Diyarbakır, tarih boyunca stratejik konumuyla dikkat çeken bir şehir olmuş; İslam'ın doğuşundan sonra, şehrin kaderi büyük bir değişimle karşılaşmıştır. İslam ordusu, büyük bir cesaret ve kararlılıkla, bu kutsal toprakları fethetmek için harekete geçti.
İslam'ın ışığı, Hazreti Muhammed'in vefatından sonra da parlamaya devam etti. Hazreti Ömer döneminde, 639 yılında İslam ordusu Diyarbakır'ı ve çevresini fethetmek için yola çıktı. Iyaz bin Ganem ve Halid bin Velid gibi komutanlar, İslam'ın bayrağını bu topraklarda dalgalandırmak için mücadele etmiştir.
ŞEHİR EYALET OLARAK İSLÂM DEVLETİNE BAĞLANMIŞ
Diyarbakır'ın fethi, İslam Devleti'nin sınırlarını genişletme ve İslam'ın yayılmasına olanak sağlama açısından büyük bir öneme sahipti. Şehir, artık bir eyalet olarak İslam Devleti'ne bağlanmıştı ve İslam'ın gücü ve adaleti bu topraklarda hüküm sürmeye başlamıştı. İslam ordusunun zaferi, sadece bir şehrin fethiyle sınırlı kalmadı; aynı zamanda İslam'ın gücünü ve ilerleyişini de simgeliyordu. Bu zafer, İslam'ın yükselişinin bir başka önemli kilometre taşıydı ve tarih boyunca İslam'ın bu coğrafyadaki etkisini derinleştirdi.
Diyarbakır'ın fethi dolayısıyla her yıl 27 Mayıs'ta çeşitli etkinlikler ve kutlamalar düzenlenmektedir.
