Akaryakıt ve tarımsal girdi fiyatlarının artmasıyla üretim yapmakta zorlanan çiftçinin henüz ekin ekmeye başlamadığını, Diyarbakır’daki birçok arazinin boş olduğunu söyleyen Diyarbakır Yenişehir Ziraat Odası Başkanı Süleyman İskenderoğlu, çiftçinin zor bir dönemden geçtiğini söyledi. Diyarbakır’da çiftçinin artan maliyetler nedeniyle kara saban yöntemine geçeceğine belirten İskenderoğlu, çiftçiye ÖTV’siz ve KDV’siz mazot desteği çağrısında bulundu.
“ÇİFTÇİ ÜRETEMEZ OLDU”
Akaryakıt fiyatlarının geçen seneye oranla yüzde 107 yükseldiğini belirten İskenderoğlu, ”Geçen sene bu zamanlarda litresi 19 lira 37 kuruş olan akaryakıtın litre fiyatı, şu an 41 lira 25 kuruş. Çiftçi üretemez oldu. Bir traktörün deposu 120 litre mazot alıyorsa, bu fiyat 4 bin 950 lira yapıyor. Çiftçi bir depo mazot ile bir gün iş yapamaz. 24 saat çalıştırsa o traktörü, 10 bin liradan aşağı akaryakıt gitmez. Traktör tarımda, sanayide hayvancılıkta da kullanılıyor. Traktör çok önemli çiftçi için. Üretime katkıda bulunan kişiden KDV ve ÖTV alınır mı? Akaryakıt fiyatları çiftçiyi perişan etti. Yine aynı şekilde geçen sene buğdayın kilosu 8 liraydı bu yıl yine 8 liradan satabildi çiftçi. Mısır 5 bin 700 lira iken bu yıl 6 bin TMO’da. Serbest piyasada bu fiyat 5 lira. Çiftçi sıkıntıda, çiftçi mahvolmuş bir durumda. Traktör çalıştıramaz durumda. Eskiden 1 kilo buğday satıp 1,5 litre mazot alabiliyorduk. Şimdi 4 kilo buğday satıp 1 lire mazot alamıyoruz. Yıllara göre değişiyordu ama şu anda fark çok fazla. Çiftçi bu şartlar altında üretemez.
ÇİFTÇİLER KARA SABANA DÖNECEK!
Böyle giderse traktörler çalışamaz, kara sabana döner. Atlarla, öküzlerle çit sürecek. Dünya ülkeleri geliştikçe bizler hem teknolojide hem de tarımda geri gidiyoruz. Bu da ülkeyi doyuracak gıdayı, hububatı, yağlı tohumları yetiştirecek durum olmaz. Zaten dışa bağımlıyız, tamamen bağımlı hale geliriz. Ukrayna-Rusya savaşında ilk etkilenen biz olduk. Son etkilenen biz olmalıydık. Çünkü tarım ülkesiyiz. Çiftçi 41 liraya mazotu alırsa, kimse tarlaları ekmez. Bu da hükümetin tarımda yaptığı yanış politikalar ve stratejiler yüzünden. Acilen bu yanlışlardan dönülmeli. Bu konuda çiftçiye ÖTV’siz ve KDV’siz mazot desteği sağlanmalı. Ülke ekonomisine katkı sağlayan çiftçi ve diğer vatandaşın araçlarına aldığı aynı fiyatta mazot veriliyor. Bununla ilgili de değişiklik yapılabilir. Bir an önce sulama kanallarının bitmesi lazım. Tarım alanları kuyu açılmalı. Kuyular bereketi de etkiliyor. Bunlar yapıldığında hepimiz kazanırız. İthal değil, ihracatçı bir konuma döneriz. Tarım dünyada stratejik bir silaha döndü. Ülke olarak bunu iyi yerinde ve zamanında kullanmamız lazım. Bunu kullanan ülkeler var.
DİYARBAKIR’DA KADIN ÇİFTÇİLERE DESTEK ÇAĞRISI!
Diyarbakır’da kadın tarım üreticisine destek sağlanması gerektiğini belirten İskenderoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Köylerden kentlere göç olmasın diyoruz. Eğer çiftçi mazotu 41 liraya alırsa kimse traktörü çalıştıramaz, o tarlayı işleyemez. Diyarbakır’ın ilçelerindeki köylerde kimse çit sürmemiş. Gidip bakıyorum, tarlalar yerinde duruyor. Çiftçinin pahalı diye mazot alacak parası yok. Her şeyi ithal ediyoruz. Nerede tarım ülkesi. Mezopotamya’nın bereketli toprakları tabiri caizse taş at, taş yeşerir. Bu kadar bereketli topraklarda varlık içinde yokluk yaşıyoruz. Özellikle kadın tarım üreticilerimize pozitif ayrımcılık yapılmalı. Kadın çiftçinin sigortasını, tarım bağ-kurunu hükümet karşılamalı. Ama köyde kalmak şartıyla. Küçük aile işletmelerine özellikle bu destekler sağlanmalı. Bunlar yapıldığı zaman hem kazanır, hem de kadınlar daha çok üretici olur. Sosyal güvenlik desteğinin tamamını devlet ödesin. Su elektrik, enerji paralarını kadınlardan alınmasın. Ve kadın üreticiler hem köyde kalır. Çiftçiye verilen 2023 alacağı mazot desteğini, tohum desteğinin, primi bilmiyor. Mısır üreticisi kan ağlıyor. Bize gelen çiftçinin tamamı ne pamuk, ne de mısır ekemiyoruz. Sadece buğday ekip evimizde duracağız. Zarar etmeyelim. Yazık değil mi? Pamuk stratejik bir ürün. Mısır yine öyle. Bunlardan birçok sektör faydalanıyor. Gün gelecek temiz, GDO’suz gıdalar bulamayacağız. Ve o gün de geç olacak.”
Haber: Remziye ÇELİK
