Diyarbakır merkezde ilk yerleşimin başladığı yerlerden biri olarak bilinen Amida Höyük, yaklaşık olarak 10 bin yıldır kesintisiz olarak yerleşime sahne oldu. Höyükte yapılan kazılardan şimdiye kadar tespit edilen buluntulara göre yerleşimin Neolotik (M.Ö. 8000) yılında başladığı tespit edildiğini söyleyen Dicle Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. İrfan Yıldız, "Diyarbekir bölgesinin yönetim merkezi olan Amida Höyük 10 bin yıldır kesintisiz olarak yönetim merkezi olması ve yerleşimin devam etmesi bakımından Filistinin Eriha kentinden sonra Dünya’da ikinci sıradadır.
Diyarbakır’ın kalbi konumunda olan Amida Höyük Dünyada ilk robotların yapıldığı ve hizmet verdiği bir yer olan Artuklu Sarayı’nı bünyesinde barındırması bakımından da önemlidir. Diyarbakır’ı başkent seçerek kurulan devletler bu sarayı kullanmışlardır. Özellikle ünlü İslam alimi El Cezeri’nin yaklaşık olarak 25 yıl Artuklu Sarayı’nda çalışıp sibernetik biliminin temellerini burada atması bakımında önemlidir. İsmail Ebul İz bin Rezzaz El Cezeri, mühendislik tasarımlarını tanıttığı "Kitab-ül Camii Beyn-el İlmi Vel-Amel En Nafi-i fi Sınaat-il Hiyel" adlı kitabını bu sarayda yazmıştır" dedi.
"MÜHÜR DÖNEMİN YÖNETİCİLERİ TARAFINDAN KULLANILDIĞI TAHMİN EDİLİYOR"
Yapılan kazı çalışmalarında bulunan ve Geç Uruk (MÖ 3400-3100) dönemine ait olduğu tahmin edilen mührün yaklaşık olarak 5000 yıllık pişmiş topraktan yapılan silindirik mühür olduğunu belirten Yıldız, "Daha önce bu mührün benzeri Diyarbakır Bismil Müslüman Tepe Kazılarında bulunmuştur. Kırık bir şekilde bir parçası bulunan mühürün üzerinde baklava dilimli geometrik bezemeler bulunmaktadır. Bu mühür, dönemi ve üzerindeki bezemeleri bakımından eşsiz bir eserdir. Mühür aynı zamanda o dönemde gelişen ticaretin de habercisi konumundadır. Amida Höyük Artuklu Sarayı Kazısı’nda bulunan ilk silindirik mühür örneğidir. Muhtemelen bu mühürler o dönemlerde yaşayan yöneticiler tarafından kullanılıyordu" diye konuştu.