Fatih SURUÇ
MÜCADELE HABER- Hastalıkların tanı ve tedavi süreçlerinde büyük rol oynayan 70 bin tıbbi laboratuvar teknikeri atama bekliyor. Aralık ayında gerçekleştirilecek 12 bin sağlık çalışanı alımında tıbbi laboratuvar teknikerleri için ise ön lisansta 137, orta öğretimde ise 68 kişilik kontenjan açıldı. Tıbbi Laboratuvar Teknikleri Bölümü mezunu Çağla Dener, yetkililere çağrıda bulunarak bir an önce atama beklediklerini ve hakları olan 5 bin kadroyu istediklerini ifade etti.
Diyarbakır’da yaşayan Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi tıbbı laboratuvar teknikligi bölümü 2019 mezunu Çağla Dener, hakları olan 5 bin atama beklediklerini söyledi. Dener, “Tıbbı laboratuvar teknikleri olarak 70.000 mezun var ancak Sağlık Bakanlığı 137 kadro verdi ve bunu kabullenmiyoruz. Çünkü hakkımız olan 5000 kadroyu istiyoruz. Tıbbi laboratuvar hastanenin kalbidir ancak burada tıbbi laboratuvar teknikleri mezunu değil de taşeron çalıştırıldığı için bizim bölüm den alımlarçok az komik rakamlarla oluyor” dedi.
Dener, “Kendi okuduğum bölümde çalışmak istiyorum ancak atama sayılarımız az rakamlarda olduğu için yüksek puanlar almamıza rağmen atanamıyoruz. Daha düşük puanlarla ve bizim bölümümüzle alakası olmayan bölümler taşeron ve cihaz elemanı olarak düşük ücretlerle çalıştırılıyor. Bu durumdan ben dahil bütün tıbbı laboratuvar teknikleri olarak muzdaripiz. Kendi alanımızda bu bölümü okuyanlar olarak çalışmak istiyoruz. Özel hastanelere başvurduğumuz zaman tecrübemiz olmadığından bizi bu alanlarda çalıştırmak istemiyorlar. Biz iş begenmemezlik yapmıyoruz ancak okuyup yüksek puanlar almamiza rağmen atanamiyoruz. Tanı ve tedavide en büyük rolü oynayan gizli kahraman Tıbbi Laborantlardır. Her ASM ve TSM'ye laboratuvar açılmalı ve tıbbi laborant istihdamı sağlanmalıdır.
- Hakkımız olan kan alma birimleri hemşirelere değil tıbbi laborantlara verilmelidir.
- Taşeron sorunu acilen çözülmeli taşeron işçi yerine özellikle açılan şehir hastanelerine Laborant kadrosu açılmalıdır.
-cihaz elemanları sadece cihaz bakımıyla ilgilenmelidir.
- Tıbbi Laboratuvar risk grubu meslekler içinde yer almalıdır.
- Özlük haklarında iyileştirme yapılmalı ve yaş haddi gelen meslektaşlarımız emekli edilmelidir.
-Mezun sayısının fazlalığından dolayı (70bin)Üniversitelerin Tıbbi Laboratuvar Teknikleri Öğretim programları kapatılmalıdır” dedi.
TIBBİ LABORATUVAR PLATFORMU’NDAN AÇIKLAMA
Hastalıkların tanı ve tedavi süreçlerinde büyük rol oynayan 70 bin tıbbi laboratuvar teknikeri atama bekliyor. Aralık ayında gerçekleştirilecek 12 bin sağlık çalışanı alımında tıbbi laboratuvar teknikerleri için ise ön lisansta 137, orta öğretimde ise 68 kişilik kontenjan açıldı.
Öte yandan konuya ilişkin açıklama yapan Tıbbi Laboratuvar Platformu, “Özellikle pandemi sürecinde hastanenin en önemli biriminin laboratuvarlar olduğuna dikkat çekerek, "Laboratuvarlar hastanenin beynidir. Burada elde edilecek sonuçlar olmadan ne bir doktor tedavi planı oluşturabilir ne de bir hemşire tedavi uygulayabilir” dedi.
Açıklamada düşünce ve talepler özetle şöyle dile getirilmişti:
“Tıbbi Laboratuvar hastanenin beynidir. Tüm hastane Laboratuvar ile işbirliği içerisinde çalışmaktadır. Laboratuvar sonuçları olmadan ne bir doktor ilaç yazabilir ne de bir hemşire tedavi uygulayabilir. Tanı ve tedavide en büyük rolü oynayan gizli kahraman Tıbbi Laborantlardır.
