Şanlıurfa'da güvercin meraklılarının oluşturduğu bir sektör var. Güvercin besleme alışkanlığının yaygın olduğu Şanlıurfa'da, birçok kişi evlerinin damına yaptıkları kümeslerde onlarca kuş besliyor. Güvercin merakı, yaş ya da sınıf tanımıyor. Avukatından öğrencisine, mali müşavirinden doktoruna kadar çok farklı mesleklerden insanlar bu kuşa özel ilgi besliyor.
Güvercinlerin satışı da gerçekleştiriliyor. Haliliye ilçesinin ara sokaklardaki eski bir hanın altında 'kuşçular kahvesi' olarak bilinen mekanda kuşlar sergilenerek satışı yapılıyor.
'KİMİ KEDİ KÖPEK BESLER, BİZ DE KUŞ BESLİYORUZ'
Kentteki bu sektör çevre illerden de pek çok insanı buraya çekiyor. Gazete Duvar’a konuşan Ali Ş. kuşlarla olan bağını şöyle anlatıyor: “Büyüklerimiz 12 Eylül döneminde ‘bir yere gitmeyin, gelin kuş besleyin. Kuş beslemek güzeldir’ diye bizi ikna ederdi. 'Damda kuş olduğunda çocuklar bir yere gitmez' diye düşünürlerdi. Benim kuşçuluk sevdam 15-16 yaşlarında başladı. O yaşlardan beri kuş besliyorum. Şu an 60 yaşındayım ve hala kuşlarla ilgileniyorum. Benim geçim kaynağım kuşçuluk değil. Ben zevkine besliyorum, neşesini alıyorum. Mesela kuş havaya kalktığı zaman insan mutlu oluyor, zevk alıyor. Kimi kedi köpek besler, biz de kuş besliyoruz.”
'HER MESLEKTEN İNSAN KUŞ BESLİYOR'
Çok farklı kesimlerden insanların kuşlara meraklı olduğunu söyleyen Ali Ş. “Zengin iş adamları, hakim, savcı, memur... Herkes bu meraka kapılmış durumda. Kuşların fiyatı da değişiyor. Renkli kuşun en ucuzu bin lira. Benim şu an beslediğim kuşların içinde 50-100 bin lira arası değeri olan da var" diye konuşuyor.
Bazılarının kuş merakını gizlediğini aktaran Ali Ş.” Mesela bir avukat arkadaşım var, meraklı ama gizliden gizliye buraya geliyor. Kuşlara bakıyor. Buraya gelip beni dışarı çağırıyor, diyor ki, ‘şu kuşu ben alıyorum’. Bana parayı veriyor ve 'git al' diyor. Çok meslek grubundaki arkadaşlar bu şekilde bizleri aracı yapıyor kuş alımı için” diyor.
‘GÜNÜN STRESİNİ ONLARLA ATIYORUM’
İhaleye gelen ve mali müşavirlik yapan Ahmet Çakır da güvercinlere çocukluktan beri ilgili olduğunu söylüyor. Kuş beslemeyi hobi olarak gördüğünü belirten Çakır, şunları anlatıyor: “İşten geldikten sonra günün o stresini, sıkıntısını, yoğunluğunu onlara olan sevgimle atıyorum. Zaten malum Urfa'da büyük aktiviteler yok. Biz de kendi hobi alanlarımızı kendimiz oluşturuyoruz. Tabii bu meraklar bize büyüklerimizden de geliyor. Amcam, babamın dayısı böyle kuş meraklısı olan insanlardı. Bana da onlardan kalmış sanırım. Kısacası şunu söyleyeyim, kuşlarla zaman geçirmek gerçekten stresimize de sıkıntılarımıza da çok iyi geliyor.”
