DİYARBAKIR’IN SİYASİ VE DİNİ TARİHİ (21)


Yezidilikte peygamber inancı olmakla beraber
Kitabu’l-Cilve’de Tanrı’nın, insanlara elçi göndermeksizin
doğrudan bilgi verebileceği ve isterse
onları doğru yola iletebileceği belirtilir.
Bunun yanında Mushaf-ı Reş’te Âdem, Yunus
gibi peygamberlerin yanısıraHasiye gibi kadın
peygamber isimleri de geçmektedir. Yezidîlerin
“Kavl” adını verdikleri ve günlük olarak yaptıkları
duaları vardır. Günlük ibadet, Güneş
doğarken ve batarken olmak üzere günde iki
kez yapılır.
Yezidîler, ibadetlerinin başka bir dine
mensup kimseler tarafından görülmesini istemezler.
Şayet yanlarında başka dine mensup
biri varsa, o zaman, avucunun içini güneş
ışığına tutarak elini gizlice ağzına götürür, yani
öper böylece ibadetini yapmış olur. Yezidîlerin,
Şemsiler gibi güneşe hatta aya taptıkları iddiası
yanlıştır. Bu yanlış düşünce Melek Tavus’un
ay ve karanlığın, güneş ve aydınlığın efendisi
olarak gösterilmesinden kaynaklanır. Yezidilikte,
Aralık ayının ilk Salı, Çarşamba ve Perşembe
günlerinde oruç tutulur. Oruç, sabahtan akşama
kadar hiçbir şey yememek, içmemek ve cinsel
ilişkide bulunmamaktan ibarettir. Din adamları
ise yazın ve kışın olmak üzere seksen gün oruç
tutarlar. Hac için Ekim ayının ilk haftasında
Adiy b. Müsafir’in kabrinin bulunduğu Laleş’e
gidilir. Din adamı sınıfı dünya ile meşgul
olmaz. Bu sınıfın geçimini Müritler, zekât ve
sadakalarıyla karşılar.
Yezidilikte, Hinduizm’deki kast sistemini
andıran dini ve toplumsal tabakalar vardır:
Mir, Baba, Şeyh, Fakir, Kavval, Peşimam,
Baba Gevan, Baba Çavuş, Pir, Koçek gibi dini
sınıflar yanında en alt tabakayı oluşturan Müridler
sınıfı vardır. Her sınıfın görev alanı ve
sınırları belirlenmiştir. Ayrıca din adamları
sınıfı ile müritler arasında evlenme yasağı
olduğu gibi din adamları sınıfı içerisinde farklı
sorumluluk ve tabakada bulunanlar arasında
da evlenme yasağı vardır. Bazı tabakalardaki
din adamları, görevleri icabı hiç evlenemezler.
Din adamlarının kendilerine has kıyafetleri
vardır. Yezidîlerde doğum sonrasında yapılması
gerekenler arasında önemli bir yer tutan uygulamalardan
birisi Mor Kırın adı verilen vaftizdir.
Yezidilikte Mor Kırın mutlaka yerine getirilmelidir.
Yezidîlerin Mor Kırın’dan sonra en
çok önem verdiği uygulamalardan bir tanesi
de sünnettir. Sünnet, İbrahim peygamberin bir
uygulaması olarak kabul edilmekte ve uygulanmaktadır.
Çocuk vaftiz edildikten bir hafta
sonra vaftizi yapan Şeyh veya Pir tarafından
sünnet edilir. Yezidîlerde sünnet olmayan bir
Yezidinin kestiği hiçbir kurban helal kabul
edilmemektedir. Çocuk ölü bile doğsa sünnet
ederler. Yezidî çocuğu, komşu veya dost bir
Müslüman kirvenin dizine yatırılarak sünnet
işlemi gerçekleştirilir.
Kirveliğin Yezidilerde çok önemli bir
yeri vardır. Kirvelik geleneğinde kirve kızı alınamadığı
için, kendi sınıfları dışında bir kirve
seçerler. Bu bakımdan da ya din adamlarından
ya da Müslümanlardan kirve seçerler. Müslümanlar
kirve olabilirken, sünnet olmadıkları
için Hıristiyanlar kirve olamamaktadır. Yezidîlerde
yerine getirilmesi gereken temel kurallardan
bir tanesi de Ahiret Kardeşliğidir. Yezidî
biri ölürse, ahiret kardeşinin huzurunda Yezidî
şeyhi tarafından yıkanır. Ahiret Kardeşi olanlar,
birbirlerinin her türlü halinden sorumlu olmaktadırlar.
Ahiret Kardeşleri kendi aralarında evlenemezler,
birbirlerinin cenazelerinin başında
bulunmak zorundadırlar. Birbirleriyle evlenememelerinden
dolayı da Ahiret Kardeşliği birbiriyle
evlenme yasağı bulunan sınıflar arasında
yapılmaktadır. Ahiret Kardeşliği iki erkek arasında
yapıldığı gibi kadınlar arasında da yapılabilir.