Münevver Karabulut, 3 Mart 2009 tarihinde Bahçeşehir'de Cem Garipoğlu tarafından öldürülmüştü. Olayın ardından uzun bir süre firar eden Garipoğlu tutuklanmış ve 10 Ekim 2014 tarihinde kaldığı hücrede ölü bulunmuştu.
Ölen kişinin Cem Garipoğlu olup olmadığı yönündeki iddialar üzerine Karabulut ailesi avukatları aracılığıyla fethi kabir işlemi yapılmasını talep etmişti.
MEZAR AÇILDI
Cem Garipoğlu’nun mezarındaki fethi kabir işlemi tamamlanırken, mezardan çıkarılan ceset Adli Tıp Kurumu’na götürüldü. Konuya ilişkin açıklama yapan Münevver Karabulut’un ailesinin avukatı Rezan Epözdemir, "Fethi kabir işlemini an itibariyle nihayete erdirdik. 10.55’te heyet buraya geldi, 11.08’de mezarın açılmasıyla ilgili çalışmalar başladı. 11.31’de de Cem Garipoğlu’nun cesedi olduğu iddia edilen kemiklere ulaşıldı. Mezarlık iki parça halindeydi. Üst kısım boş, alt kısımda ceset bütünlük arz etmiyor. Kemikler var. Kafatası var. Ve kefen yok. Steril bir bez yok. Çok su alan bir bölge olmadığı için incelemeler sağlıklı yapılacaktır diye düşünüyoruz. Dağınık bir şekilde toprağın üstünde kemikler ve kafatasını görebildik. Büyük kemik parçaları ve kafatası steril bir şeye konularak Adli Tıp Kurumu’na gönderildi. Tek tek incelenecek” dedi.
"BİZİM AMACIMIZ ADALETİN TECELLİSİ"
Garipoğlu ailesindeki erkek bireylerden yeniden DNA örneği alınmasını talep ettiklerini belirten avukat Rezan Epözdemir, “Gerçekten bizim amacımız adaletin tecellisi, maddi gerçeğin ortaya çıkması. Bu DNA örneklerinin yeniden aileden alınması gerektiğini düşünüyoruz. İnceleme yapıldıktan sonra kimliklendirme yapılabilmesi için ailesinin bireyleri beklenecek ve rapor tanzim edilecek. Bu ceset tekrardan Garipoğlu ailesinin avukatına teslim edilecek. Çünkü avukatı ailenin gelip teslim alamayacağını ifade etti. Daha sonra da buraya gelip yeniden defnedilecek” ifadelerini kullandı. Avukat Epözdemir, “Kefenin veya bir bezin olmamasını anlayamadım. 10 sene içerisinde kaybolmuş veya aşınmış olabilir mi? O çok rasyonel ve makul gelmiyor. Ama sonradan o kemiklerin bırakılabilme ihtimali kefenin olmadığı, bez parçasının olmadığı yerde çok kuvvetli bir ihtimal olarak karşımızda duruyor. O beni çok rahatsız etti. Açıkçası ziyadesiyle rahatsız etti” dedi.
“YAPILAN İŞLEM KAMU VİCDANININ RAHATLAMASI ADINA ÇOK KIYMETLİ”
“Bir hafta içerisinde raporun tanzim edileceğini düşünüyorum” diyen Epözdemir bir basın mensubunun, “Mezardaki Cem Garipoğlu çıkarsa kafalardaki soru işaretleri gidecek mi?” sorusuna, “En azından bir nebze olsun kamu vicdanının rahatlayacağını, maddi gerçeğin ortaya çıkacağını düşünüyoruz. Ben şunu söyleyebilirim; gittiğimiz her yerde son 10 yıldır akademik çalışmalarda, üniversitelerde, panellerde, seminerlerde, televizyon programlarında çok mağdur vekilliği yapmamıza rağmen, Türkiye kamuoyunun birçok önemli dosyasında, sosyal sorumluluk projesi olarak bakmamıza rağmen hep bu dosya soruluyor. Herkes ‘Cem Garipoğlu öldü mü’ diyor. Yani insanlarda böyle bir kanaat ve intiba var. Sanki sosyoekonomik durumu nüfuzu iyi olan birinin cezaevinden kaçması mümkünmüş gibi bir algı var. En azından bu algının dağılması, adaletin tecellisi, maddi gerçeğin ortaya çıkması, kamu vicdanın rahatlaması adına bugün yapılan işlemin çok önemli ve kıymetli olduğunu düşünüyorum. İnşallah geldiğimiz noktada, 15 yılın sonunda tekraren söylüyorum maddi gerçek ortaya çıkar, adalet tecelli eder” dedi.