Diyarbakır’ın Bağlar ilçesi Tavşantepe Mahallesi'nde, 8 yaşındaki Narin Güran’ın kaybolması ve 19 gün sonra cansız bedeninin bulunması sonrasında aynı yerde başka çocukların da şüpheli bir şekilde hayatını kaybettiği ortaya çıktı.
Narin’in ölümünden sonra açılan soruşturma, itirafçı Nevzat Bahtiyar’ın ifadeleriyle yeni boyutlar kazandı. Bahtiyar’ın verdiği bilgiler doğrultusunda Narin’in kaybolduğu gün köy dışına çıkarıldığı tespit edildi. Ancak bazı aile üyeleri ve mahalledeki diğer kişiler tarafından verilen ifadeler, olayın üzerini örtmeye çalışan çelişkili beyanlarla dolu olduğu gerekçesiyle dikkat çekti.
Narin Güran’ın kaybı, Tavşantepe Mahallesi'nde daha önce yaşanan benzer ölümlerle de ilişkilendirildi.
Narin’in ablası Tülin Güran’ın da 7 yaşında şüpheli bir şekilde hayatını kaybettiği ve bu olaya dair herhangi bir otopsi işleminin yapılmadığı iddiaları üzerine, Diyarbakır Cumhuriyet Savcılığı Tülin’in ölümünü de yeniden araştırmaya başladı. Ayrıca Narin'in iki kuzeninin de intihar ettiği ya da intihar girişiminde bulunduğu yönündeki bilgiler kamuoyunda dikkat çekti.
Ceylan Akça, olayın büyüklüğünü vurgulayarak, Tavşantepe Mahallesindeki çocuk ölümlerinin araştırılması için Meclis Araştırması açılmasını talep etti.
Bu talep, sadece Narin Güran’ın ölümü değil, bölgedeki diğer şüpheli çocuk ölümlerinin de incelenmesini hedefliyor. Aynı zamanda, Türkiye genelinde çocuk kayıpları ve ölümleriyle ilgili olarak veri eksikliğine dikkat çekiliyor.
Akça, Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Komitesi’nin Türkiye'ye yönelik uyarılarına rağmen, Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) kayıp çocuklara dair güncel veriler paylaşmadığını belirtti. Son verilere göre 2008-2016 yılları arasında Türkiye’de 104.531 çocuk kayboldu; ancak bu çocukların akıbeti konusunda yeterli bilgi paylaşılmadı.