Kuyumculardan Altın Emanete İhanet!
Yastık altı altınlarını emanet olarak kuyumculara teslim eden vatandaşlar bir bir dolandırılıyor. Özellikle de son yıllarda Diyarbakır’da ardı arkası kesilmeyen milyonluk kuyumcu vurgunu, ekonomik olarak zor günler yaşayan vatandaşları mağdur ediyor. Tüm uyarı ve yaşanan dolandırıcılığa rağmen kimi vatandaş ‘güvenli liman’ı olan elindeki ziynet eşya ve paralarını banka yerine ‘sırf güvendiğinden’ ötürü hala kuyumculara götürüp kendi elleriyle teslim ediyor.
Son yıllarda (günlerde) Diyarbakır’da yaşanan ve yerel ile ulusal basında haber olmasına rağmen milyonluk kuyumcu vurgunundan ders çıkarmayan kimi vatandaş, ziynet eşya ve paralarını daha güvenilir ve daha güvenli yer olan bankalara değil de sözde güvendikleri kuyumculara teslim etmesi ise üzülerek ve de özür dileyerek belirtmeliyim ki; hiç ama hiç de akıl kârı değil. Bu durumu bizzat yaşayan ya da bizzat şahit olan vatandaşların hiçbir şey olmamış gibi ellerindeki altın ve paralarını ‘sözde tandık’, ‘sözde dost’ ‘sözde güvenilir’ kuyumculara hala bilinçsizce teslim etmesinin mantıklı bir açıklaması yoktur, olamaz da bence. Kimin emanete sahip çıkacağını kimin ise ihanet edeceğini asla bilemeyiz. Bu yüzden altın ve paralarımızı kuyumcu ya da başkalarına asla ve asla emanet olarak teslim etmeyelim.
Menfaat için, para için bir birini kandıran, bir birinin kuyusunu kazan, bir birinin kurdu olup birbirini yiyen insanoğluna bu devirde güvenmek çok kolay ve çok basit olsa gerek. Herkesi kendi gibi bilerek hareket eden iyi niyetli kimselerin yolun yarısında ya da yolun sonunda dostundan, arkadaşından, yakınından hata ve hatta bacı, kardeş ve babasından dahi büyük zarar gördüğünü, onlar tarafından büyük bir tuzağa düşürülüp hayal kırıklığına uğratıldığını düşünmek bile büyük ve tarifsiz bir acı, kapanmayan derin bir yara bırakır insanda. Bu acı ise bir ömür boyu asla faydası olmayan bin bir pişmanlık yaşatır insana.
Bugün altın ve paralarını kendi evinde, kendi yanı başında yahut da daha güvenli yer olan bankalarda tutmayı bilmeyen bilinçten yoksun bazı vatandaşın hiç düşünüp taşınmadan bu ziynet eşyalarını kuyumculara kendi elleriyle teslim etmesinin, bana göre mantıklı bir izahatı ve gerekçesi olamaz. Milyonluk ziynet eşya ve paralarını insafsız ve vicdansız kuyumculara kaptıran mağdurlara çok geçmiş olsun dileğinde bulunarak, “Bu devirde babana bile güvenmeyeceksin” sözüyle her daim hareket etmelerini ve her daim bilinçli davranmalarını öneririm.
