Kulp ilçesinde Kasor Havzası'nda yer alan Gavgas, Kuyê, Awdegês, Arqetîn ve Xuruç kırsal mahallelerini kapsayan alanda başlatılan ve halkın tepkisi üzerine durdurulan maden arama çalışması, bu kez asker ve korucu gözetiminde yeniden başlatıldı. 4 Eylül'de bölgeye gönderilen sondaj ekibi, Gagas mahallesi sakinlerinin tepkisi üzerine mahalleden ayrıldı. 20 Ocak'ta bölgeye asker sevk edildi ve maden arama çalışması yeniden başlatıldı. Maden arama çalışmalarına tepki gösteren mahalle sakinleri ve asker ve korucular karşı karşıya geldi.
40 MAHALLEYİ ETKİLEYECEK: EREN, MECLİS GÜNDEMİNE TAŞIDI
Bölge halkının ifade ettiği üzere, maden için yapılan sondaj çalışması bölgedeki tescilli su kaynaklarının kirlenmesine, hayvancılık, arıcılık ve tarım faaliyetlerinin ciddi zarar görmesine neden olma potansiyeli taşımaktadır. Gavgas’tan çıkan su kaynağı, Kulp merkezin ve 40'a yakın mahallenin içme suyu ihtiyacını karşılamaktadır. Bu kaynakların zarar görmesi, bölge halkının temel yaşam hakkını tehdit etmekte ve doğal dengenin geri dönülmez bir şekilde bozulmasına yol açma riski taşıma riskiyle Diyarbakır DEM Parti Milletvekili Serhat Eren de konuyu Meclis gündemine taşıdı. Bölgenin durumu Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar’a sordu.
ADALET KAYA’DAN GAVGAS TEPKİSİ
Öte yandan Diyarbakır milletvekili Adalet Kaya da sosyal medya hesabı üzeninden maden çalışmasına tepki göstererek şu ifadeleri kullandı: “Amed Pasûr'un Gavgas mahallesinde, halkın su kaynaklarını ve yaşam alanlarını tehdit eden maden arama faaliyetleri, asker ve korucu ablukası altında yeniden başlatıldı. Bu çalışmalar sadece Gavgas'ı değil tüm bölgenin su ihtiyacını karşılayan kaynakları tehlikeye atıyor. Halkın talebi nettir: Doğamıza, yaşamımıza ve yaşam alanımıza dokunmayın!
Yetkilileri bir an önce bu hukuksuzluğu durdurmaya çağırıyoruz.”
“BİRKAÇ KURUŞ İÇİN BÖLGEMİZİ YAKIP YIKACAKLAR”
Yaşananları anlatan Gavgas mahallesi sakinlerinden Emin Altun, mahallelilerin 20 Ocak'ta kendilerini aradığını ve şirketlerle birlikte askerlerinde mahalleyi ablukaya aldığını haber verdiğini belirtti. Kendisi merkezde olduğu sırada arandığını kaydeden Emin Altun, bunun üzerine merkezde bulunun mahallelilerle toplanıp, mahalleye gittiklerini söyledi. Gavgas'a giderken Tiyaks mahallesinde askerlerin kendilerini durdurduklarını söyleyen Altun, "Bir süre ilerlememize izin verilmedi, kimlik kontrolleri yapıldıktan sonra girişe müsaade edildi. Gavgas'a girdiğimizde her tarafın askerler ve korucular tarafından tutulduğunu bir de mahallenin yüksek tepelerine keskin nişancıların yerleştirildiğini ve mahallenin ablukaya alındığını gördük. Yani yüzlerce asker yığmışlar mahallemize. Orada mahalle sakinleri ve askeriye arasında gerginlik yaşandı. Dolayısıyla burada yapılan çalışmada görülecek zarardan bütün bölge etkilenecek o yüzden biz sesimize ses olmasını, gündemde tutulmasını ve yalnız olmadığımızın bize yansıtılmasını istiyoruz" dedi.
GÖZALTI İLE TEHDİT EDİLDİ İDDİASI
Yapılan çalışmalara tepki gösterdiği için gözaltına alınmak istediğini ifade eden Altun, mahalle sakinlerinin tepkisi üzerine askerlerin geri adım attığını söyledi. Askerler tarafından "provokatör" olmakla suçlandığını anlatan Altun, "Provokatör olmak doğamıza sahip çıkmak, talana ses çıkarmak ve yaşam alanımızı korumak ise, 'Evet hepimiz provokatörüz' dedik" şeklinde konuştu.
“BAKANLIĞA BAŞVURULACAK”
Mahalle sakinlerinin yaşadığı duruma dair Diyarbakır Barosu Kent ve Çevre Komisyonu Başkanı Ahmet İnan, mahallede yapılan çalışmanın geniş kapsamlı bir bölgeye zarar vereceğine dikkat çekti. İnan, şunları kaydetti: "Bu durumdan kaynaklı mahalleliler bu faaliyeti kabul etmiyor. O bölgede çıkan su kaynağı Kulp merkezin ve 40'a yakın mahallenin içme su ihtiyacını karşılıyor. Yani DİSKİ'nin tescilli su havzası. O yüzden orada yapılan sondaj çalışmalarında yeraltı su kaynaklarının kesilmesi veya zehir karışması söz konusu. Yani Kulp’un tamamı için tehlikeli bir durum söz konusu. Mahalleliler orada hayvancılık, arıcılık ve tarım gibi faaliyetler yürütüyor. Bundan dolayı da madeni kabul etmiyor. Burada ÇED aşamasına geçilirse biz, Diyarbakır Barosu olarak hemen iptal davası açacağız. Fakat şuan da ne yapılabilir. DİSKİ ile beraber bakanlığa bu faaliyetin durdurulmasına ilişkin başvuru yapacağız."
