Dolayısıyla bu hastalar çevreye bulaştırmaya devam ediyor. Halbuki yeterince yer hazırlanış olsa idi, her pozitif çıkan hasta, hemen yatırılıp karantinaya alınmalıydı ki çevresine bulaştırmasın. Bu hastalığın en büyük tedavisi salgının bulaşmasını azaltacak tedbirleri almaktır.

 

Sağlık Bakanlığının verdiği günlük veriler artık inandırıcılığını kaybetmiş durumdadır. Halkı yanlış bilgilendirmek yerine doğru rakamlarla işin önemi vurgulanmalı ve gerekli tedbirleri alınmalıdır. Esnaf ve dar gelirliye devletin hibe şeklinde yardım yapması durumunda vatandaşın kurallara uymasını kolaylaştıracaktır. Çünkü vatandaş geçim derdinde olduğu sürece temas ve bulaşma artacak demektir. Maalesef bu konuda da iktidar yetkilileri ekonomik krizi örtbas etmek için sağlık ve pandemi de kendini başarılı gösterme çabasında olduğunu görüyoruz. Kısacası yetkililer uzmanlarıyla görüşüp uzun vadeli tedbir ve planlama yapmalı, vatandaşta bu tedbirlere kesinlik uymalıdır.” (Haber Merkezi)

Editör: TE Bilisim