Diyarbakır’da Narin cinayeti üzerinden bir ay geçmesine rağmen halen katilin kim olduğu kesinleşmezken dikkat çeken detaylar ortaya çıktı. Gazeteci Emrullah Erdinç, Narin olayına ilişkin dikkat çeken detayları paylaştı.
Emrullah Erdinç’in açıklaması şöyle: “Nevzat Bahtiyar'ın 3. kez değiştirdiği ifadesinden sonra soruşturma genişletildi. JASAT ekipleri Bahtiyar'ın evinde ve ahırında yeniden DNA incelemesi yaptı.
- Güran ailesi aleyhine ifade verdiği için güvenlik nedeniyle ailesinin boşalttığı köy evinde ve ahırda yeniden inceleme yapıldı.
- "Cesedi pencereden ahıra bıraktım" dediği pencere içinde ve çevresinde, boşaltılan evde ikinci kez amca Salim, anne Yüksel, ağabey Enes ve Nevzat Bahtiyar'a ait parmak izi, tırnak, kan, tükürük, kıl örnekleri olabileceğine dair DNA bulgusu incelemesi yapıldı.
- Güran ailesinden 12 tutuklunun cezaevinde birbirleriyle görüşmelerine izin verilmiyor
- Hepsi kameralı özel odalarda tutuluyor.
- Delilleri yok etme, bilgi sızdırma olmaması için dışarıdan da diğer aile üyeleriyle görüştürülmüyorlar
- Şüpheli, tutuklu ya da tanıklardan bazıları gizli tanık olabileceği için İçişleri Bakanlığı, tanık koruma programında görevli 3 kişilik uzman bir heyeti Diyarbakır'a gönderdi.
- HTS uzmanı 2 polis de soruşturmaya dahil edildi. Şüpheli ve tutukluların telefon sinyallerini nokta atışı hesaplamak için alanında uzman olan 2 polis cinayet günü kimlerin hangi mevkide olduğunu kimlerle görüştüğünü ortaya çıkaracak.
- Nevzat Bahtiyar son ifadesinde "Salim beni kardeşi Arif'in evine çağırdı.
Salim beni solda bulunan odalardan birine götürdü.
Narin'in yerde hareketsiz yatar vaziyette olduğunu gördüm. Ağzında köpük şeklinde sıvı vardı. Salim bana, 'Yüksel'le birlikte olduğumuzu gördüğü için bu kızı ben öldürdüm. Sen de benim suç ortağımsın. Olaya tanık olduğun için cesedi yok edeceksin yoksa oğlunun kafasına sıktırırım.
Bunu yok et ve sonrasında sana 200 bin lira vereceğim' dedi.
Cesedi birlikte Battaniyenin içine bıraktık. Salim cesedi kucağıma verdi ve cesetle birlikte evden çıktım.
Kapı önünde Narin'in terlikleri vardı. Salim'in isteğiyle alıp battaniyenin içine koyduktan sonra aracıma bırakmak için evime doğru gittim. Cesedi ilk önce bana ait ahıra pencereden bıraktım. Ardından ahırdaki çuvalı aceleyle cesedin başından geçirdim. Çuvalı bağlamamıştım. Battaniyeyi arkamdan aracıyla gelen Salim'e verdim. Salim, 'Cesedi gerekirse parçala, sonra dereye at' dedi. Arif'in evine doğru baktığımda Narin'in annesi Yüksel yüzünü ellerinin arasına alarak ağlıyordu. Cesedi dereye götürüp gizledim. Narin'in bir ayağı çuvalın dışında kalmıştı. Telaşla yaptığım için bağlayamadım.
Ben Narin'i kesinlikle öldürmedim." demişti.
Bu ifade de çelişkilerle dolu.
8 yaşındaki bir çocuğu şahit olduğu için öldüren(ler) hem olayı hem de cinayeti başka birinin öğrenmesini neden istesin?
8 yaşındaki çocuktan korkanlar, yetişkin birinden neden korkmuyor?
Boyle bir ilişkiden daha önce haberdar olduğu için ondan cekinmedilerse Nevzat Bahtiyar "ben ikisinin ilişkisi olduğunu zaten biliyordum" diye neden belirtmedi?
Oğlunu tehdit ettiği için cesedi sakladığını söyleyen Nevzat Bahtiyar gizli tanık olmayı neden seçmedi ve ailesini koruma altına aldırmadı.”