Fatih SURUÇ

MÜCADELE HABER- Kendine has bir yaşantının sürdüğü Suriçi sokaklarında hayali bir gezinti ve bu gezinti sırasında akla gelen parçalı düşüncelerden oluşan belgesel dijital medyada izlenime açıldı.  Belgeselle ilişkin açıklamada bulunan yönetmen Küçük,  Sur benim için hep bir film mekânı oldu. Bu sokaklar istediğim her şeyi verdiler bana. Bu açıdan Sur bana hep cömert davrandı” dedi.

 

“SUR BENİM İÇİN HEP BİR FİLM MEKÂNI OLDU”

Diyarbakır’ın tarihi Sur ilçesinde 2010-2012, 2018 ve 2020 yıllarından oluşan  ve  yönetmenliğini Özkan Küçük’ün üstlendiği ‘Diyarbakır Sokaklarında’ (‘Li Kûçeyên Diyarbekirê) belgeseli şehrin farklı dönemlerini yansıtıyor. Belgesel, Diyarbakır sokakları hakkında yarım kalmış bir filme ait görüntülerin, yıllar sonra karantina günlerinde yeniden derlenmesinden oluşuyor.  Kendine has bir yaşantının sürdüğü Suriçi sokaklarında hayali bir gezinti ve bu gezinti sırasında akla gelen parçalı düşüncelerin yer aldığı belgeselle ilişkin yönetmen Küçük, “Sur benim için hep bir film mekânı oldu. Bu sokaklar, yaptığım filmlerin çoğunda istediğim her şeyi verdiler bana” dedi.

 

 

Söz konusu belgeselle bu sokaklara olan borcunu bir parça da olsa ödediğini belirten Küçük, “Bu sokaklar çok çeşitli duygular, her türden renkler, başka hiçbir yerde duymadığım sesler, beklenmedik karşılaşmalar ve labirentlerinde uzun yürüyüşler sundu bana.  Bu açıdan Sur bana hep cömert davrandı. Sokaklar yerle bir olmadan önce, farklı zamanlarda çeşitli çekimler yaptım ama filmi bir türlü bitiremedim. Bu film, daha önce yaptığım ‘LiSerxaniyên Diyarbekirê’(Diyarbakır Damlarında) isimli filmimin kardeş filmi olacaktı. Ama bir türlü bitiremedim filmi. Sonra sessizce büyük bir yok oluşu, bir boşluğun oluşmasını seyrettik. Elimden hiçbir şey gelmediği için utanç duyduğum zamanlardı doğrusu. Elimde kalanlar; bu görüntülerden ve parçalı bazı sevda hikâyelerinden ibaretti. Bunları bir ağıt yakar gibi bir araya getirdim. Bu sokaklara olan kutsallık mertebesindeki borcumu umarım bir parça da olsa bu filmle ödemiş olurum.” dedi. 

Editör: TE Bilisim