Irak ordusu olma ihtimalini bu şekilde zayıf görülürken, geriye Diyarbakır’ı fetheden ordunun “Şam Ordusu” ile bizzat “müstakil bir ordu olma” durumu kalıyor. İyaz b. Ganem müstakil bir ordu olarak Cezire’ye bizzat Hz. Ömer’in emriyle gönderilmesi ise, sadece Vakidi’den gelen bir rivayet ve dolayısıyla onun ortaya attığı bir görüştür. Ancak, Amed’i fetheden ordunun, Şam Ordusu olduğu görüşü de hala ağırlıkta olan bir görüştür, Vakidi’nin rivayet ettiği gibi, Hz. Ömer’in Cezire’de oluşan bazı gelişmeler üzerine Ebu Übeyde b. Cerrah’a bizzat bir mektup göndererek Iyaz b. Ganem’i Cezire’ye göndermeyi emretmiştir. Çünkü İslam Ordusu için bu cephe çok önemlidir. Bunun üzerine Şam Valisi aynı zamanda başkomutan olan Ebu Ubeyde b. Cerrah, Şam ordusu içersinde, Iyaz b. Ganem’in başında bulunduğu müstakil bir orduyu oluşturup, Cezire’nin fethiyle Hz. Ömer’in emri doğrultusunda görevlendirilmesi tarihi açıdan daha makul görülmektedir. Yukarıdaki rivayetlerden sonuç olarak şunu çıkarmak mümkündür. İyaz b. Ganem, Ebu Ubeyde’nin başında bulunduğu “Şam Ordusu” içersinde müstakil bir ordu oluşturarak, ordunun başına Hz. Ömer’in emriyle komutan tayin edilmiş ve bu ordu Cezire’nin fethiyle görevlendirilmiştir. Dolayısıyla ortaya çıkan kanaatimizce Diyar-ı Bekir bölgesini fetheden ordunun. Hz. Ömer’in emriyle İyaz b. Ganem komutasında kurulan Irak ve Şam ordusundan bağımsız, müstakil bir ordu olduğudur. Diyarbakır-İçkale’nin fethi sırasında- önceki yazılarımda da değindiğim gibi Bizans’ın başında Heraklius bulunuyordu.Diyarbakır-İçkale o dönemde Dara adında bir kadının elinde idi.Diyarbakır’ın fethi de içinde bulunduğu “Cezire” fethiyle aynı tarihte olmuştur. Zira İslam fetihleri içersinde en kolay ve en kısa zamanda gerçekleşen fetih şüphesiz cezire fethi olmuştur. İyaz b. Ganem islam ordusu birkaç koldan Urfa, Resulayn, Mardin, Samsat, Dara ve Amid’i çok kısa bir sürede fethettiler. Bu konuda her hangi bir ihtilaf söz konusu değildir. Ancak asıl net olmayan genel adıyla Cezire, özelde Amed’in fetih tarihidir. Bu ihtilaflarla beraber, ittifak edilen husus Diyarbakır’ın Cezire bölgesindeki diğer yerlerle beraber aynı tarihte fethedilmiş olmasıdır. Tarihi kritiği bir yana İslam Ordusunun oraya gelişinin yılını, ayını hatta günü dahi zikreden tek tarihçi Vakidi dır. Bunun dışında “Cezirenin fethinden söz eden kaynaklar; bu bölgede fethe konu olan şehir, köy ve kalelerin isimlerini vermelerine rağmen, Amid’in ismini zikretmemişlerdir. İşte bu açıdan Vakidi’nin bilgileri bu yönden büyük bir önem arz etmektedir. Fetih olayının, en ince detaylarla aktardığı gibi Amid önüne geliş gününü de zikretmiştir. Vakidi’ye göre İslam Ordusu; 17/638 yılı 7. Cemadil’ula cuma günü Amid’in önüne gelmiştir. Bundan farklı tarih bildiren yok değildir. Diyarbakır üzerine çalışmaları olan Şevket Beysanoğlu fetih tarihinin H. 18 yılını gösterir. İyaz b. Ganem komutasındaki ordu sekiz bin kişilik olduğu, (Bu rakam bazı kaynaklarda 140 bin olarak vemektedir.) bu askerin içinde bine yakın sahabenin olduğu kaynaklardan aktarılmıştır.
Editör: TE Bilisim