Ermeni Apostolik Kilisesi'nin beş büyük bayramından biri olan ve "Üzüm Bayramı" olarak da bilinen “Verapokhum Surp Asdvadzadzni” yani "Meryem Ana'nın Göğe Alınışı Yortusu" 15 Ağustos’a en yakın Pazar günü kutlanıyor. Pagan dönemlerden beri bereketi simgeleyen üzüm kutsama törenleri, Hristiyanlık döneminde de Meryem Ana gününe bağlanmış, bir kilise yortusuna dönüşmüş.

Sur ilçesindeki Surp Giragos Ermeni Kilisesi, Ortodoks Ermenilere ait. Kilisenin ismine ilk kez 1610-1615 tarihleri arasında Polonyalı Simeon’un Seyahatnamesinde rastlanılırken, kilise 1722 yılında Ermeni Patriği Bedros Vartabet tarafından restore edildi. 1980’lerden sonra kaderine terkedilen kilise Diyarbakır Büyükşehir Belediye’si tarafından restore edilerek, 2011 yılında ibadete açıldı. Diyarbakır’da 2015 yılında yaşanan sokağa çıkma yasakları sırasında da zarar gören kilise, 2022 yılında yeniden ibadete açıldı.

Turistlerin ve kentte yaşayanların uğrak alanlarından olan kilise de dün “Üzüm Bayramı” kutlandı.  Haç ile birlikte ibadet alanına üzümler tepside kiliseye gelenlere ikram edildi.

“ERMENİLER KALMADI”

Kilisede turist rehberliği yapan Udi Yervant, “Üzüm Bayramı”na dair konuştu. Diyarbakır’da Ermenilerin sayısının azaldığı hem de kilisenin ekonomik krizden etkilendiği için “Üzüm Bayramı”na dair bir ayin yapamadıklarını aktaran Udi Yervant, “25 -30 Ermeni ya var ya yok. Ondan kaynaklı papazı getirmek para, yol parası hepsi zorluyor. Kendi yağımızda kavruluyoruz. Kiliseyi ayağa kaldırmak için çok emek, para harcadık” dedi.

“40-50 YIL ÖNCE KASALARLA ÜZÜM DAĞITILIRDI”

Üzüm Bayramı’nın Meryem Ana ile özdeşleştiğini ve bereketi simgelediğini dile getiren Yervant, 700 yıllık kilisede bundan 40-50 yıl önce kapının önüne kasalarla üzümler koyduklarını, komşulara dağıttıklarını anlattı. 700 yıllık Ermeni kilisesinin mimarisini korumaya çalıştıklarını da dile getiren Yervant, “Üzüm Bayramı” geleneğini sürdürmeye devam ettiklerini söyledi. (MA)

Editör: Mücadele Gazetesi