Fatih SURUÇ

MÜCADELE HABER- Diyarbakır Tabip Odası (DTO), alınan tedbirlerin gevşetildiği normalleşme süreciyle birlikte ülkede koronavirüs vakalarının yeniden tırmanışa geçtiğini açıkladı. Yetkilileri, sorumluluklarını yerine getirmeye ve halk sağlığını önemsemeye davet eden DTO, pandemi yönetiminde ciddi aksaklıklar yaşandığını öne sürerek Diyarbakır’da 24 Haziran itibariyle 155 sağlıkçının korona testinin pozitif çıktığını, bir sağlıkçının öldüğünü ve 250-300 kişinin de korona tedavisi gördüğünü kaydetti.

 

Toplum sağlığının tehdit altında olduğunu ileri süren DTO, pandemi konusunda ilgili resmi kurumların halka yönelik iki dilli (Türkçe-Kürtçe)  yazılı, görsel ve sesli uyarıların yapılması çağrısında bulundu. Tedbirlerden hızlı bir şekilde vazgeçilmesi ile vakalar hızla arttığını ve hükümetin Covıd-19 salgın süreci karşısındaki tutumundan endişe duyduklarını iddia eden DTO, "Salgın ile mücadele toplumun ve bireylerin sorumluluğunu aşan bir kamusal irade ve duyarlılık gerektirir" dedi.

 

Diyarbakır Tabip Odası'ndan yapılan açıklamada şunlara yer verildi:

  “Çin’in Wuhan kentinde başlayan Yeni Koronavirüsün neden olduğu COVID-19 hastalığı tüm dünyada ve ülkemizde yayılmaya devam etmektedir. Salgının başlangıcında eksik ve yetersiz de olsa alınan bir takım tedbirlerle ve halkımızın duyarlılığıyla nispeten hızı kırılmış olan Yeni Koronavirüs yayılımının 1 Haziran itibariyle ülke genelinde tedbirlerin gevşetilmesiyle birlikte ilimizde, bölgemizde ve ülke genelinde yeniden tırmanışa geçtiği, bununla paralel olarak pandemi yönetiminde de hem yerelde hemde ülke genelinde ciddi aksaklıklar yaşandığı gözlemlenmektedir.

 

“TEDAVİ GÖREN HASTA SAYISININ 250-300 ARASINDA “

 İlk Covid-19 vakasının 11 Mart 2020 tarihinde açıklandığı Türkiye’de Sağlık Bakanlığı tarafından açıklanan verilere göre 24 Haziran 2020 itibariyle yapılan toplam test sayısı 3 milyon 83 bin 121, toplam vaka sayısı 191 bin 657, toplam vefat sayısı 5 bin 25’tir. Sürecin en başından beri şeffaf bir yönetim biçimi sergilenmediği, salgına ilişkin epidemiyolojik veriler paylaşılmadığı için tüm ülke genelindeki vakaların dağılımını bilmediğimiz gibi Diyarbakır İl Sağlık Müdürlüğü tarafından veriler paylaşılmadığı için ilimizdeki test pozitif ve olası Covid-19 vakası ve ölüm sayılarını da bilemiyoruz. Ancak önlemlerin gevşemesiyle birlikteson 2-3 haftada ilimizde vakaların yeniden çok hızlı bir şekilde arttığı gözlemlenmektedir. Sağlık bakanının 17 Haziran’da yaptığı açıklamada Diyarbakır’da günlük vaka sayısının 100 civarında olduğu ve Diyarbakır valisinin 20 Haziran’da yaptığı açıklamaya göre ise Diyarbakır’da 54 kişinin Covid-19 nedeniyle hayatını kaybettiği, 20’si yoğun bakım ve 6’sı entübe olmak üzere 205 yatan hasta olduğu bildirilmiştir. Yaşamını yitirenlerin yaş ortalaması ise 72 olarak belirtmiştir. Ancak bizim hastanelerde çalışan arkadaşlarımızdan aldığımız verilere göre Diyarbakır’da Covid nedeniyle hasta yatışı ve taburculuklar bayram sonrası hızlanmış olup, günlük değişkenlik göstermekle birlikte kamu ve özel hastanelerde yatarak tedavi gören hasta sayısının 250-300 arasında değiştiği yönündedir.

 

“COVİD-19 TESTİ POZİTİF SAĞLIKÇI SAYISI 155, VEFAT SAYISI 1’DİR”

 Hastalığın yeniden tırmanışa geçmesiyle birlikte enfekte sağlıkçı sayısında da hızlı bir artış izlenmiştir. Diyarbakır’da 24 Haziran 2020 itibariyle tespit edebildiğimiz Covid-19 testi pozitif sağlıkçı sayısı 155, vefat sayısı 1’dir (35 hekim, 74 hemşire, 23 personel, 7 anestezi teknikeri, 5 otomasyon görevlisi, 3 radyoloji teknikeri. 3 paramedik, 2 sekreter, 1 çevre sağlığı teknisyeni(vefat), 1 laborant, 1 sosyal hizmet uzmanı).”

 

“HALKIMIZDA DA CİDDİ BİR REHAVET GÖZLEMLEMEKTEYİZ”

Merkezi düzeyde tedbirlerin gevşetilmesiyle birlikte halkımızda da ciddi bir rehavet olduğunu gözlemlemekteyiz. İş yerlerinde, toplu taşıma araçlarında ve sokaklarda salgının başındaki titizliğe özen gösterilmediği, maske takılmadığı ve fiziksel mesafeye uyulmadığı, etrafa atılan maske ve eldivenlerin ciddi halk sağlığı sorunu yarattığı görülmektedir. Ancak salgındaki bu yeni ivmeyi tek başına rehavetle açıklamak mümkün değildir. Ciddi bir halk sağlığı sorunu olan böyle bir pandemide özellikle yerel yönetimlere büyük görevler düşmektedir. Ancak maalesef ilimizdeki mevcut kayyum yönetimlerinin salgın dönemi boyunca panolara bilgilendirme yazıları asma, bazı hastanelere maske-dezenfektan dağıtımı, pazaryeri girişlerinde ateş ölçümü dışında halk sağlığı adına somut adımlar atmadığı izlenmiştir. Toplum sağlığının tehdit altında olduğu böyle bir pandemide ildeki ilgili resmi kurumlarca halka yönelik iki dilli (Türkçe-Kürtçe)  yazılı, görsel ve sesli uyarılar yapılmalıdır.

 

“HÜKÜMETİN COVID-19 SALGIN SÜRECİ KARŞISINDAKİ TUTUMUNDAN ENDİŞE DUYUYORUZ”

Her yerde eş zamanlı olarak tüm tedbirlerden hızlı bir şekilde vazgeçilmesi ile vakalar hızla artmaktadır. Toplum bağışıklığı stratejisini benimsediği anlaşılan hükümetin Covıd-19 salgın süreci karşısındaki tutumundan endişe duyuyoruz. Salgın ile mücadele toplumun ve bireylerin sorumluluğunu aşan bir kamusal irade ve duyarlılık gerektirir. Kentte kamu/özel yatak kapasitesi vaka sayılarımıza uyumlu olarak organize edilmelidir. Olağan sağlık hizmetleri, acil ve öncelikli olanlar dışında "hassasiyetle" yönetilmelidir. Salgın tehlikesi devam ederken Diyarbakır’daki yetkilileri halk sağlığını önemsemeye, sorumluluklarını yerine getirmeye davet ediyoruz.”

Editör: TE Bilisim