Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, İletişim Başkanlığında düzenlenen Büyük Türkiye Vizyonu Paneli'nde konuştu.

Türkiye Cumhuriyeti'nin 100. yılı olan 2023'ü, Büyük Türkiye Vizyonu'na işaret ettikleri Türkiye Yüzyılı'nın başlangıcı saydıklarını söyleyen İletişim Başkanı Altun, "Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın da önemle vurguladığı üzere, Anadolu toprakları üzerinde son bin yılda kurduğumuz üçüncü devletimiz olan Cumhuriyetimizi siyasi, ekonomik, sosyal, diplomatik alanlarda milletçe hayalini kurduğumuz seviyeye çıkartacak atılımın adını 'Türkiye Yüzyılı' koyduk." ifadelerini kullandı.

Cumhuriyet’in yeni asrının eşiğinde, Büyük Türkiye Vizyonu'nu heyecanla inşa etmenin arifesinde olunduğunu belirten İletişim Başkanı Altun, şöyle devam etti:

"Bu yeni yüzyılı geçmişin deneyimlerini, bugünün imkân ve kabiliyetleriyle birleştirdiğimiz, geleceğin fırsat ve meydan okumalarını öngörerek ilerlediğimiz bir yeni şahlanış ve yükseliş yüzyılı olarak görüyoruz."

 Türkiye Cumhuriyeti'nin 100'üncü kuruluş yılında da birçok başarıya imza atıldığının altını çizen İletişim Başkanı Altun, yerli millî sanayi hamlesine atıfta bulunarak "Millî sanayi hamlemizin en önemli gelişmesini hiç şüphesiz ki yerli ve millî savunma sanayi alanında görüyoruz. Tam bağımsız savunma sanayi temel düsturumuzdur." dedi. İletişim Başkanı Altun, Türkiye'nin, savunmasını yerli ve millî teknolojilerle donatırken hava, kara ve denizde güvenlik güçlerine yeni araçlar kazandırdığına, millî mühimmatlarını çeşitlendirdiğine, aynı zamanda milyarlarca dolarlık savunma ihracatı yapan bir ülke konumuna yükseldiğine dikkati çekti.

İletişim Başkanı Altun, Türkiye'nin son 20 yılının bir taraftan da pek çok meseleyle karşı karşıya kalınan, millî güvenliğe, istikrara ve demokrasiye yönelen tehditlerle mücadele edilen bir dönem olduğunu belirterek şöyle devam etti:

"Vesayet odaklarını bertaraf ederek demokrasimizi güçlendirdik, terör örgütleriyle mücadele ederek millî güvenliğimizi daha sağlam şekilde tahkim ettik. İçte ve dışta ülkemizi hedef alan tehditleri bertaraf ederken, PKK ve onun Suriye'deki uzantısı PYD/YPG ile DEAŞ ve FETÖ'yle mücadelemizi sürdürdük, sürdürüyoruz. Bu terör örgütleri tamamen tarihin çöp sepetine atılana kadar da mücadelemizi kararlılıkla güçlü bir şekilde sürdüreceğiz. Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde terörle mücadelede bir konsept değişikliğine gidilerek terörü kaynağında kurutma stratejisi kararlılıkla uygulandı ve bu stratejiyle terörle mücadelede tarihî başarılara imza atıldı. Türkiye bundan sonra da hiçbir şekilde terörle mücadeleden taviz vermeyecektir."

İçinde bulunulan seçim sürecinde terör örgütlerine umut vaat eden bir muhalefet çizgisinin var olduğunu gördüklerini ifade eden İletişim Başkanı Altun, şunları kaydetti:

"Maalesef bu millet, terör örgütlerinin kendisine destek açıkladığı bir cumhurbaşkanı adayına da şahit oldu. İşin hazin yanı ise bunlardan, 'Bizim terör örgütlerinin desteğine ihtiyacımız yok. Biz bu açıklamalardan beriyiz' gibi bir reddiyeyi de duymadık, duyamadık. Bu da milletimiz tarafından terör örgütleriyle kol kola olmalarının zımni bir kabulü olarak algılandı. Terör örgütünün ve onun siyasi uzantısının söylemlerinin bir muhalefet partisi ve onun cumhurbaşkanı adayınca dillendirilmesi, Türk demokrasisine kara bir leke olarak geçti. Bu iş birliği ortaya döküldüğünde ise sarıldıkları yalanlarla dezenformasyonlarla ve hatta iftiralarla, siyaset sahnesini kirletmeye çalıştılar. Ancak milletimiz terör örgütleriyle beraber seçim kampanyası yürütenlere cevabını 14 Mayıs'ta verdi ve inanıyoruz ki 28 Mayıs'ta da çok güçlü bir şekilde vereceği cevapla böyle bir tabloyu asla kabul etmediğini ve etmeyeceğini bir kez daha gösterecektir."

Haber: Ejder Ediz IŞIK