Bir önceki yazımda Aksaray ilimizin ismi ile ilgili bir rivayeti yazmıştım. Şimdi farklı rivayetlerden bahsedeceğim. Daha önceleri Niğde'nin bir ilçesi olan Aksaray ilimiz, içinde bulunduğu konum itibariyle güzel bir şehirdir. Hem doğal güzellikleri bakımından, hem de geçmiş yaşantsıyla Türkiye'nin güzel bir ilini oluşturmaktadır. Aksaray’ın bulunduğu topraklarda pek çok medeniyet hüküm sürmüş ve yaşam mücadelesi vermiştir.  Bu medeniyetlerin bulunduğu dönemlerde, Aksaray ilimizin ismi değişik adlar alarak günümüze kadar gelmiştir.  Aksaray’ın adının ilk olarak eski Hitit metinlerinde geçen “Nenessa (Nenossos) olduğu sanılmaktadır. M.Ö. 1. bin yılda Kral Kiakki döneminde Şinakhatum olarak anılan Aksaray, Hellenistik dönemde Kapadokya Krallığına bağlanmış ve Garsaura olan ismi Arkhelais olarak değiştirilmiştir. Daha sonra Selçuklular döneminde II. Kılıçarslan tarafından Arkhelais olan adı Aksaray olarak değiştirilmiş ve ikinci başkent durumuna gelmiştir. O dönemde şehre kötü insanların girmesine izin verilmemiş.  Şehre kötü insanların alınmamasından dolayı iyi insanların yaşadığı yer anlamına gelen Şehr-i Süleha denilmiştir. Aksaray şehrimize Şehr-i Süleha nasıl verilmiş kısaca bu konuya değinelim. O dönemlerde Kılıçarslan burayı çok sevmektedir. Şehirde iyi insanların yaşamasını ister. Bu şehre kötü niyetli kişilerin giremeyeceğine dair bir ferman çıkartır.  Bu konuda bu kadar katıdır ki bu ilimizde suç işleyenin hemen başı vurulacaktır. Rivayete göre bu amaçla sarayın giriş kapısının iki yanına tunçtan iki aslan heykeli yaptırır. Bunlar şehre gözcülük eder, kötü niyetli kişiler kente girdiklerinde aslanlar ağızlarından çıkardıkları alevlerle onları yakar, kül ederler. Bu yüzden iyilerin, doğruların, salihlerin yaşadığı ve İyilerin yurdu anlamına gelen “ŞEHR-İ SÜLEHA” adı verilir. Yine bir başka rivayete göre II. Kılıçarslan  Haçlı seferleri sırasında o dönemde başkent Konya olan bu şehrin dışında askeri bir üs kurmaya karar verir ve Aksaray'ı seçer. Şehri sağlam surlarla, medrese, cami, hastane, bedesten vb. kamu yapılarıyla donatır. Böylece her zafer dönüşünde Aksaray'a uğrar, şenlikleri burada başlatır. Böylece Şehire de”Zafer Yurdu” manasında “DAR - ÜS – ZAFER” adını verir. Yazımın dokuzuncu bölümünde buluşmak üzere hoşça kalın.
Editör: TE Bilisim