Fatih SURUÇ

MÜCADELE HABER- Türkiye’de neredeyse her yaz olduğu gibi bu yazda da orman yangınları haberi gelmeye başladı. TMMOB ÇMO Diyarbakır Şube Başkanı Canfidal Boldaş, bakanlığın orman yangınlarını coğrafyanın özgün koşullarına göre hareket etmesi gerektiği uyarısında bulundu. Boldaş, “Karadan müdahale ile kontrol altına alınamayan yangınların büyümemesi için civarına daha fazla zarar vermemesi için havadan müdahaleyi geciktirmemesi gerekiyor. Bingöl örneğinde olduğu gibi yangına hava müdahalesinin şart olduğu durumda geciktirilirse büyük alanlar yok olur.“ dedi.

 

Orman yangınlarında yanan yerlerin imara açılmasını da eleştiren Boldaş, “Anayasa’da net ibare vardır. Madde 169’da ifade edilmektedir: ‘Yanan yerler imara açılamaz, yerine yeni ormanlar yetiştirilir.’ Ancak bizim için aynı şeyi söylemek pek mümkün değil gibi. Genellikle yanan yerler sermaye menfaati doğrultusunda değerlendirilmektedir.” dedi. Vatandaşları orman yangınlarında uyarılarda bulunan Boldaş, vatandaşlara büyük görev ve sorumluluk düştüğünü söyledi.

 

TMMOB ÇMO Diyarbakır Bölge Temsilciliği Başkanı Canfidal Boldaş, gazetemizin sorularını şöyle yanıtladı:

 

“ORMANLARI KORUMANIN DİLİ YADA SİYASETİ OLMAMALIDIR”

Mücadele Haber: Son dönemde artan orman yangınları hakkında ne düşünüyorsunuz?

Canfidal Boldaş: Ormanlarımız aslında en büyük ekosistemimizdir. Günümüzde merkezi politikaların yönelimi her ne kadar ekolojiyi kıyıma, doğayı talana yönelik olsa da bizlerin doğayı, hayatı, yaşamı koruma gibi önemli bir sorumluluğumuz vardır. Yaban hayatının tüm flora ve fauna yaşam alanı olan ormanlarımızı koruyarak aslında yaşamı korumuş oluyoruz. Ormanları korumanın dili yada siyaseti olmamalıdır. Doğusuyla Batısıyla Kuzeyi ve Güneyiyle tüm ülkemizde hatta tüm Dünyada yeşili korumak aynı zamanda komplike canlı hayatını yani kısaca yine yaşamı korumaktır. Ormanları korumak, bölgenin insansızlaştırılmasıyla mücadeledir, aynı zamanda tarım ve hayvancılığı geliştirmeye yönelik de büyük katkıdır. En önemlisi de ormanlarımızı korumak inancımızın da bir gereğidir.

 

“ORMANLARIMIZIN YANMASINA EN BÜYÜK SEBEP BİZ İNSANLARIZ”

Aslında ormanlarımızın yanmasına en büyük sebep biz insanlarız. Çünkü her ne ad altında yapılmış olursa olsun sonuçta yok olan koca bir yaşam alanıdır. Ormanları kendine yaşam alanı olarak edinen canlıların kıyımıdır. Bu ister insan faaliyetleri sonucunda olsun ister kaza sonucu olsun ister farklı kisve altında bilinçli orman yakmaları olsun; hepsinde sonuç aynıdır. Koca bir yok oluştur. Dünya döndüğü sürece tüm canlıların yaşam hakkı evrensel hukukta da İslam hukukunda da sabittir.

 

“COĞRAFYANIN ÖZGÜN KOŞULLARINA GÖRE HAREKET ETMESİ GEREKİR”

Mücadele Haber: Tarım Ve Orman Bakanlığı yangınlara daha hızlı müdahale etmesi için ne tür önlemler alması gerekiyor?

Canfidal Boldaş: Öncelikle söz konusu bakanlığın yangın yerlerinde coğrafyanın özgün koşullarına göre hareket etmesi gerekir. Karadan müdahale ile kontrol altına alınamayan yangınların büyümemesi için civarına daha fazla zarar vermemesi için havadan müdahaleyi geciktirmemesi gerekiyor. Bingöl örneğinde olduğu gibi yangına hava müdahalesinin şart olduğu durumda geciktirilirse büyük alanlar yok olur. Bu konuda hassas davranması gerekiyor.  Bingöl orman yangınında havadan müdahaleyle yapılması gerekirken 40 saat sonrasında hava destekli müdahale başladı. Buna ilişkin çalışmaların daha hızlı yapılması gerekiyor.

 

“BİNGÖL ORMAN YANGINI KOCA BİR ALANI YOK ETTİ”

Mücadele Haber: Bingöl’deki orman yangınında son durum nedir?

Canfidal Boldaş: Bingöl’ün Servi bölgesinde 25 Haziran günü saat 14:00 dolaylarında başlayan ve 4. Gününde de devam eden orman yangını koca bir alanı yok etti. Ağacıyla, hayvanıyla, kurdu-kuşu, börtü-böceği ile kısaca tüm flora ve faunasıyla yok oldu. Az bir alandan bahsetmiyoruz, yerel kaynaklardan aldığımız bilgilere göre yaklaşık olarak 1000-2000 dönümlük alandan bahsediyoruz.

 

“BÖLGE HALKI OLDUKÇA TEDİRGİN”

Zorlu bir coğrafya olduğu için havadan yangın söndürme çalışmalarının yürütülmesi gerekirken yaklaşık 40 saat karadan iş makinelerinin giremediği bölgelerde insan gücüyle yangının kontrol altına alınmaya çalışıldığı bilgisi var elimizde. Öyle ki civar köylere sıçrama ihtimali çok yüksek, ahırlar evler tümü risk altındaymış. Bölge halkı oldukça tedirgin. Umarım en kısa zamanda kontrol altına alınır da bölge ve bölge yurttaşları daha fazla zarar görmez. 

 

“HERKESE BÜYÜK GÖREV VE SORUMLULUK DÜŞÜYOR”

Mücadele Haber: Orman yangınlarına karşı vatandaşlara bir çağrınız var mı?

Canfidal Boldaş: Aslında vatandaşlarımıza büyük görev ve sorumluluk düşüyor. Günlük yaşamdan tutun da tarım ve hayvancılık faaliyetlerine kadar orman yangınlarına sebep olmayacak şekilde yürütmelidirler. 10 yıllar boyu korunan büyütülen ormanlarımız Bingöl’de de olduğu gibi saatler içerisinde yok olabilmektedir.  Bu gerçekliklerin farkında olmak gerekiyor. Ormanı korumaktan tutun da orman yangınlarına sebep olanı ifşaya kadar her aşamada vatandaşın sorumluluğu vardır. Bu hususlara herkesin riayet etmesi gerekiyor.

 

“YANAN YERLER İMARA AÇILAMAZ, YERİNE YENİ ORMANLAR YETİŞTİRİLİR”

Mücadele Haber: Orman yangınlarında sonra yerine sizce tekrar ağaçlandırma mı yapılıyor yoksa yerleşim yeri mi?

Canfidal Boldaş: Aslında bu konuda Anayasa’da net ibare vardır. Madde 169’da ifade edilmektedir: “Yanan yerler imara açılamaz, yerine yeni ormanlar yetiştirilir.” Ancak bizim için aynı şeyi söylemek pek mümkün değil gibi. Genellikle yanan yerler sermaye menfaati doğrultusunda değerlendirilmektedir.

 

“EĞİTİM VE BİLİNÇLENDİRME ÇALIŞMALARI OLDUKÇA FAYDA OLACAKTIR”

Mücadele Haber: Son olarak eklemek istediğiniz?

Canfidal Boldaş: Orman yangınlarına karşı ilgili tüm kurumların üst seviyeden duyarlı olması gerekmektedir. Yerel halktan tutun da hayatı, doğayı, yaşamı savunan tüm meslek örgütlerine tüm sivil toplum kuruluşlarına kadar bu gibi tüm oluşumların bu vakalara karşı oldukça hassasiyete ve duyarlılığa sahip olması gerektiğini belirtmek istiyorum. Bu anlamda gerekli tüm eğitim ve bilinçlendirme çalışmalarını yürütmelerinde oldukça fayda görüyorum.

Editör: TE Bilisim