Diyarbakır'ın Kulp ilçesinde doğa harikası olarak bilinen Geliyê Godernê Vadisi'nin Silvan Barajı kapsamında devam eden çalışmaları dolayısıyla büyük bir viyadüğe ihtiyacı söz konusu. Ancak viyadük yapımı için yapılan çalışmalarda yüklenici firma tarafından dinamit kullanılınca 2'nci Abdulhamid zamanında yapılan tarihi Taşköprü zarar gördü. Trafiğe kapatılan alanda zarar gören Taş Köprü tarihinin çok eskilere dayandığı biliniyor. Köyün güneyindeki tepelerde eski Ermeni yerleşim yerlerine ait kalıntılar da bulunurken, adını köyün isminden alan Taşköprü de bu köyün kuzeybatısında yer almaktadır.

KÖPRÜ, II. ABDÜLHAMİT DÖNEMİNDE YAPILMIŞTIR
Geçmişe inat yıllardır ayakta duran ve doğa harikası manzarasıyla da tarih ile doğa severlerin akınına uğrayan Taş Köprü, II. Abdülhamit döneminde yapılmıştır. Mimarisi ile Batman`daki Malabadi Köprüsü’ne benzer. Köyün kuzeyinde bulunan kayalıklarda kesilen özel biçimli taşlardan yapılmıştır. Yerel adı Gêlîyê Godernê olan Taşköprü Köyü; zengin bir ekosisteme, kültürel bir yapıya ve tarihsel bir geçmişe sahip doğal bir alandır.

KÖYDEKİ KAYALARDA MAĞARA DEVRİ İZLERİNE RASTLANILMAKTADIR
Kulp'un 30 km uzaklığında bulunan Taşköprü Köyü'ndeki kayalarda mağara devri izlerine rastlanılmaktadır. Ayrıca bölgede Sarım Çayı boyunca yüksekliği 200 metreye ulaşan bir boğaz bulunmaktadır. Aynı bölgede Sarım Çayı üzerinde bir de bölgeye adını veren ve Kulp ilçesini Silvan ilçesine bağlayan tarihi bir Taşköprü mevcuttur. Kulp, Silvan ve Hazro bölgelerinin birbirine yaklaştığı ve etkileşimlerinin en yoğun yaşandığı yerde kurulan Taşköprü Köyü’nün tarihi çok eskilere dayanmaktadır. Köyün güneyindeki tepelerde günümüzde bile eski Ermeni yerleşim yerlerine ait kalıntılar bulunmaktadır. Kulp’u Silvan ve Hazro’ya bağlayan ve adını köyün isminden alan Taşköprü de bu köyün kuzeybatısında yer almaktadır. Köyün kuzeyinde bulunan kayalıklarda kesilen özel biçimli taşlardan yapılmıştır. Dünya mirası olabilecek kadar zengin bir ekosisteme, kültürel bir yapıya ve tarihsel bir geçmişe sahip doğal bir alan olan bu mevki, bugünlerde Silvan Barajı nedeniyle ağır tahribata uğruyor.

YERLEŞİMİ İLK ÇAĞ’A DAYANIYOR
Diyarbakır'da İlk Çağ’a ait izler taşıyan bölge, Sultan 2. Abdülhamid döneminde yapılan Taşköprü, Atatürk’ün 1. Dünya Savaşı’nda kullandığı yol, yüksekliği 200 metreye ulaşan boğazı, berrak suyu ve doğal güzellikleriyle ihtişamını koruyan bu tarihi alandaki çalışmalar sürüyor. Sultan 2. Abdülhamid döneminde yapılan Taşköprü ise, o günden bu yana vatandaşların ulaşımını sağlıyor. Köprü, yol ve güzergah, Mustafa Kemal Atatürk’ün 1. Dünya Savaşı’nda kullandığı ve Hazro ilçesinde konaklandığı yer olarak da tarihi belgelerde yerini alıyor.

DİYARBAKIR’A DEVAM EDEN ÖNEMLİ BİR KERVAN YOLU GÜZERGAHIDIR
Buradaki kaya yerleşmelerine baktığımız zaman ilk çağlardan beri bir yerleşme olduğu, kaya sığınaklarında milattan önce 10 bin, 11 binlerden günümüze, 12, 13 bin yıllardan önce yerleşim olduğunu görüyoruz. Köyün eski ismi, 'Gordern' dediğimiz ölülerini küplere koyan köy anlamına geliyor. İsmini oradan alıyor. Bu aynı zamanda Muş, Kulp, Hazro üzerinden Diyarbakır’a devam eden önemli bir kervan yolu güzergahıdır. Burada yer alan köprü, Sultan 2. Abdülhamid Han döneminde inşa edilen bir köprüdür. İki gözlü bir köprüdür, Osmanlı dönemi özeliklerini gösteriyor.

BU YOLA AYNI ZAMANDA ‘ATATÜRK YOLU’ DENİLİYOR
Bölgedeki yola aynı zamanda "Atatürk yolu" deniliyor. Kaynaklarda da bu yolun en önemli özelliklerinden biri de budur. Mustafa Kemal Atatürk, 1. Dünya Savaşı esnasında Rus saldırılarını Muş cephesinde durdurmak için cepheye giderken bu yolu kullanıp, bir gece Hazro’da kalıyor. Devamında bu yolu kullanıp Kulp-Muş sınırına gidip 1. Dünya Savaşı'na katılıyor. Ondan dolayı bu yola Atatürk yolu deniliyor. Gorderni kanyonu, doğasıyla, suyuyla çok güzel bir kanyon. Hafta sonları Diyarbakırlıların piknik yaptığı bir yer. Sarum Çayı da Lice’nin karlı dağlarında doğan bir sudur. Lice, Kulp, kısmen Silvan sınırlarını aşarak Batman Çayı’na, oradan da Dicle Nehri’ne karışıyor.

Haber: Devrim AKTÜRK

Editör: Devrim Aktürk