Yrd. Doç. Dr. Rıdvan Üney, "Korku; bir tehlike veya tehlike düşüncesi karşısında duyulan aşırı kaygı ve üzüntü hali olarak tanımlanabilir. Korku yaşamımızın bir parçasıdır. Örneğin karanlık bir sokakta yalnız yürürken birçoğumuz korkarız. Bunun nedeni; karanlıkta karşımızda nasıl bir tehlike olduğunu göremeyiz. Tehlikeyi göremediğimiz için, tedbir de alamayız. Bu tehlike; düşmemize neden olabilecek bir çukur da olabilir, bir insanın bize zarar verme ihtimali de olabilir. Korku, bizim tehlikelere karşı uyanık olmamızı sağlar. Yani hayatımızı korur. Korkmak insanı tehlikeli durumlara karşı tedbirli kılar ve yaşamımızın devamını sağlar. Bu yönden bakıldığında hayatta kalmamızı sağlayan sağlıklı bir tepkidir. Fobi (Özgül Fobi) ise belirli bir nesneden, durumdan ya da olaydan aşırı şekilde bir korkma halidir. Yani aşırı bir korku halidir. Bir psikiyatrik sorundur" dedi. Her on insandan birinde Fobi olduğunu ifade eden Dr. Üney, "Kadınlarda erkeklere göre iki kat fazla görülür. Birçok kişi bu durumdan uzak kalarak yaşamını sürdürür. Ancak fobisi; sık karşılaştığı bir durumsa, çoğunlukla o zaman tedaviye gelir. Yani iş yaşamı etkilenir. Bu kişi asansöre ya da metroya binmese de önemli olmayabilir ancak işe gitmese sorun olur. Bu nedenle daha önceden beri olan korkusu yaşamını etkilediğinde psikiyatriste gider" diye konuştu. Yüz elliden fazla fobinin olduğunu kaydeden Üney, "Bizlerin en çok karşılaştığı fobiler; yükseklik korkusu, toplum içinde konuşma fobisi(sosyal fobi), kan görme fobisi, iğne olma fobisi, kapalı yer fobisi, örümcek fobisi, köpek fobisi, yılan fobisi, uçak fobisi, gök gürültüsü fobisi, kanser olma fobisi, ölümden korkma fobisi, açık yer ve kalabalık fobisi, karanlık fobisi, diş hekimi fobisidir" ifadelerini kullandı.
Editör: TE Bilisim