Gözümüzden sakındığımız kır çiçeklerimiz. Bizlerin en güzel anlarıdır onlar. Biz onlarla mutluyuz. Evet neden bahsettiğimi anlayamadığınız sanırım. Kır çiçekleri dediğim bizim evlatlarımız, çocuklarımız. Onlar bizim her şeyimiz, geleceğimiz. Çocuk istismarının sıkca yaşandığı şu günlerde, bu olaylar ailelerinin korkulu anları oldu. Her aile çocuğuna nasıl sahip çıkacağının hesabını yapmaya başladı. Kimi çocuklar sapık kişiler tarafından tecavüze uğruyor yada tacize maruz kalıyor, kimi çocuklar okula giderken servis arabalarda unutuluyor, kimisi bakıcısı yada büyükleri tarafından dayak yiyor ve ya hakarete uğruyor. Bunları saymakla bitiremeyiz. Bunlar çocuklarımızla ilgili geleceğimizi tehdit eden davranışlardır Peki ne yapmak gerekiyor? Nasıl bir önlem almak gerekiyor? Bununla ilgili cezaların nasıl olması gerekiyor? Çocuk istismarı ile ilgili olan bu konuya, devletinde ilgi gösterdiği ve çocuğa zarar veren kişiler hakkında, cezaların da değişebileceği yani ağırlaştırılabileceği yasalar gündemde. Eğer yasalar meclisten geçerse, artık çocuk istismarı yapan, çocuğa zarar veren kişiler ağır cezalara maruz kalacaktır. Peki neden çocuklara zarar vermek ister bir insan. Neden bir insanın psikolojisi bu derece bozulmuştur. Çocuklara ve çevresine zarar veren insanlar da, bir zamanlar çocuk değiller miydi? Onlar da sokaklarda oyunlar oynamamışlar mıydı? Onların da annesi ve babası ya da onlara şeker çikolata alan birisi yok muydu? Tabii ki bunlar çocuk istismarı yapan kişilerin hayatıyla ilgili soru işaretleri? Bir insanın yaşam içerisindeki eksiklikleri dışarı vururken, çevresine zarar verebilmektedir. Psikolojisi bozuk olan bir insanın kökeni genelde çocukluktan gelmektedir. Bu tarz kişilerin çocukluğu çok kötü geçmiştir. Yani dayak yemiş, hakarete uğramış, veya büyükleri tarafından sevgi ya da şefkat görmemiştir. Yani yaşamı boyunca hayatını derinden etkileyen çok kötü durumlar yaşamıştır. İnsanlardaki sevgi ve şefkatten kaynaklanan eksiklik kişilerde, ileride tamiri zor olan psikolojik bozukluklara neden olmaktadır. Sevgi ve şefkatin eksik olduğu yerde zalimlik, zulüm ve insanın kendi iradesine sahip olamamaktan kaynaklanan alışkanlıkları ve zaafları vardır. Çocuklar bizim gözbebeğimizdir. Bizim mutluluk kaynağımızdır.  Bizler onları koruduğumuz süre içerisinde, geleceğimizi teminat altına almış oluruz. Çünkü, çocuklar geleceğin büyüğü olacak ve biz onlara vatanımız olan geleceğimizi emanet edeceğiz. Bir çocuk ne kadar güzel yetişirse, ne kadar mutlu bir ailede büyürse, geleceği de o kadar düzenli ve iyi olur. Çocuğun yaşamındaki alışkanlıkları ve yaşamış oldukları her şey geleceğinde etki eder. Çocuksuz bir aile, dalları kurmuş ağaca benzer.
Editör: TE Bilisim