Diyarbakır'ın ilk surları, MÖ.3.000 - 2.000 yıllarında Hurriler tarafından yapılmıştır. Diyarbakır Surları M.S. 349 yılında Roma İmparatoru Konstantinus tarafından genişletilerek bazı kısımları onarılmıştır. Daha sonra şehre hakim olan diğer devletler tarafından da onarılan ve bazı eklerle takviye edilen surlar günümüze kadar gelebilmiştir. Diyarbakır Surları, şu anda Sur içi denilen eski Diyarbakır'ı bir kalkan balığı şeklinde kuşatmıştır.
Diyarbakır'ın Sur ilçesi
ŞEKLİNİ KALKAN BALIĞINDAN ALDI
Binlerce yıllık medeniyetin hüküm sürdüğü, birçok savaşa rağmen günümüze ulaşmış Diyarbakır’ın en önemli yapılarından biri Diyarbakır kalesi, şaşırtıcı bir şekilde kalkan balığına benzemektedir. Balığın baş kısmı İçkale’ye, kuyruk kısmı ise güneybatı kesimindeki yedi kardeş ve evli beden burçlarının olduğu yere uyar.
Diyarbakır Sur ilçesinin kuş bakışı görüntüsü
Ayrıca Kalkan Balığının Dicle Nehri’nde yaşamaması ise dikkat çekti.
Kalkan Balığı
DİYARBAKIR SURLARI HAKKINDA
Diyarbakır Surları, şehrin tamamını içine alan bir duvar şeklinde inşa edilmiştir. Kale ile birlikte savunma amaçlı olarak yapıldığı bilinen Diyarbakır surları, 82 burçtan ve 4 ana kapıdan oluşmaktadır. Beden duvarları payandalarla desteklenmiştir. Burçlar; yuvarlak, çokgen ve dikdörtgen planlıdır. Surların yüksekliği, 5 ile 12 m, duvar kalınlıkları ise 3 ile 5 m arasında değişmektedir.
SURLAR UZAYDAN GÖRÜLMÜYOR
Uzaydan da görülen Çin Seddi'nden sonra dünyanın en uzun sur sistemi olan Diyarbakır Surları uzaydan görülemiyor. Ancak binlerce yıl önce hiç bir teknoloji ve uçuş yapma imkanı yokken, böyle müthiş bir zeka ile kalkan balığı şeklinde inşa edilmesi ise düşündürüyor.
BALIK ŞEKLİ TESADÜF MÜ?
Akademisyen Dr. Arafat Yaz’ın yayımlanan makalesinde ise, Diyarbakır Kalesi’nin balık şeklini almasının tamamen tesadüflerle ortaya çıktığını öne sürmüştür. Dr. Yaz, Evliya Çelebi’nin 7’inci yüzyılda Diyarbakır seyahatinde Hz. Yunus’un yutulduğu olaydan sonra kentte kaldığı ve dönemin melikinin tebliğe iman ettiğini ifade etti. Dr. Yaz, kalenin Hz. Yunus olayından sonra zemine işlendiği ve her dönem hüküm süren devlet tarafından yapılan yapılarla balık şeklinin ortaya çıktığını belirtmişti.
Haber: Remziye ÇELİK
