Lice ilçesinin Çeper Köyü yakınlarında bulunan Çeper Kalesi, dağların ovalara açıldığı dar bir geçidin ortasındadır. Ovaya hakim bir konumda bulunan kale, halk arasında Çeper, Şeter kalesi gibi isimler de verilmiştir. MÖ.VI. yüzyılda bölgeye hakim olan Persler tarafından kurulduğu sanılan ve kaderine terk edilen kale restore edilip, turizme kazandırılmayı bekliyor.
İSKENDER-İ ZÜLKARNEYN’İN GEÇTİĞİ BÖLGE
Rivayetlere göre Kuran’da adı geçen ve mübarek bir zat olarak zikredilen İskender-i Zülkarneyn’in buradan geçtiği ve bu kalede misafir edildiği, bundan ötürü de bu kaleye Zülkarneyn Kalesi isminin verildiği yöre halkı tarafından söylenmektedir. Milattan önce 6. yüzyılda bölgeye hakim olan Persler tarafından kurulduğu da sanılmaktadır. Ancak kesin kaynaklar Sultan IV. Murat döneminde kurulduğu da rivayet edilmektedir. Zülkarneyn döneminde ortaya çıkan ve kıyametin kopmasına yakın dönemde zuhur ederek yeryüzünde bozgunculuk yapacak olan topluluk. İskender-i Zülkarneyn tarafından Ye'cûc ve Me'cûc fitnesine engel olmak için yaptırılan set. Hz. Musa döneminde yaşayan, kendisine ilâhî bilgi ve hikmet öğretilen kişi olara kabul edilmektedir.
EVLİYA ÇELEBİ’NİN BAHSETTİĞİ TARİHİ KALE ONARILMAYI BEKLİYOR
Tarihi Kale surlarının büyük bir bölümü yıkılmış, günümüze ancak sur temelleri, surlara ait üç burç kalıntısı gelebilmiştir. Kalenin çevresindeki köyler bu kalenin taşlarını sökerek kullanmışlardır. Bu da kalenin harap olmasını hızlandırmıştır.
Evliya Çelebi tarihi kaleden söz etmiş ve şu cümleleri kurmuştur:
"Makdisi tarihine göre meşhur iskender-i Zülkarneyn buradaki hayat suyunu içince iyileşmiş ve boynuzları düşmüş. Bunun üzerine 315 gün içinde bu kale tamamlanmıştır. Burç ve kuleleri büyük taşlarla yapılmış olup beşgen şeklindedir."
AYNI BÖLGEDE ÇEPER HAN’I DA BULUNMAKTADIR
Ayrıca tarihi Çeper kalesinin olduğu yerde çeper Hanı da bulunmaktadır. Kervansaray (Han), Diyarbakır-Bingöl yolunda, Lice yol ayırımından yaklaşık olarak 5 km kuzeyde, yolun sol kenarında Çeper Köyünde yer alan bu Han küçük bir tepenin eteğinde, hafif meyilli bir arazi üzerinde kurulmuştur. ve hanın tarihi de yine kalenin tarihi ile aynıdır.