MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin Abdullah Öcalan’a "Terörün bittiğini, örgütünün tasfiye edileceğini tek taraflı ilan etsin" çağrısında bulundu. Çağrının ardından DEM Partili Sırrı Süreyya Önder ve Pervin Buldan, Abdullah Öcalan’ı İmralı Adası'na özel izinle giderek ziyaret etti. 28 Aralık'ta Abdullah Öcalan'la görüşen DEM Partililer, siyasi partilere yönelik ziyaret turunu tamamladı. Heyet daha sonra Bu çerçevede İmralı heyeti eski HDP eş başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ'ı da ziyaret etti. Öcalan'ın silah bırakma çağrısı yapıp yapmayacağı ve bu konudaki mesajını ne zaman vereceği konusu ise net değil.
Mücadele Gazetesi, çözüm sürecini asıl muhataplarına yani halka sordu. Peki, Bahçeli'nin çözüm süreci çağrısına Diyarbakır halkı ne diyor? Halktan gelen yanıtları sizler için derledik…
MÜCADELE SORSU: DİYARBAKIR HALKI ÇÖZÜM SÜRECİ İÇİN NE DİYOR?
Gazetemize konuşan Abdullah isimli bir yurttaş, “Bu süreçte halkımız için hangisi hayırlısıysa onu bilmiyorum ancak siyaset yalan olduğu için ve ben de yalan sevmediğim için hiçbir şey anlamıyorum” diye konuştu.
Bir başka yurttaş ise, “Eğer süreç doğru ise iyidir. Eğer yanlış ise hiç iyi değildir. Bizim temennimiz inşallah gerçek olmasıdır” dedi.
Bir başka yurttaş ise, “Barış olsun, biz barış istiyoruz. Sadece tek ilde değil, Türkiye’nin 81 ilinde biz barışın olmasını istiyoruz. Türk de Kürt de Alevi de Sünni de aynıdır. Türk bayrağının altında yaşıyoruz. Bayrak hepimizin bayrağıdır“ ifadelerini kullandı.
“BARIŞIN KAYBEDENİ, SAVAŞIN DA KAZANANI OLMAZ”
Çözüm sürecini destekleyen yurttaşlar, barışın sadece Diyarbakır ve Türkiye değil, tüm Orta Doğu için de önemli olduğuna vurgu yaptığını söyledi. İşte çözüm sürecine dair diğer yanıtlar:
“Bu sürecin hepimiz için huzur getirmesini istiyoruz. Huzura dayalı bir süreç istiyoruz. Süreç budur.”
”Barış istiyorum, kardeşlik istiyorum. Hepimiz birlik içinde olalım istiyorum. Bu sürecin devam etmesi bizi memnun eder.”
“Geçen sefer çözüm süreci bir akıbete uğradı. Masa devrilmişti. İnşallah bu kez anlamda hem ülkemize hem şehrimize hem de Orta Doğu’ya barış gelir diye düşünüyorum. İnsanlar artık acı çekmekten, gözyaşı dökmekten, sıkıntı çekmekten bıktı. Gerçekten artık barış olsun. Barışın kaybedeni olmaz, savaşın da kazananı olmaz. Bu şiar da bu mantıkta olmakla yürümek gerekir.”