“Her ASM ve TSM'ye laboratuvar açılmalı ve tıbbi laborant istihdamı sağlanmalıdır.
- Hakkımız olan kan alma birimleri hemşirelere değil tıbbi laborantlara verilmelidir.
- Taşeron sorunu acilen çözülmeli taşeron işçi yerine özellikle açılan şehir hastanelerine Laborant kadrosu açılmalıdır.
-cihaz elemanları sadece cihaz bakımıyla ilgilenmelidir.
- Tıbbi Laboratuvar risk grubu meslekler içinde yer almalıdır.
- Özlük haklarında iyileştirme yapılmalı ve yaş haddi gelen meslektaşlarımız emekli edilmelidir.
-Mezun sayısının fazlalığından dolayı (70bin)Üniversitelerin Tıbbi Laboratuvar Teknikleri Öğretim programları kapatılmalıdır.
2014 yılında 2 yıl içerisinde devlet kadrosuna alınan Laborant sayısı 454, 2016 yılında 902, 2018 yılında yine 2 yıl içerisinde alınan Laborant sayısı 1542. Şehir hastaneleri açılıyor ancak taşeron işçi çalıştığı için Tıbbi Laboratuvar dalında maalesef alım yapılamıyor yapılsa dahi çok küçük rakamlar. Aralık ayında gerçekleşen 12 bin kişilik sağlık personelinde pandemi döneminde olmamıza rağmen sadece 137 Laborant istihdamı sağlandı Covid-19 Pandemisi döneminde Laboratuvarın numune kabul ve analiz öncesi işlemler yapılan bölgesinden tutun da Laboratuvar da çalışılan test alanları, kan analizi yapılan Biyokimya laboratuvarı, kültür çalışması yapılan mikrobiyoloji laboratuvarı ve en önemlisi Virüs tarama tersi (PCR) yapılan laboratuvarların bu dönemde önemi çok büyüktür.
Laboratuvarlar ve Tıbbi Laborantlar hastanenin beynidir. Laboratuvar sonuçları olmadan ne bir doktor tedavi planı oluşturabilir ne de bir hemşire tedavi uygulayabilir. Doktorların eli ayağı, hastanenin olmazsa olmazı olan Tıbbi Laborantlar yok sayılıp, hakettiği değeri görememektedir. En çok ihtiyaç duyulan branşlardan biri olmasına rağmen iki yılda yapılan alım sayısı, geçmiş dönemlere de bakıldığında, ne yazık ki 1000-1500 civarında kalmaktadır. Tanı ve tedavide, hele de Covid-19 Pandemisi sürecinde, hastanenin en önemli birimlerinden biri Laboratuvarlarken Aralık ayında, 12 bin kişilik alımda önlisans 137, ortaöğretim 68 Tıbbi Laboranta yer verildi. Mezun sayısı sadece önlisanslaborantlarda 70 binken ve her yıl ortalama 10 bin mezun verilirken, özellikle şehir hastanelerinin laboratuvarlarında, taşeron alımları arttığı için yüksek puan alan kişiler dahi işsiz kalmaktadır. Yerlerine cihaz elemanı adı altında taşeron olarak ne yazık ki laborant bile olmayan kişiler çalıştırılmaktadır. TSM Laboratuvarlarında yine tıbbi laboratuvar eğitimi olmayan kişiler çalıştırılmaktadır. Bunun önüne geçilmeli ve Tıbbi Laborantlar kendi çalışma alanlarında görevlendirilmelidir. Hangi işlemi neden yaptığını bilmeyen bu kişilerin yaptığı testler ne kadar güvenilir ve doğru olabilir? İnsan hayatının söz konusu olduğu bu durumda çeşitli laboratuvarlarda eğitimlerini tamamlamış Tıbbi Laboratuvar Teknikerleri çalışmalıdır, zira laboratuvarda her hata cinayettir. Bunların yanında laborantlar her analizi çeşitli fiziksel, biyolojik ve kimyasal riske maruz kalarak çalışmasına rağmen risk grubu meslekler içinde yer almamaktadır, bu konuda acilen düzenleme ve iyileştirilme yapılmalıdır.
Biz Tıbbi Laborantlar iş beğenmeme derdinde değil, kendi işimizi yapabilme derdindeyiz. Tıbbi Laboratuvar Platformu olarak bu duruma el atılmasını, taşerona son verilip istihdamın artırılmasını talep ediyor ve bunun mücadelesini veriyoruz.”
