Mitolojik Halk İnançları
Mitolojinin kapsamı günümüzde hayli genişlemis,
içine batıl inanç, hurafe diye tanımlanan
öğeler de dâhil edilmiştir. Bu bağlamda mitoloji
gibi çok karışık olan ve tek bir kökene bağlanamayacak
kadar farklı türlere ayrılan halk inançlarının
bazılarının kökeninde eski dini inançlar ve mitolojiler
yer almaktadır.
Halk inançlarını doğru anlayabilmek ve kökenini
sağlıklı bir şekilde tespit edebilmek için halkın
kullandığı tabirleri bilmek ve bu tabirleri hangi
anlamda kullandıklarını da anlamak gereklidir.
Çünkü bazı halk inançlarında kullanılan dini
terimler dini bir aslı çağrıştırsa da bu inançların
dini bir dayanağı mevcut değildir. Halkın sık sık
kullandığı “günah, sevap, hayır” kavramlarının
hangi anlamda kullanıldığına dikkat etmek gerekir.
Bu sözcükler bazen kendi anlamları dışında “faydalı
ve zararlı” sözcükleri yerine kullanılmaktadır.
“Geceleyin tırnak kesilmesi günahtır” sözünde
geçen “günahtır” sözcüğü aslında zararlıdır anlamına
gelmektedir.
insanın sağlığına zarar verebilecek davranışlardan
sakındırmak için “zararlı” yerine “günah”tır denilmektedir.
“Gece sakız çiğnemek, ölü eti yemek
gibidir” sözü de düsünüldüğünde, sakız çiğnerken
uyuya kalabilme sonucu sakızın yüze, saça vb yapışabilme
olasılığı akla gelmektedir. “Hamur yoğuramayan
bayanın nikâhı batıldır” sözü yine
dinle ilişkilendirilerek hamaratlık özendirilmektedir.
Yukarıdaki örneklerde görüldüğü gibi sıradan olayların
dahi dine dayandırılması dinin ne kadar çok
etkili olduğunu göstermektedir. Kaynaktaki kudsiyet
halkı etkilediğinden, her hangi bir konu halka
kabul ettirilmek istendiğinde ikna etmek için
dinden olduğu, hadis veya Kur’an’da geçtiği söylenmekte
bu da halkın yorum yapmadan kabul etmesine
neden olmaktadır.
Diyarbakır’da mevcut halk inançları incelendiğinde
birçok konuda oldukları görülmektedir.
Hepsini açıklamak konunun uzamasına neden olacağından
buraya doğum, tedavi olma, günes ve
ay, bazı günler ve dini semboller ile ilgili olanlar
eklenmistir. Bu inançlar şu şekildedir: