Yaz ayının başında olduğumuz bugünlerde Diyarbakır'daki hava durumu 30 derecenin de üstüne çıkmış durumda. Bu durum beraberinde sıcak havayı ve terleme sıkıntısını da gün yüzüne çıkarıyor.
Hal böyle olunca şehir içi ulaşımlarda bulunan dolmuş, minibüs ve otobüslerde durum çok daha vahim bir halde.
Özellikle Belediye ekiplerimizde bulunan zabıta personellerimizin yaptığı denetlemeler yetersiz. Keza denetleme yapan zabıtalarımız da tabiri caizse şoförler tarafından aldatılıyor. Buradaki suç zabıtamızda değil, onları aldatan şoförlerde. Nasıl mı? Şöyle ki;
Şehir içi ulaşım aracını süren şoför klimaları çalıştırmaz ama zabıtaları gördü mü hemen klima düğmelerine basar. Bu sayede hem klimaları kısa süreliğine çalıştırmış olur, hem de zabıtadan gelecek olan cezayı kıl payı kurtarır.
Keza son aylarda benzinle beraber gelen aşırı mazot zamları ulaşım sektörünü de sıkıntıya sokar hale geldi. Bundan mayalanan şoförler ise yolcularla klima tartışmasına giriyor, "Sizin verdiğiniz şehir içi ulaşım ücreti çok az. Biz günü verdiğiniz paralarla zor kurtarıyoruz." cevabını veriyor.
Yolcular ise gelen zamlardan bezdiği gibi, bir de ulaşım kısmında yaşadıkları sorunlarla gına gelinmişcesine sorunlar yaşıyor.
Belediye ekiplerimizden arzım, bu duruma daha çok dikkat etmeleri ve böylesi durumlarda gerekli işlemleri yapmalarıdır.
Kurban bayramının geldiği bugünlerde vatandaşlarımızı üzmeyelim, şoförlerden de daha duyarlı olmalarını rica ederim.
Zaten havaların sıcak olduğu bugünlerde vatandaşlarımız istemsizce terledikleri için sıkıntılar yaşarken, bu durumun ulaşım araçlarında arşa çıkmasına müsaade etmeyelim.
Bir sonraki yazımızda görüşmemiz dileğiyle. Sağlıkla kalınız...