HDP Diyarbakır İl Eşbaşkanı Gülistan Atasoy, bugün Türkiye’de savaş hakikatinin hala kabul edilmediğini belirterek, “Dolayısıyla savaşın varlığını inkar eden bu sisteme gerçekliğini alanlarda ortaya koymak ve tüm halklar için onurlu bir barışı haykırmamız gerekiyor. ‘Toplumsal barış için eşit ve özgür yaşam’ şiarını da bu gerçeklikle belirledik” dedi.
Toplumsal barışa ihtiyaç olduğunun altını çizen Atasoy, “Şunu çok iyi biliyoruz ki barışın yanına özgürlüğü, adaleti koymazsanız, beraber tartışmazsanız boş bir söylemin ötesine geçmez. Toplumun, yeniden barışı, eşitliği, özgürlüğü, demokrasiyi inşa edebilmesi için öncelikle savaş gerçekliğini tekrardan kavraması, savaşın yıkıcılığının tüm toplum üzerindeki etkisinin teşhir edilmesi gerekiyor. 1 Eylül Dünya Barış Günü’nde toplumdan gizlenmeye çalışılan ama toplumu her gün öldüren, yoksullaştıran, sömürüye maruz bırakan savaş gerçekliğine karşı barışı savunan, halkların bir arada eşit bir biçimde yaşamasını yeniden alanlarda haykırma ve bunu var etme mücadelesi yürütüyoruz” diye belirtti.
İSTASYON MEYDANI’NA ÇAĞRI
Savcılık ifadelerinin ardından dönüş yolunda yaşamını yitiren Barış Anneleri Perişan Akçelik ve Adalet Safalı’yı hatırlatan Atasoy, “Savaş gerçekliği kadınları yoksullukla yüz yüze bırakan bir yerdedir. Bugün kadınlarla, doğayla eşit bir ilişki kurulması için barış diyoruz. Diyarbakır’da gerçekleştireceğimiz bölge mitingine hem Diyarbakır halkını hem de çevre illerden barış talebiyle gelmek isteyen herkesi davet ediyoruz. Özellikle kadınları, gençleri özel savaş politikalarına karşı 1 Eylül’de İstasyon Meydanı’na bekliyoruz” çağrısında bulundu.
‘YENİ YAŞAMIN ÖNCÜSÜ KADINLAR’
Görevden alınarak yerine kayyım atanan Sur Belediyesi Eşbaşkanı Filiz Buluttekin, tüm toplumun özellikle de kadınların hukuksuzluğun pençesinde olduğuna dikkat çekti. Buluttekin, devamında şunları belirtti: “Çağrımız gerçek bir demokrasi ve eşitlik içindir. Özel savaş politikalarıyla başta gençler olmak üzere tüm toplumun düşürülmesine karşı ‘Jin, jiyan, azadî’ perspektifiyle her kesimden insanla bir arada olup, haykırmamız lazım. Dünyayı güzelleştiren, yeni yaşamı inşa eden kadınlardır. Bunu hep bir ağızdan da haykıracağız. Herkesin 1 Eylül Dünya Barış Günü’ne el ele katılmalarını bekliyoruz.”
‘KADINLAR ALANLARDA OLMALI’
Siyasetçi Yasemin Üçer de, barış talebinin her gün daha da yükseltilmesi gerektiğinin altını çizdi. Savaştan en fazla kadınların etkilendiğini ve barış talebine de daha çok kadınların sahip çıkması gerektiğini dile getiren Üçer, şöyle dedi: “Tüm kadınlar, çözüm yollarını aramak, kadının örgütlü gücünü daha fazla görünür kılmak için mutlaka 1 Eylül’de İstasyon Meydanı’nda olmalı. Türkiye’nin demokratikleşmesini isteyen kadınlar, o alanlarda hazır olmalı, zılgıtlarıyla, sesleriyle, sloganlarıyla eşlik etmeli. Kadınların örgütlü gücünün olduğu yerde, savaş değil barış vardır. O gücü daha da yükseltmeye, barışı inşa etmeye tüm kadınları çağırıyoruz, o gün alanlarda olalım.” (MA)
