Tarihi dokusuyla ünlü olan Diyarbakır, birçok ilçesiyle de ayrı ayrı keşfedilmeyi bekleyen sırlara ev sahipliği yapar. Diyarbakır'ın meşhur pek çok farklı ürünü ve gezilecek yeri bulunur. Bunlardan biri de Bismil ilçesidir.
Diyarbakır'ın Bismil ilçesi
BİSMİL’DE GÖRÜLMESİ GEREKEN YERLER
Diyarbakır’ın Bismil ilçesi, dünyanın en eski yerleşim alanlarından biri olan Mezopotamya'nın kalbinde yer alır. Bismil Mesire Alanı, Dicle Nehri, Türkmen Hacı mahallesinde Kabasakal, Sarısakal ve Yedikızlar Türbeleri, Koği, Tepe, Saladum, Matar, Köprü ve diğer onlarca mahallede bulunan höyükler (yapay tepeler) görülmeye değer yerlerdir. Ayrıca Üçtepe Höyük, Kenantepe Höyük, Şahintepesi Höyüğü ve Karatepe Höyüğü ve Kortiktepe önemli yapılar arasında yer almaktadır. Ekonomik faaliyetlerde tarım ve buna bağlı olarak hayvancılık bölgenin en önemli geçim kaynaklarıdır. Ayrıca Dicle Nehri ve havzası içerisinde göçmen kuşların bulunması ilçenin “ekolojik bölge” olma özelliğine işaret etmektedir. Dünya üzerinde leylek popülasyonunun en fazla olduğu bölgelerden biridir. Bu sebeple ilçede sembolleri arasında leylek figürleri bulunmaktadır.
BİSMİL’İN YEMEKLERİ
Bismil yemek kültürü bakımından da zengin bir ilçedir. Yörede yapılan yemekler bölgedeki yaşama ayna tutan cinstendir. Yörede yapılan yemekler bölgedeki yaşama ayna tutan cinstendir. Bölgeye ait bazı yemekler ise şunlardır; Bismil Tavası, Şambörek, Bulamaç ve Haside, Ciğer Kebabı, İçli Köfte, Kaburga Dolması, Keşkek, Lebeni bulunur. Bunların yanında Bismil'de çiğ köfte, bulgur pilavı, kabak dolması, patlıcan dolması, mercimek köftesi, sarma, Kervan helvası, Marhuda, Murtığa, dolma gibi yemekler de yapılır ve sevilir.
TARİHTE ÖLÇÜLEN EN SICAK YAZ
Bismil'de yazları sıcak ve kurak, kışları ise soğuk ve yağışlı geçen karasal iklim egemendir. Bismil Ovası yaz mevsiminde Diyarbakır ilinin en yüksek sıcaklıklarının ölçüldüğü yerdir. Bismil'de tarihte ölçülen en yüksek sıcaklık 10 Temmuz 1962 gününde 50,2 derece olarak ölçülmüştür.
Bismil şehir merkezi
BİSMİL İLÇESİ HAKKINDA BİLİNMEYENLER
Kentin yüzölçümü bakımından en büyük ilçelerinden biri olan Bismil, bereketli tarım arazilerine sahip olmasıyla ön plana çıkmaktadır. 1926 yılında yapılan idari bölünmede Şark Nahiyesi’nin merkezi bu kez Seyithasan Mahallesi olmuş, Bismil de buraya bağlanmıştır. Daha sonra, tekrar Bismil Nahiyesi oluşturulmuş ve Seyithasan Köyü buraya bağlanmıştır. 1936 yılında da Bismil, Diyarbakır'ın altıncı ilçesi olmuştur. Bismil, piknik ve kamp açısından ön plana çıkmaktadır. Bismil'de çıkan eski mezar taşları 250-400 yıllıktır. Bunların bir kısmının Konya ve bir kısmının da Musul tarafından geldikleri söylenir.
ARAZİ VARLIĞININ YÜZDE 95’İ TARIMA ELVERİŞLİ
Bismil’in yerleşim alanı düzlük olup, Dicle Ovasının verimli topraklarına sahiptir. Tarım alanlarının en önemli cazibe merkezlerinden biri olan Bismil; arazi varlığının (1546. 23 km2) tamamına yakını (%95) tarımsal amaçlar için kullanılmaktadır. Dicle Nehri ilçenin ortasından geçmektedir. Kuzeyinde ve güneyinde hafif tepelikler bulunmaktadır. İlçe Dicle ovasında kurulmuştur. Güneydoğu Toroslar ilçenin güneyinden geçmektedir. Bu dağlara halk arasında Kalleş Dağlar adı verilmektedir. Çünkü Akdeniz’den ve Ortadoğu’dan gelen sıcak hava akımının İlçeye girmesini engellediği söylenir. Kızıltepe ve Şanlıurfa'da tropikal bitkilerin yetişmesine karşılık tam bir karasal iklim sahip olan ilçede bu Akdeniz'e özgü bitkiler yetişmemektedir. Kuru tarım yapılan yerlerde daha çok buğday, arpa ve mercimek, sulu tarım alanlarında ise ağırlıklı olarak pamuk yetiştirilir. Ayrıca ilçede ikinci ürün olarak, mısır tarımı yapılabilmektedir. Sulama imkânlarının gelişmesi ve mısırın yağ sanayisinde değer kazanması ile birlikte tüm Dicle havzasında olduğu gibi Bismil depresyonunda da mısır ve pamuk tarımında önemli bir gelişim sağlanmıştır.
43 ADET ARKEOLOJİK SİT ALANI VE TESCİLLİ 4 YAPI
Bismil İlçesi’nde 43 adet arkeolojik sit alanı ve 4 adet tescilli yapı bulunmaktadır. İlçede çok sayıda höyük yer almaktadır. İlçe, yerleşmeler tarihi ve uygarlıkların gelişimi konusunda büyük önem taşımaktadır. Bismil ilçesi sınırları içinde bulunan Körtiktepe (M.Ö. 10.400), dünya medeniyet tarihi açısından çok önemli ve eşsiz bir yere sahiptir. Yerleşik düzene geçişin başlarında neolitik dönemde seramik kullanımının henüz başlamadığı akeramik safhasında yerleşim görmüş neolitik bir merkez olup çağdaşlarından farklı olarak daha gelişmiş bir kültür ile yerleşme ve barınma sorunlarını çözmüş, sosyal statülerin gelişmiş olduğu bir medeniyetin izlerini bugüne taşımaktadır. İlçede yer alan Üçtepe Höyüğünde, İlk Tunç Çağı’ndan Roma Dönemi’ne kadar uzanan 13 yapı katı ortaya çıkarılmıştır. Üçtepe ve kazıları devam eden bazı höyükler Asur medeniyeti tarihi açısından önemli arkeolojik alanlardır. Bunların yanında Hakemi Use Höyüğü, Salattepe, Ziyarettepe Höyüklerinin kazıları devam etmektedir.
Haber: Remziye ÇELİK