Ne kadar güzel ve anlamlıdır, sevdiğin birini karşında görmek, buyur etmek tüm içtenliğimizle. Hoşgeldin Ya Şehri Ramazan Diyarbekir'ime.
Hoşgeldin canım benim diyerek sarılmak. Bir ay sonra gideceğini bilerek hüzünlenmek ama yine de gidene kadar doya doya sevmek, saygıda kusur etmemek, incinsen de incitmemek, sevilmek özlemek hasretle beklemek ne güzeldir sevdiğini.
Bir annenin askere gönderdiği evladının tezkere haberi mutluluğunu yaşarken diğer tarafta dağlarda esir düşen evladına kavuşmanın ne demek olduğunu Diyarbekirli anneler yüreği daha iyi bilir.
Bir babanın mahkum olan oğlunu af çıkacak umudu ile çaresizlik içinde beklemesi gibidir.
Maden ocağında çalışan bir işçinin yeryüzüne çıkışını güneşin gülümseyişini görmek için umutla bekleyişi gibi bazen de.
Yoğun bakımda ameliyathane kapılarında doktordan gelecek o haberi beklemek kimi zaman da.
Organ bağışı sayesinde nakledilecek organ için sabırla gün saymak sağlıklı günlere kavuşmak için.
Sigarayı, alkolü, madde bağımlılığını bırakmayı başardığının müjdesini paylaşmak sevdikleriyle.
Ne anlamlıdır dertleşip konuşmak iletişim kurup barışmak küskünlükleri barıştırmak. Şu kısacık ömürlerimizi sağlıklı mutlu yaşamak.
Vakti gelince Allah'ın izniyle inşaallah kavuşmaktır sevdiğine öyle değil mi?
Geçtiğimiz yıl Elbistan'da Ramazan ayını karşılarken, bu yıl maneviyatı yüksek şehrimiz Diyarbekir’de olmak ne güzel.
Dağ kapı meydanında kurulmaya başlanan iftar çadırlarının hazırlığını seyre dalmak, toplu sofralarda birlikte iftar açmak, zengin fakir ayrım yapmadan aynı sofrada birlikte olmak,aynı yemekleri yiyerek şükretmek ne güzel. Çoluk çocuk tanıdık tanımadık eş dost konu komşu birlikte birlik olmak beraberliğimizi yakaladığımız kardeşliğimizi hissettiğimiz maneviyatı yüksek şehrimiz Diyarbekir'de olmak kim istemez ki.
Başım gözüm üstüne diyerek ikram etmek sözün en güzelini. Sıcakkanlı, misafirsever, cana yakın tavırları ile tebessümün en güzelini veren Diyarbekirliler ve kardeşliği barışı hissettiğim dünya güzeli.
İyilik için yarışıyor olmak,veren el olmaya çalışmak, paylaşmak, gülümsemek ve gülümsetmek, bir insanı sevindirmek mutlu etmek ne güzel.
Sofraya buyur etmek karşı kaldırımda soğukta bekleyen teyzeyi, yemeğini paylaşmak bir parça mutluluk almak kalbi doldururcasına.
Çöp toplayan baba ile oğulu görüp marketten aldığın bir iki meyveyi paylaşmak ayak üstü tebessüm ederek özlemek.
Hevsel Bahçelerine karşı sıcacık bir çayı eş dost ile sohbete dalarak geçirmek ne güzel. Tüm dünyanın olanca yükünü sıkıntısını bir kenara koyarak dertleşmek, unutmak geçen zamanı sohbetlerin en koyusunu yapmak ne güzel.
Aynı bayrak altında farklı kültürlere gelenek ve göreneklere sahip Diyarbekirliler ile birlikte olup önyargıları yıkmak ne güzel.
Sevgi,saygı ve hoşgörünün doruklara çıktığı Hoşgeldin Ya Şehri Ramazan Diyarbekir'ime.
Kardeşliğin doğduğu sevgilerin birleştiği belki durgun belki yorgun ama yine de gönül bahçeleri pembe güllerle dolu.
Zorlu coğrafyanın rahmeti bereketi bol, insanları Mert olur. Hayvanlar yularlarıyla, insanlar sözleriyle tutulur.
Özledim kalabalık iftar sofralarını, Ulu Camii de teravih namazını, sahurunu,davulunu, manilerini dinlemeyi, ümmet olma bilincini iliklerime kadar hissettiğim şehir Diyarbekir'de olmak ayrıcalıktır.
Bir avuç dolusu ilaç yerine sevgi vermeyi deneyin derim. Rol model olarak özümü seviyorum sevgili Komşularım Diyarbekirliler birbirinden renkli ve güzelliklere sahip insanlar.
Hoşgeldin Ya Şehri Ramazan Diyarbekir'ime.İmanla, Edeple, Ar’la Hoşgeldin.
Diyarbekir maneviyatı yüksek yoğunluklu bir şehirdir. Lütfen tekrar dönüp dolaşıp gelin ve damat adaylarına önerilir.
İftar çadırlarında görüşmek dileğiyle sevgiyle Kalın sağlıcakla.