Fatih SURUÇ
MÜCADELE HABER- Diyarbakır’ın tarihi taşlarında olan bazalt taşı oymacılığını Halk Eğitim Merkezi bünyesinde çalışan taş ustası Nurettin Medyelioğulları’dan öğrenen Osman Erkal, bisiklet tamirciliği yaptığı iş yerinde kendi atölyesini açarak taş oyma ve işlemeciliği geleneğini sürdürüyor. Taş oymacılık mesleğini gelecek nesillere aktarmak için yetkililerden yardım isteyen Erkal, “Nurettin hocamızla yaptığımız taşları hem sergilemek hem de geleceğe taşımak için gençlere öğretmek istiyoruz, bunun için yetkililerden bir alan oluşturmasını istiyoruz” dedi.
“KENDİ İŞ YERİMDE KENDİ ATÖLYEMİ KURDUM”
Erkal, “Taş oyma ve işlemesini kursta Nurettin Hocamızdan öğrendim. Kendisi çok değerli bir insandır. Öğrendikten sonra çok keyif almaya başladım ve sonra iş yerimde kendi atölyemi kurdum. 1 yıldır taş oymacılık işini yapıyorum. İnsanlarım taş oymacılık işlerine ilgisini görünce daha da istekli çalışmaya başladım. Yaptığım ürünlerin birçoğunu sattım. Halen de devam ediyorum. Çünkü Diyarbakırlılar kendi kültürümüz olan bazalt taşında yapılan işlere önem veriyor” diye konuştu.
“TAŞLARI TAMAMIYLA EL EMEĞİYLE OYUYORUZ”
Amacının mesleği gelecek nesillere aktarmak olduğunu belirten Erkal, şöyle konuştu:
“Amacımız bu işi sürdürebilmek için bir alanımızı oluşturmaktır. Hocamızın 300’den fazla malzemesi var benimde kendime göre yaptığım taşlar var. Yetkililerden bize bir alanın verilmesi talebinde bulunuyoruz. Geleceğe aktarabilmek ve yeni nesille öğretmek için bir alana ihtiyacımız var. Bazalt taşı oymacılığı işini Diyarbakır’da yapan pek nadir insanlar var. Alan oluşmadığı sürece bu meslek geleceğe taşınamayacak ve bu kültürümüz olan bazal taş oymacılığı yok olacaktır. Biz taşları tamamıyla el emeğiyle oyuyoruz. İlerde bu mesleğin ustası kalmadığında makinelere kalacak ve buda mesleğin geleceğinin etkileyeceğini düşünüyorum. El ustaları kalmayınca kültürümüzde kaybolacaktır. Halk eğitimiz daha fazla kurs açması gerekiyor. Büyükşehir belediyesi ve Valiliğimizin kültürümüze sahip çıkması gerekiyor. Yeni nesillere bu işe alıştırmak ve yaptığımız taşları sergilemek için bir alana ihtiyacımız var. Bu isteğimiz yerine getirildiği zaman kültürümüz olan bazalt taşı oymacılığı mesleği kaybolmayacaktır. Gelecek nesillere de ulaşmış olacaktır.”
