Diyarbakır merkezli yürütülen soruşturmada 21 ilde aralarında 25 avukatın olduğu 126’yı aşkın kişinin gözaltına alınması Diyarbakır Adliyesi önünde protesto edildi. 

Açıklamaya, Türkiye İnsan Hakları Vakfı Şubesi (TİHV), İnsan Hakları Derneği (İHD) Şubesi, Özgürlük için Hukukçular Derneği Şubesi (ÖHD), Yeşiller Sol ve Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti), Hakların Demokratik Partisi (HDP), Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) il ve ilçe örgütü temsilcileri yanı sıra çok sayıda avukat ile sivil toplum örgütü temsilcisi katıldı. 

Açıklamayı okuyan Diyarbakır Barosu Başkan Yardımcısı Mehdi Özdemir, bu sabah Diyarbakır merkezli yürütülen soruşturma dosyasında şu ana kadar 25 avukatın gözaltına alındığı bilgisinin vererek, “Mardin Barosu’na kayıtlı 3, Batman Barosu’na kayıtlı 2, Şanlıurfa Barosu’na kayıtlı 1 ile Diyarbakır Barosuna kayıtlı 19 olmak üzere toplam 25 meslektaşımız ile gazeteciler, sanatçılar ve hak savunucularının hakkında ev ve büroları ile Özgürlük için Hukukçular Derneği Genel Merkezinde arama ve sonrasında gözaltı işlemi yapılmıştır. Her gün adliyede duruşma ve iş takibi yapan meslektaşlarımızın haber verilmesi veya çağrılması halinde ifade verebilecek durumda olmasına rağmen hukuka ve insan haklarına aykırı bir biçimde ev baskını ile gözaltına alınması ile başlayan hukuka aykırı süreç dosya hakkında gizlilik ve gözaltına alınan kişilerin 24 saat avukatları ile görüşmelerinin kısıtlanması kararı ile devam etmektedir” dedi.  


 
‘YARGI ELİYELE HEDEF ALINIYORUZ’ 
Özdemir, “Türkiye’de, temel hak ve özgürlüklere son derece keyfî bir biçimde müdahale edildiği, avukatlar başta olmak üzere hak savunucuları, gazeteciler ve sanatçıların yargı eliyle hedef alındığı, ceza tehditlerine maruz bırakıldığı bir süreç yaşanmaktadır. Yakalama, gözaltı, tutuklama gibi koruma tedbirlerinin hak savunucuları üzerinde yersiz, gereksiz ve ölçüsüz şekilde kötüye kullanıldığı gözlenmektedir. Avukatların bürolarında, mesleki faaliyetlerini içerir yargılama dosyalarına suçlamaya delil oluşturmak adına el konulmuş, ölçüsüz ve hukuka aykırı arama ile savunmanlık görevi suçlamaya konu edilmiştir. Türkiye’de seçimlerin 'Demokratik, Adil ve Dürüst Seçim ilkesine göre yürütülemeyeceğine dair öteden beri gelen yoğun ve endişe verici kaygılar bulunmaktadır. Seçim güvenliğine ilişkin kaygılar gözetildiğinde, yargı tehdidi ile sivil toplum örgütlerinin ve hak savunucularının sindirilmek istendiğini biliyoruz” diye konuştu. 


 
‘DERHAL SERBEST BIRAKILMALI’
Özdemir, sözlerini şöyle tamamladı: “Bizler, Hak temelli sivil toplum örgütleri olarak yasalara ve evrensel hukuk ilkelerine aykırı olarak hak savunuculuğunun kreminize edilmesini, avukatlık mesleki faaliyetleri üzerinden yargılanmasını hiçbir şekilde kabul etmediğimizi bir kez daha yineliyoruz. Meslektaşlarımız, gazeteciler ve hak savunucuları açısından, hukuka aykırı, özgürlük ve güvenlik hakkını ihlal edici uygulamaya son verilerek derhal serbest bırakılmaları sağlanmalıdır.”

Haber: Ejder Ediz IŞIK