Adana Veteriner Hekimler Odası Başkanı Nihat Köse, bazı Avrupa ülkelerinde yayılan, koyun ve sığırlarda ölümle sonuçlanan mavi dil hastalığının Osmaniye'de de görüldüğünü ancak telaşa gerek olmadığını belirterek, "Avrupa'da görüldü bizde de görülüyor, diye bir korkuya da gerek yok. Bizim ülkemizde zaten görülen bir hastalıktır. Veteriner hekimler iş başındalar. Karantina, aşı ilaç, sinek temizliği gibi önlemlerle hastalığın önüne geçmek mümkün" dedi.
Koyun ve sığırlarda ölümle sonuçlanan bir hastalık olan ve kan emen sineklerle yayılan 'mavi dil'in yeni varyantları geçen hafta pek çok Avrupa ülkesinde tespit edildi. Osmaniye'nin Kadirli ilçesinde de 25 Eylül'de bir vakanın tespiti üzerine kentteki canlı hayvan pazarı kapatılarak bölge karantinaya alındı. Kadirli ilçesinde görülen 'mavi dil' hastalığı nedeniyle canlı hayvan satışı ve sevki durduruldu.
İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü konuya ilişkin yaptığı açıklamada, "Önlem ve tedbir amaçlı Harkaçtığı, Yusufizzettin, Şabaplı, İlbistanlı, Kösepınarı, Karakütük, Koçlu, Yoğunoluk, Değirmendere ve Tahta köylerinde ve Kadirli Hayvan Pazarı'nda büyükbaş ve küçükbaş hayvan alım satım ve sevk işlemleri ikinci bir duyuruya kadar durdurulmuştur" ifadelerini kullandı.
"AVRUPA'DA GÖRÜLDÜ BİZDE DE GÖRÜLÜYOR..."
Adana Veteriner Hekimler Odası Başkanı Nihat Köse ise 'mavi dil' olarak nitelendirilen ve Avrupa'da görülen BT8 serotipinin küçük ve büyükbaş hayvanları tehdit ettiğini, Türkiye'de yıllardır görülen 4 ve 9 serotiplerinin ise sadece küçükbaşları etkilediğini kaydetti. Kadirli'deki vakanın şu an laboratuvarda analiz aşamasında olduğunu aktaran Köse, "Avrupa'da görüldü bizde de görülüyor diye bir korkuya da gerek yok. Bizim ülkemizde zaten görülen bir hastalıktır. Veteriner hekimler iş başındalar. Karantina, aşı ilaç, sinek temizliği gibi önlemlerle hastalığın önüne geçmek mümkün. Telaşa gerek yok" dedi.
"İNSANLARA BULAŞMIYOR"
Mavi dil'in zoonoz bir hastalık olmadığını ve insanlara bulaşmadığını belirten Köse, "Telaşa gerek yok, derken yok da saymamak gerekiyor. Zaman zaman ciddi kayıplara, ölümlere, düşüklere neden olabilen bir hastalık olduğu için mücadelesinin yapılması gerek. Gözyaşı akıntısı, burun akıntısı, tüylerde dökülmeler, dilin mavimsi mora dönüşmesi ve şişmesiyle belirti gösteriyor. Hastalığı yok edebiliriz. Doğru olan, hastalıklar hiçbir zaman bitmeyecek. Bu mavi dil olabilir, başka hastalık olabilir. Denge böyle kurulmuş durumda. Hastalıklar çıkacak, mücadelesini yapacağız, ilaç alacağız. Yapmamız gereken veteriner hekimleri mutlaka bilgilendirip, veteriner hekimlerinin 'yapalım' dediği şeylerden uzak durmamak, aşı gerekiyorsa aşı, karantina gerekiyorsa karantina, dezenfeksiyon gerekiyorsa dezenfeksiyon, işte bu hastalıkta olduğu gibi sinekle mücadele gerekiyorsa, sinekle mücadelelerin doğru dürüst yapılması, hastalığın önlenmesi için yeterlidir" diye konuştu