Diyarbakır ve Güneydoğu Anadolu’nun Osmanlı Devleti’ne katılması ve sonuçları- 17

Sultan Selim, Anadolu’nun birlik ve bütünlüğünü sağlamak amacıyla, Kemah Kalesinin fethinden sonra Sivas’a dönmüştür. Vezir-ia’zâm Hadım Sinan Paşa’yı on beş bin askerle Şehsuvaroğlu Ali Bey kılavuzluğunda, Dulkadırlu Alauddevle Bozkurt Bey üzerine göndermiştir. Alauddevle Bey, Osmanlılara muhalif hareket etmekteydi. Sultan Selim İrana giderken, Çaldıran savaşına iştirak etmemiş, zahire vs. yardımında bulunmamıştı. Hatta, Kemahın fethi sırasında bir Osmanlı kervanını vurmuş, belki daha önemlisi, Memlûklu hükümdarı Kansu Gavri’ye müracaat ile yardım ve himayesini talep etmiştir .

 

Alauddevle Bey, tehlikenin gelip çattığını görünce haremini, hazinelerini vs. Turna Dağı (Nurhak) tepesine çıkararak, Dulkadırlu arazisine hâkim boğazları tutmuştur. Sultan Selim, Elbistan önlerinde İncesu kenarına karargâhını kurmuş, bu arada Sinan Paşa, Göksun ovasını geçerek, yirmi bin kişilik Dulkadırlu Türkmen ordusuyla karşılaşmıştır. Şehsuvaroğlu Ali Beyin Alauddevle Bey’in askerlerine “Merhum babamın ekmeğini yiyenler, sancağımın altına gelsinler” çağrısı etkili olup, Alauddevle Bey’in askerleri arasında dağılma meydana getirmiştir.